Dert etme yılların içine attığı kederleri
Çabuk geçer, geçmez zannettiğin seneler.
Bu benim rüyamdır deyip sarılırsın her gece
Bir çiçeğe, bir güle dokunur gibi mazine!
Rüzgâr eser, yapraklar sallanır, güneş çıkar
Bir dağ köylüsüne selam verirsin ta yürekten.
Ayvanın sarı, narın kırmızı olduğu mevsimde
Bir çiçeğe, bir güle dokunur gibi mazine!
Yayla çeşmesinden su içersin kana kana
Pastoral kırlarda izimizi sürersin her yaz.
Her yaz papatya gibi açarsın mısra mısra
Bir çiçeğe, bir güle dokunur gibi mazine!
Balkonda oturursun her gün batımı usulca
Faytonlar gelir geçer aklından çıldırırsın!
Ah bir rüzgâr olsa da uçursa beni yeniden
Bir çiçeğe, bir güle dokunur gibi maziye!
İklimler değişir, saçların beyazlara bürünür
Baktığın her yerden o çileli adam görünür
Koşup yayılmak istersin kanatlarının altına
Bir çiçeğe, bir güle dokunur gibi mazine!
Şarkılar türküler ah olur dilinde dudağında
Tat vermez olur dünyanın köşkleri sarayları
Kalbinden silinmedikçe o adamın hatırası
Bir çiçeğe, bir güle dokunur gibi mazine!
Ömür geldi geçti; aylar yıllar tükendi
Sana âşık bu divane toprak olup gitti.
Zannetme ki mevsimler gibi unutursun
Bir çiçeğe, bir güle dokunur gibi mazini!