Zor bir soru ile yazımıza başladık.

Yerel Seçimler bir öne alma olmaz ise 31 Mart 2024’te yapılacak.

Aday ve saha araştırmaları gizliden gizliye başladı.

Bu yazımızda isimleri değil konuları yazmak istedim…

Sonuçta herkesin hür iradesi kendine güvenen seçimde adaylığını açıklayabilir.

”Kırşehir bizim kırmızı çizgimizdir” ama sadece bu sloganı söylemekle olmuyor.

Seçimlerde öyle aday olmalı ve seçimleri kazanmalı ki; icraat yapacak sağlam bir ekibi olacak, korkusuz olacak, ranta ve talana kulak asmayacak, tek vasfı çöp toplamak, asfalt dökmek, salıncaklı park kurmak olmayacak, şehrin vizyonunu genişletecek Kırşehir’in değişime dönüşüme uğratacak vizyoner biri olacak.

Elbette ki park, bahçe, piknik alanları olmalı ama asli görev bu olmamalı.

Sağ olsunlar seçilen Belediye Başkanlarımız ilimizi yeterince bu alanlarda memnun ettiğini rahatlıkla söyleyebiliriz.

Çok projeden ziyade yapılabilecek az projelerle çok iş yapacak biri olmalı.

Eleştiriye kulak tıkayacak yapıcı eleştirileri dikkate alacak, ego ve kibre yenilmeyecek, “aman şurada eşimin dostumun arsası tarlası var” deyip şehri sadece bir bölümde sıkışıp kalmasına engel olacak, Mucur tarafına veya Güneykent’e doğru şehri genişletecek ekip çalışmasına sosyal medyaya önem verecek; bilime, sanata, kültüre önem verecek, yeni yaşam alanları yapacak, sadece spor veya tek bir konuda gelişim olmaz altyapı kurulması için gerekli bir yerlerle görüşüp bunlar için ortam hazırlayacak biri lazım.

“Kaderimiz bu, bizden hiçbir şey olmaz” bahanelerine sığınmadan gerektiğinde marjinal kararlar alabilecek vizyoner gelişime açık okuyan sorgulayan güçlü ve liyakatli kadrosu olacak biri olmalı.

Kırşehir için tren kaçmak üzere bu seçimlerle Kırşehir’in acil olarak değişime dönüşüme ihtiyacı var.

Göç veren değil, nitelikli iş gücü göçü alan, şehir hüviyetine kavuşmalıyız çünkü yıllardır yerimizde sayıyoruz.

Bizden sonra il olan Aksaray bizi üçe, beşe katladı.

Maalesef yılgınlıklara kapılıp “bizden bu şehirden zaten bir şey olmaz” diyoruz, bu sözden bir an evvel kurtulmalıyız.

Tren kaçıyor, sosyal medyada dalga geçilen (Kırşehir nerenin ilçesi, Kırşehir nerde bir köy vs.) şehirlerde bu kadim şehrin adını görünce üzülüyoruz.

Zaten bu duruma üzülmeyen memleketini sevmiyor demektir.

Ez cümle; vizyonu olmayan, amacı sadece isim yapmak olan, nasılsa bir dönem daha başkanlık yaptırmazlar bana deyip vurgun yapıp kesesini doldurma amacı içerisinde olan biri olmamalı…

Bu şehre neler yapabilirim, daha büyük şehirler ile nasıl rekabet içerisinde olabilirimin hesabını yapacak, yerli donanımlı ve her kesimin kucaklayacağı biri olmalı.

Var mı böyle adaylar?

Elbette ki vardır.

Umarım böyle adaylar çıkar, yoksa bu yerel seçimlerde memleketten ziyade kendi çıkar ve menfaatlerini düşünen bir seçimden öteye gidemez...

Sevgi ile kalın…