Kırşehir; Türk siyaset tarihinde neler görmüş, neler yaşamış bir ildir.
Kendi bağrında çıkmış bir siyasi lidere oy verdikleri için cezalandırılmış, acıların en büyüğünü yaşamış bir ildir Kırşehir…
Pir Ahi Evran-ı Veli ile Hünkâr Hacı Bektaş-ı Veli et tırnak misali ayrılar mıydı, acımadan ayırmışlar.
Siyasi olarak Kırşehir ili bozguna uğramış, Demokrat Parti iktidarının kadrine uğramış, “Demokrasi Gazisi” olarak tanınan bir ildir Kırşehir.
Ben iki yaşındayken Kırşehir 1954 yılında ilçeliğe düşürülmüştür. Bu vahim durum demokrasimizin kara bir lekesi olarak tarihe geçmiştir.
Kırşehir 1954 yılında ilçe yapıldığında Osman Alişiroğlu, Ahmet Bilgin, Osman Bölükbaşı, Mehmet Mahmutoğlu ve Tahir Taşer’le Türkiye Büyük Millet Meclisinde beş Kırşehirli Milletvekiliyle temsil ediliyordu. Hepsi de Osman Bölükbaşı’nın Millet Partisi’nden seçilmiş milletvekilleriydi.
2 Mayıs 1954 tarihinde seçilen 5 milletvekili Kırşehir’in seçilen son beş milletvekili olarak siyasi tarihimizde yerini almıştır.
Zira Kırşehir’in beş milletvekili çıkarması ve inadına muhalefetteki Kırşehirli Osman Bölükbaşı’nın partisinden seçilmesi Demokrat Partiye şoke etmiştir.
Yaşanan bütün bu gelişmelerin ardından Kırşehir’in ilçe yapılmasına dair kanun 20 Temmuz 1954 tarih ve 6429 sayılı kanunun Resmi Gazete de yayınlanmasından sonra Kırşehir il merkezi Niğde’ye bağlı yeni il yapılan Nevşehir’e bağlanmıştır.
Kırşehir ilçeliğe düşürülünce, Kaymakam olarak Hilmi Dağcıoğlu adında yaşlı emekli bir subayın atandığını görüyoruz.
Kırşehir’in Nevşehir’e bağlanmasının Türkiye Büyük Millet Meclisinde söz alarak güya haklılığının savunmasını yapan, sözüm ona Kırşehirli ve Demokrat Parti’nin Adalet Bakanı Osman Şevki Çiçekdağı, Kırşehir siyasi tarihine memleketine ihanet etmiş, memleketin hain ve gafil evlâdı olarak hatırlanır.
Demokrasi Gazisi Kırşehir ilçeliğe düşürülünce Nevşehir Valiliğince görevlendirilen o devirdeki YSE, bugünkü adıyla İl Özel İdaresi’nin sarı renkli damperli kamyonlarıyla bugün Ahilik Külliyesi içine dâhil edilen, yıkılan eski tarihi Hükümet Binasında Valinin masasını, koltuklarını, Kırşehir’in tarihini, kültürünü, arşivini, günlerce yükleyip Nevşehir’e taşırlarken, Kırşehirliler de bugünkü Ahi Stadyumu’nun olduğu yerdeki Millet Bahçesi’nde kadınlı-erkekli toplanıp günlerce ağladıklarını, o yılları yaşamış, silinmez acıları hâlâ unutmamış Kırşehirli hemşehrilerimiz anlatırlar.
Kırşehir il iken ilçeliğe düşürüldükten 3 yıl sonra 1 Temmuz 1957 tarihinde kabul edilen 7001 sayılı kanunla yeniden il haline getirilmiş ne acı ki eski ilçelerimizden Kozaklı, Hacıbektaş, Avanos’u Nevşehir’de bırakmışlar; Mucur, Kaman, Çiçekdağı’nın tekrar Kırşehir’e bağlandığını görüyoruz. Yani Demokrat Parti ve onun liderleri Cumhurbaşkanı Celâl Bayar ile Başbakan Adnan Menderes’in Kırşehir ve Kırşehirlileri cezalandırması çok ağır olmuş Kırşehir’in kanadını kolunu budamışlardır.
27 Mayıs 1957 tarihinde yapılan seçimlerde Kırşehir Meclis’te bu defa Osman Bölükbaşı, Osman Canatan, Hayri Çopuroğlu ve Fazıl Yalçın ile 4 milletvekiline düşmüş olarak temsil edildiğini biliyoruz.
Kırşehir yeniden il yapıldıktan sonra 11 defa milletvekili seçimleri yapılmış, 3’er milletvekiliyle Meclis’te temsil edilmişti.
Son yıllarda yapılan seçimlerde Kırşehir iktidarların kadrine uğradı. Nüfusu artmayarak sürekli düştü.
Eski Başbakan Süleyman Demirel’in temelini attığı PETLAS Lastik Fabrikası satılıp özelleştirildi.
Yine Eski Başbakanlardan Yıldırım Akbulut’un temelini attığı, Kırşehirli Devlet Bakanı Ramazan Mirzaoğlu’nun tamamlayıp hizmete açtığı Şeker Fabrikasını geçenlerde satıp özelleştirdiler.
Kırşehir sürekli kan kaybediyor, bir türlü önüne geçilemiyordu. Köylerimiz boşaldı viraneye döndü, ilçelerimiz boşaldı beldeye döndü, Kırşehir kaybettikçe kaybetti, ilçeye döndü.
Yapılacak hiçbir şey kalmayınca Kırşehirliler başta İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya gibi il ve ilçelere göçtüler. Okuyanlarımız, yazanlarımız Kırşehir’e dönmediler.
Bugün iki milletvekiliyle Meclis’te temsil edilen partilerin değer verip, bakanlık verilmediği Kırşehir’e ne yapabilirlerdi?
Bugün öğreniyoruz ki az çok seviniyoruz, 24 Haziran seçimlerinde Kırşehir yine iki milletvekili seçecek, ama siyasi partilerin Ankara’da seçilecek sırada aday gösterdiği Kırşehir’li adayların olduğuna çok sevindim. Ben yıllarca Kırşehir’i yazarken elem duydum, geçip giden yıllar ne yazık ki Kırşehir için hep hüsran oldu.
Şimdi Ankara Ak Parti listelerinden Kırşehir eski milletvekili Hacı Turan 3. Bölge, 5. Sıradan aday gösterilmiş, Yıldırım Kaya CHP listelerinden 2. Bölge 2. Sıradan aday olmuş. MHP’den ise Kırşehirli olduklarını öğrendiğimiz Sadri Durmaz ile Nevin Taşlıçay 2. Bölge 1. ve 2. sıradan aday gösterilmiş.
Yani dört Kırşehirli milletvekili Ankara’dan, iki Kırşehirli milletvekiliyle birlikte Kırşehir 1954 seçimlerinden sonra Kırşehir dışındaki hemşehrilerimizin seçilmeleri halinde Kırşehir ilk defa Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde beş Kırşehirli milletvekilimiz olacak.
Dileğimiz ve arzumuz odur ki bu beş milletvekili birlik ve beraberlik içinde olurlar, hemşehrilerine verdikleri sözlerde dururlar, yalan söyleyip zor duruma düşmezler, açık ve şeffaf olurlar.
Kırşehir ve Kırşehirlilerin her meselesinde birlikte hareket ederler, kimseyi senden-benden değil diyerek ayrım yapmazlar.
Kırşehir’e geldikleri zaman birbirlerinin partilerini birlikte ziyaret ederler bu durum onları küçültmez yüceltir diye düşünüyorum. Kırşehir’in böyle süreçlere ihtiyacı var.
Önümüzdeki 24 Haziran’da yapılacak seçimlerde Türk Milleti çoğulcu demokrasiden yana ülkemizin geleceğini düşünerek oylarını öyle kullanacak sanırım.
Seçimlerde Ak Partili, CHP’li, MHP’li, İYİ Partili, Saadet Partili tüm milletvekili adaylarına başarılar diliyoruz. Özellikle Kırşehir’in seçilebilecek beş milletvekiline selam ve saygılarımı gönderiyorum, yolları açık olsun, çalışmaları demokrasiden yana, Kırşehir’den yana olsun. Olursa da Kırşehirli olsun.
OIsun da nasıl olacak demeden edemiyorum.
Zira iyiler iyi atlara binip gittiler.
Yine de ben inadına Kırşehir ve Kırşehirlilerin haklarını savunmaya devam edeceğim.