Atatürk, geleceğin mutlu ve müreffeh Türkiyesi için sevgi duyduğu gençliğe güven-miştir. Bu güven ve ilgi onun Osmanlı Genç Dernekleri müfettişliği yaptığı yıllara dayanır.
1908 yılında İngiliz Generali Lord Baden Powell tarafından kurulan İzcilik teşkilatları kısa sürede tüm dünyaya yayıldı. Bunun etkileri bir süre sonra Osmanlı coğrafyasında da gö-rüldü ve 1912 yılından itibaren İstanbul, Selanik, Beyrut gibi çeşitli kentlerde izci oymakları kuruldu. Osmanlı devleti içindeki azınlıklar da kendi teşkilatlarını kurdular.
Bunun üzerine yurtta gençliğin amaçlarının gerçekleştirilmesini yeterli bulmayan, hat-ta zararlı gelişmeleri denetim altına almak amacıyla Harbiye Nezareti 15 Haziran 1914 tari-hinde “Genç Osmanlı Cemiyetleri” adı altında bir teşkilat meydana getirmiştir. Bu örgütün Genel Müfettişliği görevine de o zaman yarbay olan Mustafa Kemal atanmıştı. İşte Atatürk, Gençlik Cemiyetleri Umumi müfettişi olarak çalışmış olmasının verdiği yakınlıkla gençlik ve izcilik meselesi üzerinde önemle durmuş; gençleri yarınlarının bekçileri olarak görüp kabul etmiş, disiplinli bir biçimde yetiştirilen izcilerden yurt savunması yönünden de büyük yararlar sağlanabileceğine inanmıştı.
Atatürk’ün Gençlik Cemiyetleri Umumi Müfettişi olarak, Harbiye Nazırı Enver Pa-şa’ya (o dönemin Genelkurmay Başkanı) hitaben “Mahrem” kaydıyla kaleme aldığı rapor, onun izcilik hakkındaki görüş ve düşüncelerini anlama bakımından önem ve değer taşımakta-dır. Raporun bir kısmı şöyledir:
“Son zamanlarda Avrupa’da yeni neslin fikri ve bedeni eğitimi maksadıyla ihdas edi-len genç derneklerine ve izciliğe fevkalade emek vererek azami fedakarlıkta bulunulmuş, maddi, manevi her türlü yardım yapılmıştır. Harpten önce kara ordusu bulunmayan bazı dev-letler ancak bu sayede ve az zaman içerisinde büyük bir orduya malik oldukları gibi bugünün ordusunu dağıtmak gereğinde olan Almanya ileride mevcudiyetini ve hayatiyetini muhafaza edebilmek için terhis ettiği subayları istihdama devamla 1908’de ihdas edilen Almanya Genç-lik Teşkilatı’na muhteşem ordusu derecesinde ihtimam göstermeye önem vermektedir. Yurt savunması bakımından bu derece ehemmiyeti haiz olan izcilik, ferdi ve milli eğitim bakımın-dan da son derece önemlidir. Bütün hükümetlerce izcilik teşkilatı birbiriyle adeta yarışırcasına yayılmakta ve mensupları fikren, ahlâken, ilmen ve bedenen yetiştirmektedir.
İzcileri himaye ve teftiş için izci ve keşşaf cemiyetleri, genç dernekleri kurulmakta, resmi makamlar ihdas edilerek, bütün bu teşekküllerin her türlü siyasi ihtirastan ve parti mü-nakaşalarından tamamen münezzeh kalmalarına münhasıran ilmi bir sahada çalışmalarına bilhassa itina gösterilmektedir.
Hükümet idaresinin yeniden teşkilini kararlaştırdığı şu günlerde genç dernekleri teşki-latının kurulmasına, yayılmasına ve bu konunun yüksek makamlarca ele alınmasına mutlak bir zaruret vardır.
Ordunun tahdidi mecburiyetinin yukarıdaki maruzatım ile kısmen olsun telafi edilebi-leceğine halisane inandığımı yüce makamlarına arz ederim.
Osmanlı Genç Dernekleri Umumi Müfettişi M. Kemal”
Araya Birinci Dünya Savaşı girmiş, bu Genç Dernekleri mensupları ve İzci gençler or-duda yer almışlar, birçok cephede canla başla vatan savunması için çarpışmışlardır. Bu genç-lerin birçoğu cephelerde hayatlarının baharında vatan topraklarına karışmıştır.
Bunu yakından gören Atatürk, izciliğe önem vermiş; Türk izcilerini resmi bayramlar-daki geçit törenlerinde görmeyi özellikle arzulamıştır. Bunun sonucu olarak da Cumhuriyet’in ilk yıllarında yurdun dört yanından gelen izci oymaklarının Ankara’da Atatürk’ün önünde yapılan Cumhuriyet Bayramı geçit törenlerine katılmaları bir gelenek halini almıştır.
Atatürk ayrıca Türk izcilerinin kıyafetleri ve yetiştirilmeleri konularında verdiği direk-tiflerle de izciliğin olumlu yönde çevrilmesinde önemli rol oynamıştır.
Türk izciliği, Atatürk’ün emir ve direktifleriyle vücut bulan bir örgüt olarak doğdu, faaliyet gösterdi. Atatürk’ün ilgi ve güvenini kazanmakla da ebedi bir gurur ve şerefe mahzar oldu. “Keşşaflık” Atatürk ile “izcilik” şekline dönüştü.
Ömrünün altmış yıla yakınını bir izci ve izci lideri olarak geçirmiş olan ben, siz genç-lerin de Atatürk’ün izinde giden Türk İzcilerinden biri olmanızı tavsiye ederim. Bu yarının mutlu ve gelişmiş Türkiyesi için gerekli olan ruh ve beden gelişiminiz bakımından son derece önemlidir