“Dua, belâyı geri çevirir”                         Hadis-i Şerif                                                                                                                                                           

               

                Engin iman kahramanı ve sinesi Hak aşkıyla kor gibi yanan gönüller sultanı Âşık Paşa Hazretleri, insanlarla ilişkilerinde peygamberane bir tavır sergileşmiştir. Herkesi seven geniş bir muhabbet ile hayatının her anında, lisanından eksik etmediği içli ve özlü dualarla Cenab-ı hakka yakınlığı yakalamıştır.

Âşık Paşa, ideal cemiyetin ses hevenginin temsilcisi, inancın sihirli iklimi ve yakarıştaki mucizevî gücü çok iyi bilen bir insandır. Hayatını Hakk’a ve insanlığa adamış irfan abidesi, zinde ruh, Hak dostu Âşık Paşa hazretleri, “ Garib-nâme” isimli eserine Yüce yaratıcıya hamt ve Son Sultan Hz. Muhammed (aleyhisselam)’a salat-u selamla başlayıp, her yazdığı konunun sonunu da kısa ve samimi dualarla noktalamıştır.  

            Mutasavvıf, şair Âşık Paşa’nın on iki bin beyitlik, didaktik, mesnevi tarzında yazılan “Garib-nâme” isimli eserini, Kemal Yavuz günümüz Türkçesine çevrisi, Türk Dil Kurumu Yayınlarında 2000 yılında yeniden yayınlandı.

            Şimdi okuyacağımız dualar, dört cilt, 2090 sayfadan müteşekkil “Garib-nâme” isimli eserin, I/ı , I/2 ciltlerinde anlatılan konu sonlarındaki özlü ve manidar dualardır. Âşık Paşa Hazretleri, kutsi dileklerini, dinmez tutkularını, en emin sığınak, Sonsuz Kudrete iç döküşüne ve yardım umuşuna bakalım:

“Ey Allah’ım Senin aşkından, senin sevginden beni mahrum etme ve beni devamlı doğru yolunda bulundur.

Ey Allah’ım! Doğru yoldan uzaklaştırma ve rahmetinden bizi ayırma.

Ey Allah’ım! Bizi doğru yoldan uzaklaştırma ve rahmetini bizden esirgeme.

Ey Allah’ım! Bizi doğru yoldan sapıtma ve kendi aşkından ayırma.

 

Ey Allah’ım! Bize temiz bir hayat ile günahsız ve lekesiz insanlarla birlikte olmak nasip et.

Ey Allah’ım! Toprak gibi olanları, rahmetinle sen tutup yücelt.

Allah bizi sevdiklerinden ayırmasın ve hiçbir zaman doğru yoldan uzaklaştırmasın.

Ey Allah’ım! Sen o tükenmeyen sofranı yoksul ve muhtaç bütün kullarına, nasip et.

Ey bütün acizlerin elinden tutan yüce Allah’ım! Bu zavallı kuluna da imdat eyle.

Ey Allah’ım yardımını bizden esirgeme, dünya ve ahrette doğru yolda bulundur.

Ey Allah’ım! Nefsin isteklerini koyup, aşka uymayı, herkese nasip et.

Ey Allah’ım, ey cömertler cömerdi ve bütün işlerin yapıcısı! O eşikten yaz kış bizi ayırma.

Ey Allah’ım! Sen kullarına rahmet edip, sonunda cemalini görmeye layık kıl.

Ey Allah’ım! Sen âşık kuluna yardım et. Sevdiklerinin dostluğunu arttır; birliğin hakkı için, düşmanlarını dost eyle. Sevdiğin kimselerin suçlarını affedip, sonunda cemalini görmeye lâyık eyle.

Ey Allah’ım! Âşık’ı, bir nefes, bir an da olsa bu manadan ayırma. Bunu dinleyenin gönlüne rahmet ver; bunları senden ayırma, onları ayrılık ve firakta bırakıp ateşe atma. Ey cömertler cömerdi, ey merhametlilerin merhametlisi! Sevdiklerinin yüzü suyu için, sen bizi bizden isteme.

Ey Allah’ım! Seni ve Peygamberini inkâr edenlerle cahillere, bizi bir an bile yoldaş etme.

Ey cömertler cömerdi olan, ey acıyıp gözeten Allah! Bizi bütün eksikliğimize rağmen, rahmetinden uzak tutma.

Ey Allah’ım! Bizi doğru yoldan uzaklaştırma ve dostlarından ayırma.

Ya Rabbi bizden yardımını esirgeme ve bizi hep seninle eyle. Ey Allah’ım! …âşıkların, bu dostların, gönlünden bağlılıklarını arttır.

Ey Allah’ım! Sen bizi, bu körsen ve paslı gönlümüzü rahmetinle aydınlat. Bizi yaptıklarımızla imtihan etme ve doğru yoldan hiçbir zaman ayırma.

Ey Allah’ım kullarına nasip et de; o muhtaçların, tükenmek bilmeyen sofranda yiyip içsinler.

Ey Allah’ım bizi doğru yoldan ve ilim, hikmet sahiplerinden ayırma.

Ey Allah’ım! Yardımını esirgeme ve bizi hiçbir zaman doğru yoldan ayırma.

Ey cömertler cömerdi, keremler sahibi olan Allah! Sen lütfet de; bize rahmetin her an yağsın.

Ey cömertler cömerdi olan ve çok acıyan Allah!.. Bizi bize bırakma. Kullarını rahmetin tarafından tutup affet ve cemaline kavuşmayı bize nasip eyle. İnşallah Allah bizi affeder de, rahmet ve merhametiyle bolluğa kavuşturur.”

 

            Dua, imanın gıdası ve sevenin sevdiğine yakarışıdır. Dua ile alakalı Güzeller Güzeli Efendimiz (sallallahu aleyhi vesellem)’in nurefşan birkaç nurlu sözleri hatırıma geldi: “Dua, rahmetin anahtardır.”, “Kazayı duadan başka bir şey geri çevirmez. ” “Dua ibadetin iliğidir(özü).” ,“Kim duasının kabul olunmasını ve sıkıntıdan kurtulmayı arzu ederse (muhtaç olan din kardeşini) güçlük ve sıkıntıdan kurtarsın.”

            Zorlukları yenmede, üstün başarılar elde etmede, salih kişilerin ve anne-babaların ettikleri dualar çok önemli faktördür.

            Arkadaşlık, komşuluk, endişe, güvensizlik, geçimsizlik, gelecek endişesi gibi durumlarda çaresiz kalanların en emin sığınacakları tek liman, dua atmosferinin içine samimiyetle girip, huzuru yakalamaktır.  

Olumsuz şartlarda dua ikliminde faydalanmayanların karşılaşacağı handikap, depresif hastalıklar olur.

            Allah Resulü, “Dua ettiğiniz zaman, kabul olunacağından şüphe etmeden dua edin.” buyururlar. Bunun için, halis bir kalp, güzel ve saf niyetle dua edilmelidir.

            Dua, ibadetin ruhu ve cilasıdır. Dua, Kişinin vasıtasız Rabbi Rahim’ine yakarma yoluyla yaklaşmasıdır. Hakk aşığı, Âşık paşa, kavrulmuş sinesini gözyaşlarıyla serinleten Allah dostuydu.       

Gözyaşı, Hakk Rahmetinin ve mehabetinin damla damla olmasıdır. Bir adım ötesinde aşkla yanan sinelerde göz pınarları çeşmeler gibi çağlar, çağlar da merhameti ilahiyeyi celp eder.

            “Rabbimiz! Hesabın görüleceği gün, beni, anamı-babamı ve müminleri bağışla”(İbrahim,14/41)