Bu ülkede artık hiçbir şeye şaşırmıyorum. Şaşıranlara şaşırıyorum.

Her şey yolunda giderken “karıştırıcıların, provokatörlerin, dış güçlerin” hadsizliğine şaşırıyorum.

Sizlere ne oluyor. Rahat uykularımızı bölmeye, bizi huzursuz etmeye ne hakkınız olur ki!...

Tren raydan çıktı, olabilir. Onlarca insan öldü, ölebilir. “Kader çizgileri”. “Ne yapalım, engel olamayız ki!..”  “Mars’ta da olsa öleceklerdi”. Şimdi bunun için sorumlu mu arayalım.Sakın, adalet gereğini yapar avuntusuyla kendinizi de beni de yormayın. Niye boşuna zaman harcıyoruz ki!.. Tren hep rayında gidecek değil ki, arada çıkabilir… Merak etmeyin.

Maden çökebilir.Normaldir. Madenciler ölebilir. “Bu işin fıtratında vardır.” Madene inen işçi orada başına göçük ineceğini, nefessiz kalacağını biliyor. Bunun için birilerini suçlamanın gereği var mıdır? Bazen cehaletinize şaşırıyorum. Sakın sorumlu aramayın, hesap sormakla boşuna uğraşmayın. Gereğini adalete havale ettik, o halleder. Merak etmeyin.

Bu güzel ülkenin ücra bir köşesinde yoksulların çocuklarının kaldığı bir yurttaki yangında çocuklar öldü. Onları yaşarken kimse umursamamıştı, ölünce mi kıymetlendiler. O yurtta zengin çocukları yansaydı şaşardım.Merak etmeyin, soruşturmalar yapılır, olay adalete havale edildi. Sorumlular bulunur ve cezalandırılır.Hiçte inandırıcı değilsiniz diyen bazılarınızın itirazını ve çatık kaşlarını görür gibiyim. Gerçekten fesatsınız. “Provokatörlerle, dış güçlerin“ oyunlarına alet olmaya çok müsaitsiniz. Her şey yolunda… Merak etmeyin.

Bir tarikatın yurdunda kendini bilmezin biri “bir kerecik“ çocuklara tecavüz etmiş. Bazılarınızın öfkesini duyar gibiyim. Bazılarınızın da “nifakçıların yalan“ haberleri sözünü duyar gibiyim.

Olur mu öyle şey diyenlerin de “hadsizlerin” kışkırtmalarına kapıldıklarını. Merak etmeyin her şey kontrol altında. “Bir kerecikten bir şey olmaz”, “çocukların rızası varmış” diyen sefil sesler ve sözler içinize birazcık ferahlık versin.Gereğinin yapılacağından kuşkunuz varsa; gidin bakın o yurdun ve bağlı olduğu vakfın kapısına nasıl kilitler vurulduğunu göreceksiniz.Hiç bir gücün o kilitleri kıramayacağını da… Merak etmeyin.

Muhterem bir şeyhimiz küçük kızını müridine peşkeş çekmiş!!! Ne olmuş yani!!!Size ne oluyor!!! Şeyh’ten daha mı iyi bileceksiniz doğruyu, yanlış!!!Ulvi bilgisine inanmayıp, kıt aklınızla müdahil oluyorsunuz!!! Size ne?...Çocuklar istismar edilip, tecavüze uğrayabilir. Çok fesatsınız!!! Alçaklık, utanç demeniz size ne kazandıracak!!! Olay adliyemize intikal etti. Daha ne olsun. Merak etmeyin “cezasını alır” hem de ibretlik…

Ülkemizin bir bölümünde faylar kırıldı, üstünü enkaza çevirdi. Binlerce insan can verdi. Ölenlerin “kader çizgisi” buymuş ne yapalım! Kabahati birilerine yüklemenin, sorumlu aramanın anlamı da, gereği de yoktur.Yıkıldıysa, yenilerini yaparız. Hem TOKİ müteahhitlerimiz boş boş oturuyorlar, en kısa sürede inşa ederler.Sermayeleri yetmezse vergilerini affederiz,karşılıksız teşvikler veririz.Onların yerine gerekirse ek vergilerde öderiz. Yeter ki zavallıcıklar mağdur olmasınlar. Zavallılar çok zor durumdalar. Yaptıkları yollardan, tünellerden, köprülerden, hastanelerden kazandıkları çerezlik…

Yazık değil mi onlara da… Gecelerini gündüzlerine katarak çalışıyorlar.Dünyanın en güzel ülkelerindeki mülkçüklerine katkıda bulunalım.Fesat bakışlarınızı görmediğimi sanmayın. Çok tuhafsınız.Merak etmeyin işler yolunda.

Kızılay yoldan çıkmış. Nasıl diyen hayret bakışlarınızı görür gibiyim.Kızılay afet zamanı çadır satmış! Niye olmasın ki, holding değil mi?.. Holdingleşince, ticari iştiraklere bölünmüş, ticaret yapmaya başlamış.Çok mu tuhaf!...Tuhaf olan sizsiniz? O kadar çalışanı, işinin ehli muhterem yöneticisi, üstün yetenekli danışmanı varken nasıl karşılayacaktı harcamalarını… Tabii ki satacak, en yüksek fiyata, kâr etmeli.Kâr etmeyip zarar etseydi bize IBAN numarası verip bağış toplasaydı daha mı iyi olacaktı. Kara gün dostu; insanları aç, açıkta bırakmamış daha ne istiyorsunuz.

Merak etmeyin, memlekette her şey yolunda. Şikâyet etmeyi bırakın. Hele sesinizi “lağım fareleri“ gibi asla yükseltmeyin. Yöneticilerinizin “mesailerini boşuna bölmeyin.“ Sonra “not edilirsiniz defterlere“ unutmayınız.