<strong>2008 yılından bu yana Seyfe Gölü’nün güzelliklerini hazırladığı takvimle dünyaya tanıtan Ömer Çetiner, geleneği bozmadı ve 8. yılına giren Seyfe Takvimi’ni ilgilileriyle buluşturdu...</strong><br /> KIRŞEHİR Seyfe Gölü Ekoloji ve Tabiatı Koruma Tanıtma Derneği Başkanı Makine Mühendisi hemşehrimiz Ömer Çetiner, fotoğraf merakıye başlayan ve Seyfe’nin tanıtımı için da önemli olan kendi çektiği fotoğraflardan derlediği özel bir koleksiyonu 2008 yılından itibaren her yıl masa takviminde toplamaya devam ediyor.<br /> "Doğaya Makro Bakış" adını verdiği ve kendi objektifinden çıkan karelerden oluşan koleksiyonundan bu yılda Seyfe Gölü'nden derlediği özel fotoğrafları topladığı masa takvimi yoğun ilgi gören Ömer Çetiner, bu yıl da 6 bin adet masa takvimi yaptırdı.<br /> Çetiner, Seyfe Gölü Kuş Cenneti'nin tanıtımı için geçmiş yıllarda olduğu gibi bu yılda Seyfe Gölü'nde çektiği kendisine ait fotoğraflarla 6 bin adet masa takvimi bastırdı.<br /> Seyfe Gölü'nün tanıtımı ve gündemde kalması için 2015 takvimini de Seyfe'ye ayırarak 6 bin adet masa takvimi bastıran Ömer Çetiner, 8 yıldır ücretsiz olarak dağıttığı masa takvimlerinde kendi objektifinden çıkan karelerden derlediği fotoğraflarını sanatseverlerle buluşturmanın gururunu yaşıyor.<br /> Amacının Seyfe Gölü Kuş Cenneti'nin yerel ve ulusal ortamda tanıtılması olduğunu vurgulayarak, 2008, 2009, 2010, 2011, 2012, 2013 ve 2014 yıllarında da kendi imkanlarıyla takvim çıkardığını ve takviminin yedinci yılına girdiğini belirten Çetiner, tek yörenin fotoğrafı, tek kişinin çektiği fotoğraflar ve tek kişinin maddi ve manevi katkısıyla yapılan takvim örneğinin Türkiye'de veya dünyada bir benzerinin olmadığı iddiasını dile getirdi.<br /> Geçmiş dönemlerde kullanıcıların takvimi doğa manzaraları nedeniyle beğendiklerini, hatta yılı geçse bile sakladıkları yönünde tepkiler aldığını, bunun kendisi için büyük bir mutluluk olduğunu kaydederek, yurtiçi ve yurtdışından da takvim isteklerinin geldiğini vurgulayan Çetiner, gazetemiz “Kırşehir Çiğdem”e takvim çalışmasıyla ilgili yaptığı açıklamada, şunları söyledi:<br /> “Seyfe köyünde doğup büyümenin ve doğayı sevmenin verdiği bir sorumluluk olarak 8 yıldır bunu yapıyorum. Hatta şu an çok iddialı olmasa da dünyada tek olduğu yönünde bir araştırma ortaya çıktı. Çünkü tek yörenin fotoğrafı, sadece Seyfe Gölü ve çevresinde olan fotoğraflar. Sadece bana ait, benim çektiğim fotoğraflar. Sponsorun, dostların ufak tefek katkılarını bir kenara bırakırsak sponsorluğu sadece bana ait olan bir takvim ve 8'inci yıl. Hatta her yıl bu sene son olsun bir nostalji takvim yapayım diye yola çıkıyorum. Fakat yeni fotoğraflar ve artı dostların baskısıyla bu devam ediyor. Buradaki en büyük benim büyük tesellim, mutluluğum dostların takvimi aldığında beğenmeleri, övgüyle bahsetmeleri benim bütün yorgunluğumu alıyor. Diğer türden gerçekten maddi ve manevi olarak bunu hazırlamak bayağı bir zamanımı alıyor, yoruyor. Ama yorgunluğum çıkıyor. Çünkü 8 yıl çok az bir süre değil. Hatta üzerine bu sene 8'inci yıl diye yazdık. Çoğu insandan o kadar oldu mu sözleriyle karşılaşıyorum ve bu beni mutlu ediyor. Şu an artık bir format oldu.<br /> <strong>“LÜTFULLAH BİLGİN’İN ÖNERİSİYLE BAŞLADIM”</strong><br /> “Çoğu yerde benim takvimlerim var. Hatta en çok sevdiğimde burada daha önce görev yapmış, müfettiş, daire müdürü gibi insanların takvim ellerine ulaşmış, telefon açıyorlar takvim gönderir misiniz yerine takvimimiz nerede kaldı diyorlar. Bu samimiyet, bu içtenlik beni mutlu ediyor. Tabi ki bu işe başlarken katkı sağlayanlar var. Eski Valimiz Sayın Lütfullah Bilgin, benim takvim yapmamı öneren, hatta zorlayan değerli büyüğümüzdür. Ona teşekkür ediyorum. Ayrıca bu dönem içerisinde görev yapmış ve yapan Valilerimiz, milletvekillerimiz beni bu konuda oldukça teşvik ediyorlar. Onların önerileriyle ben bu yola devam ediyorum. Dostların güzel eleştirileri ve takdirleri bu takvimi devam ettirmemi sağlıyor. İnşallah bu gelenek devam eder. Çünkü artık format oldu. Şu an şehir dışına, hatta ülke dışına fotoğraflar gönderiyorum.<br /> “Ben fotoğraf makinesinden anlamıyorum dediğim zaman kimse inanmıyor. Benim buradaki iddiam fotoğraf kalitesinden ziyade fotoğraf içerindeki kompozisyon. Hatta bir sergimde fotoğrafta uzman olduğunu düşündüğüm bir insan sergiyi gezince, 'İlk bakışta fotoğraf değiller, ama içindeki kompozisyon ve hiciv kattığı zaman mükemmel' değerlendirmesinde bulunmuştu. Neden güzel oluyor, önce Seyfe'miz güzel. Seyfe Kuş Cenneti'ndeki karelerimiz güzel. Ayrıca bakış açınız da güzel olduğu zaman, daha doğrusu samimi olduğunuz zaman güzel kareler yakalayabiliyorsunuz. Bazı kareler de çoğu belgeselde bekleyip de çekilecek kareler. Bazen ben bile bu fotoğrafta bir yerden alınmıştır ya da fotomontajdır diye düşünüyorum. Ama değil, hiçbirinde fotomontajımız yok, gerçek kareler. Bu da bana Allah'ın bir lütfü diye algılıyorum. Emeğin karşılığı bu olsa gerek diyorum.<br /> “Bu fotoğrafları çekerken benim en büyük avantajım o köyde doğup büyümüş olmak. Eğer çok acil bir işim yoksa haftadan haftaya mutlaka köydeyim. Gelirken ya da giderken mutlaka gölün kenarına gitmeye zaman ayırıyorum. Artı bakış açım fotoğraf gibi oldu. Zaman zaman arabayla giderken gördüğüm kareler oluyor. Bazen 500 metre, 1 kilometre geri dönüp fotoğraf çektiğim kareler oluyor. Bu da bir bakış açısı sanırım, doğanın bana verdiği bir lütuf olarak kabul ediyorum. Bu emeklerim de boşa gitmiyor.”<br /> <strong>SEYFE’NİN ÖNEMİ BİLİNİYOR</strong><br /> <br /> Seyfe Gölü Kuş Cenneti için artık bilinçli çalışmaların yapıldığını ve yöre halkının da Seyfe’nin öneminin farkına vardığını dile getiren Ömer Çetiner, “Benim burada en büyük amacım, Seyfe Gölü Kuş Cenneti'ni tanıtmak. Eskiden çok çok güzel bir ortamdı ve o ortamı bildiğim için yeni yapılan bazı çalışmalar var. Bu konuda da iyiye doğru gidiyoruz. Yeterli değil, ama doğayı düzeltmek çok kolay olmuyor. Aynı hastalık gibi, çok kolay hastalanıyoruz, ama o hastalık bir şeylerin birikimi. Tekrar iyileşmek zaman alıyor. Bu yapılacak yeni çalışmalarla inşallah Seyfe Gölümüz güzel günlerine tekrar kavuşacak. Çünkü bilinçli bir şekilde hareket ediyoruz. Yöre halkı da Seyfe Gölü'nün önemini biliyor. Daha önce kuş mu, ben mi derken, şu an hem kuş, hem ben diyebiliyor. Bu bizim için çok büyük bir avantaj, çünkü Seyfe Gölü oluştuğu zaman tarım daha verimli hale geliyor. Ürünlerini don vurmuyor, kuraklık olmuyor. Ama göl kuruduğu zaman maalesef bunları yaşamaya başladık. İnşallah yerel halkın da katkılarıyla, desteğiyle eski güzel günlere döneceğiz” ifadesini kullandı.