Dönemin Cumhurbaşkanı Celal Bayar kendilerine oy vermeyen ve Osman Bölükbaşı ile Dört arkadaşını Meclis’e gönderen bir vilayet için, kızgınlığını ve ilkel intikam duygularını saklayamamış “Kırşehir’i ilçe yapacağız” demeye başlamıştı bile...

1954'te Demokrat Parti listesinden Bursa Milletvekili seçilen Dr. İbrahim Öktem, “Ama bu olmaz. Herhalde latife ediyorsunuz” diye itiraz ettiğinde de Celal Bayar, “Çok ciddi söylüyorum. Göreceksiniz” demişti.

DEMOKRAT PARTİ KAYSERİ MİLLETVEKİLİ SERVET HACIPAŞAOĞLU, SONRADAN ANILARINDA ŞÖYLE ANLATACAKTI…

1954 ve 1957 genel seçimlerinde Demokrat Parti (DP) listesinden Kayseri milletvekili seçilerek parlamentoya girip, 27 Mayıs 1960 ihtilâlinden sonra, yargılandığı Yassıada Muhakemeleri sonunda 15 Eylül 1961’de beraat eden, siyasetle ilgili anı ve gözlemlerini Politika (1997) adıyla kitap olarak yayımlayan dönemin Demokrat Parti Kayseri Milletvekili Servet Hacıpaşaoğlu, sonradan Siyasetle ilgili anılarını, “Politika” adlı bir kitapta topladığında, “Kırşehir’in ilçe yapılmasına" ilişkin bu olayı şöyle anlatacaktı:

“…DP siyasi hayatının en büyük yanlışını yapıyordu. Kırşehir ilini ilçe yapacaktı. Bunu, ilk duyduğumuzda inanamamıştık; günün şakası sanmıştık. Sonradan öğrendik ki, gerçekten Kırşehir’i ilçe yapmak için gerekli çalışmalar yapılmaktadır. Şaşılacak şeydi. Devleti, vatandaşın ayağına getirmek için, bazı nahiyeleri ilçe, bazı ilçeleri de il yapmak isteyen bir iktidarın, 40 yıllık Kırşehir ilini ilçe yapmak istemesi anlaşılır şey değildi.Bu kanunun gerekçesi ne olacaktı? Kırşehir’in Millet Partisi’ne oy vermesi. Bu, Türk toplumuna demokrasiyi getirmek isteyenlere karşı işlenmiş bir suç olabilir miydi? 490’lık DP grubunun, 495 olması ya da olmaması neyi değiştirirdi? Buna karşılık, küçük bir siyasi partinin, 5 milletvekili çıkarması Türkiye’deki demokratik mozaiği tamamlayıcı olamaz mıydı?.. Evet, DP iktidarı, görünürde Nevşehir’i il yapmak gerekçesiyle, aslında ise, Kırşehir’i cezalandırmak için son derece ilkel bir tutum içine girmişti.” (Servet Hacıpaşaoğlu; Politika. İstanbul Ceylan Matbaası, 1997 s.45-46)

Dahası vardı...

2 Mayıs 1954’te yapılan seçimden 28 gün sonra İçişleri Bakanı Namık Gedik; Anadolu Ajansı’na “Nevşehir’in il yapılacağını, Kırşehir’in de ilçe olacağını” açıklamaktan geri durmamıştı.

Sonradan yargılandığı Yüksek Adalet Divanında, mahkeme önünde pişmanlığını dile getirip "Kırşehir'i neden ilçe yaptınız?" sorusuna "Fahiş bir hataydı" diyecek olan Adnan Menderes mecliste bu olayı şöyle savunuyordu:

“Türkiye’nin hiçbir vilayetinde yüzde 3’ten fazla oy alamayan bir partiye mensup milletvekilini, iki seçimde de seçen Kırşehir’in siyasi ve içtimai bünye itibariyle anormallik göstermekte olduğunu inkâr etmek mümkün değildir, biz açık konuşuruz.”

"VİLAYETİ KALDIRDINIZ, BİZİ DE KALDIRIN DA ZULMÜNÜZ TAMAM OLSUN"

Bölükbaşı’ya ve partisine oy veren Kırşehirlilerde anormallik olduğunu söyleyecek kadar hırs yüklü Başbakan’a, Osman Bölükbaşı şu cevabı veriyordu:

“Vilayeti kaldırdınız, bizi de kaldırın da zulmünüz tamam olsun.”

Kırşehir’i ilçe yapan yasa tasarısı apar topar “Meclis Komisyonu”na gönderilmişti.

O günlerde siyasette henüz adını yeni duyuran genç bir politikacı Kocaeli Milletvekili Turan Güneş’in (1974 Kıbrıs harekâtı dönemimin ünlü Dışişleri Bakanı) bu yasaya karşı söz alarak komisyonda sert bir konuşma yapmasının ardından yapılan oylama’ da, birinci Madde reddediliyor ama bu durumun derhal Menderes’e haber verilmesiyle de, Menderes, Başbakanlığın tüm nüfuzunu kullanarak 25 milletvekili ile komisyona gelerek, bu intikam tasarısının Komisyon'da kabulünü sağlıyordu.

Kırşehir, 30 Haziran 1954’de 6429 sayılı bir yasa ile Demokrat Parti iktidarının “siyasal ceza”sına muhatap olarak, TBMM’de, ilden ilçeliğe düşürülmesine 39′a karşı 285 oyla karar verilmişti.

...Ve artık Ülkeyi ve Demokrat Partiyi 27 Mayıs 1960 ihtilaline götüren olayların ilk başlangıcı böylece; Kırşehir’in "vilayet" ligini elinden alınarak ateşleniyordu.

Kırşehir’in İlçe yapıldığı oylama ’da “Demokrat Parti” den, Meclis çoğunluğuna karşı çıkan 4 Milletvekili; “Ekrem Alican, İsmail Hakkı Akyüz, Talat Vasfi Öz, İlhan Sipahioğlu.” kanuna “ret oyu” verirken, Samet Ağaoğlu da oylamaya katılmamıştı.

Kırşehir, aynı yasayla “ilçe” iken “il” yapılan Nevşehir’e bağlanmış, Kırşehir’in ilçeleri de çevre iller arasında dağıtılırken, eski ilçelerinden Çiçekdağı Yozgat’a, Kaman Ankara’ya, Hacıbektaş, Avanos’ta Kırşehir’le birlikte Nevşehir’e bağlanmıştır.

Bu durum Kırşehir‘de büyük tepkilerle karşılanmıştır. Bu ayıp sadece Kırşehir‘e yapılmamıştı. Muhalefet eden Demokrat Parti harici partileri destekleyen İsmet İnönü’nün memleketi Malatya da “iki il olarak bölünüp”, Malatya ili içerisinden Adıyaman türetilmişti.

KIRŞEHİR’E YAPILAN ZULÜM ABANA'YA DA YAPILMIŞTI.

Abana; 21.12.1953 Tarihinde Sadece Siyasal Nedenlerle, Abana'daki seçmenlerin CHP'ye oy vermesi yüzünden,1950 genel seçimlerini ülke çapında kazanan Demokrat Parti Tarafından, ”İlçe” iken "Köy" yapıldı.

Abana; 1945 yılında Kastamonu ilinin İnebolu ilçesine bağlı Karadeniz kıyısında 90 yıllık büyük bir bucakken, sürekli olarak “ilçe” olmak için bir hayli uğraş vermiş nihayet 25.6.1945 tarih ve 4769 sayılı yasa ile kendisine bağlanan 86 köylü bir ilçe olmuştu.

Ne var ki bu ilçelik; 10 yıl sonra Kırşehir gibi “ bu ilçede tüm halkın CHP’ye oy veriyor oluşu” nedeniyle Demokrat Parti’nin, Bölükbaşı’nın nitelemesiyle “şahane kini”yle karşı karşıya geliyor,1950 yılından başlayarak “ilçeliğinin ellerinden alınacağına” ilişkin tehditlerle halkın tercihlerini kendilerine meylettirme çabası içine giriyordu.

Abana’lılar CHP’ye oy vermeye devam edince tehdit fiili cezalandırmaya dönüşmüş, 21.12.1953 tarih ve 62.03 sayılı yasaya ile deniz kenarındaki Abana ilçesini bırakın eski “bucak” lığını “köy” statüsüne dönüştürerek, “ilçe” iken “köy” olan bu Abana’yı,2.5 km içerideki “Köy” İken “İlçe” yaptığı Bozkurt’a bağlamış. Zulüm ve şantaj öylesine bir hal almıştır ki; İlçe iken Abana İskelesine uğramakta olan vapur seferleri kaldırılmış, seferlerin istikameti 2.5 km batısındaki bir köye yönlendirilmiştir.

“Ülkede tek parti faşizmine karşı savaştığını” söyleyen ve adı da “demokrat” olan bir partinin Abana’ya yaptığı “keyfilik”, Kırşehir’i “İl” iken “ilçe” yapan aynı keyfiyetin ta kendisiydi…

He ne kadar bu durum Demokrat Parti yönüyle, bir “idari düzenleme” gibi gösterilse de “hükümet olmayı kötüye kullanmanın” ta kendisi olmuştur.

ABANA'DA “KAMU YARARINA” DEĞİL, “İKTİDAR PARTİSİNİN YARARINA” ”KÖY” YAPILDI!

1960 ihtilalinden sonra kurulan Anayasa Mahkemesi’ne “Cumhuriyet Halk Partisi Millet Meclisi Grubu” unca açılan “ Abana İlçe Merkezinin Abana'dan kaldırılıp Bozkurt'a nakline ilişkin 21/12/1953 günlü ve 6203 sayılı Kanun hükümlerinin iptali istemli ”dava ile Abana yeniden ilçe yapılmıştır.

Abana’lıların iktidar partisine değil, tamamen muhalefete oy vermesi nedeniyle “köy” yapılarak cezalandırılması, Anayasa Mahkemesi’nce “kamu yararına” değil, “iktidar partisinin yararına” yönelik olarak yapıldığı gerekçe gösterilerek iptal edilmiştir.

Anayasa Mahkemesi’nin kararının gerekçesinde:

“Abana’llıların C.H.P. ye ve Bozkurt'ların ise iktidar partisi olan D.P. ye oy verdikleri anlaşılmaktadır. Ortada ilce merkezinin değiştirilmesi için Anayasa'ya uygun bir neden bulunmamasına ve Büyük Millet Meclisi görüşmeleri sırasında bu kanunun yalnızca Abana'lıları siyasî eğilimlerinden, daha açıkçası, seçimlerde C.H.P. ni tutan kimseler olmalarından dolayı cezalandırmak için tekli' edildiğinin ileri sürülmüş bulunmasına ve bir takım seçimlerde Abana'lıların sürekli olarak C.H.P. yi benimsediklerinin sabit bulunmasına göre dâva konusu hükmün kabulü ile seçimlerde yurttaşların serbestçe oy kullanmalarının sınırlandırılması ve sonraki seçimler bakımından onların etki altında bırakılması yoluna gidildiği veya böyle bir yol tutulmadığı düşünülse bile, bu hüküm yüzünden yurttaşlar üzerinde bir korkunun seçim propagandası sırasında ortaya sürülebilecek söylentilerle pek kolaylıkla yaratılabileceği ve seçim serbestliğinin rahatlıkla etkileyebileceği anlaşılmaktadır. Buna göre dâva konusu hüküm Anayasa'nın 55 inci maddesine de aykırıdır ve bu bakımdan dahi iptal edilmelidir” denilerek, Hukuk devletinin tanımına giren birçok unsurlardan birisi de, kamu yararı düşüncesi olmaksızın, başka deyimle, yalnızca özel çıkarlar için veya yalnızca belli partilerin veya kişilerin yararına olarak herhangi bir yasanın kabul edilmeyeceğinin” altı çizilmiş,Abana İlçe merkezinin Bozkurt- Pazaryeri kasabasına nakli hakkında 21/12/1953 günlü ve 6203 sayılı kanunun tümünün Anayasa'nın 2, 55 ve 115 inci maddelerine aykırı olduğundan iptaline” karar verilmiştir.( 27.6.1967) (DEVAMI VAR)