14 Şubat Sevgililer Günü ya, iki gün önce kutlandı. Dünyada kutlandı, aileler hatırladı, sevgililer kutladı.

14 Şubat Sevgililer Günü ya, iki gün önce kutlandı. Dünyada kutlandı, aileler hatırladı, sevgililer kutladı.
Şöyle bir bakıyorum da dünyanın ve dolayısıyla ülkemizin de içinden geçtiği sosyal, ekonomik, psikolojik, sosyolojik sarsıntıların temelinde sevgi eksikliği olduğu kesindir.
Zaten sevgisizlik;
Akıl durgunluğu, gönül körlüğüdür.
Sevgisizlik, iyiliklerden, yardımlaşmaktan ve tüm güzelliklerden uzak kalmaktır.
En ünlü siyasetçiler, hukukçular, bilim adamları, sosyologlar, ekonomi uzmanları insanlığın yaşamsal kurallarını belirlerken sevgi temeline dayalı biçimlendirmek durumundadırlar. Sevgi, anlayış ve hoşgörü süzgecinden geçmeyen kurallar insanın yaşamını doğrudan etkiliyorsa hüsranla sonuçlanacağı da bilinmelidir.
Sevgi; şiirlerde anlatılır, resimlerde görünür, romanlarda okunur, hikayelerde, dinlenir, gönüllerde nostalji gibi yaşanır. Şarkıların türkülerin bağrındadır. Anadolu’nun topraklarındadır sevgi.
Sevgi, sözde olmaz özdedir.
Sevgi, gözde olmaz gönüldedir.
Hoşgörüde, anlayışta, fedakârlıktadır sevgi.
Bu gün sadece 14 Şubat günleri değil her gün yaşanmalı, yaşatılmalıdır.
Bu gün sadece bir hediye alarak sevgiliye verip gönül alma günü değildir.
Bu gün sadece hatırlama ve hatırlanma günü de değildir.
Hele hele nefret ve kavga tohumlarının ekildiği gün hiç değildir.
Öyleyse;
Dostluktur,
Barıştır,
İyiliktir,
Yaşamaktır,
Paylaşmaktır,
İnanmaktır,
Bir olmaktır sevgi.
14 Şubat Sevgililer Günü olması nedeniyle, dünyada ve ülkemizde kadınların ve kızların öldürülmediği, kin ve nefret tohumlarının ekilmediği, silahların patlamadığı, barış, huzur ve sükûnetin sağlandığı bir dünya dileğiyle sevgililer gününü kutluyorum.