Her gün sabah çarşıya indiğimde Kırşehir’in caddelerini şöyle bir gezer kimin ne yaptığını ve ne düşündüklerini anlamaya çalışırım. Ankara Caddesi üzerinde karşılaştığım eş ve dostların sağlık konusunda yakınmalarını duydum.

Her gün sabah çarşıya indiğimde Kırşehir’in caddelerini şöyle bir gezer kimin ne yaptığını ve ne düşündüklerini anlamaya çalışırım.
Ankara Caddesi üzerinde karşılaştığım eş ve dostların sağlık konusunda yakınmalarını duydum.
Elbette haklılardı, bir de bunu kaleme alıp “Kırşehir Çiğdem” gazetesi okurlarıyla paylaşmak doğru yaklaşım olurdu.
İnsan sağlığı her şeyden önemli, zira doğru düşünebilmek, doğru karar verebilmek, doğru iş yapabilmek ve başarılı olmak elbette ki sağlıklı bir yaşamla mümkün olur.
Bakınız 2010’lu yıllarda AKP hükümeti böyle bir düşünce ile yola çıkarak “sağlıkta dönüşüm yapıyoruz” dedi ve söylemi bile halk ta kabul gördü.
Sözde sağlıkta dönüşüm söylemi takdirle karşılandı, “sağlıkta parasız dönem” diye anlatıldı ve karşılığında da AKP oy artışı sağladı.
Güya anlatımlara göre vatandaş herhangi bir sağlık ünitesine gidecek kimlik kartını verecek ve tüm kontrol, muayene ve tedavisi yapılacak tek bir kuruş bile para ödemeden, rehin de kalmadan çıkıp gidecekti.
Yaklaşık yedi yıl kadar önceki bu söylem kulağa hoş gelmişti. Ne de olsa insan sağlığını ilgilendiren konulardı.
Pekala sağlıkta bugün ne yapıldığına bakalım!
Bir kere sağlıkta dönüşüm mönüşüm yok.
Hele hele sağlıkta parasız dönem hiç yok.
Hem büyükşehirlerde, hem de küçük illerdeki hastanelerde kuyruklar bir türlü ortadan kaldırılamıyor.
Hastalanıp muayene olmaya gittiğinizde sağlık güvenceniz veya paranız yoksa hastaneye giremiyorsunuz, muayene ve tedavi olamıyorsunuz, dolayısıyla da rehin kalmıyorsunuz.
Hastalanıp muayene olmuşsanız devlet hastanesi ücreti, özel hastaneye gitmişseniz özel hastane ücreti veya araştırma hastanesine gitmişseniz buraya göre muayene parası mutlaka ödüyorsunuz.
İlaç verilmişse eczane ilaç katılım payı, reçete katılım payı adı altında para alıyor.
Ayrıca üç kutudan fazla yazılan ilaçlar için de ayrıca ödeme yapılmak zorunda. Yani mağdur olmaktan da kurtulamıyorsunuz.
Ya bir de doktorun yazdığı, üstelik hayati önem taşıyan ilâçları devlet ödemiyor, vatandaşın cebinden almasını istiyorsa!
Vatandaşın alım gücü yoksa göz göre göre ölüme terk ediliyorsa…
Hani sağlıkta devrim yapıldığından söz edilmişti?
Hani sağlıkta dönüşümden söz edilmişti?
Hani sağlıkta parasız dönem denilmişti?
Maalesef bunların hiç biri yok, artık hastaneye giderken sağlık güvenceniz veya cebinizde paranız olacak. Yoksa tedavi olma gibi bir şansınız yok.
Laf, söylem, atılan nutuklar çok güzel de icraat yok nedense.
Herkes ülkeyi yönetenlerden sağlığın ücretsiz olmasını bekliyor, ama bugüne bakınca bunun gerçekleşeceği de mümkün gözükmüyor ne yazık ki!