Kırşehir’in ekmeğinden mi, suyundan mı nedir bilmiyoruz, Kırşehir için koşturan, çaba harcayan insanların çalışma şevkini kırıyoruz. Neden böyle yapılıyor bilmiyoruz, ama bunu bu tür girişimleri ve çabaları da doğru bulmuyoruz.

Kırşehir’in ekmeğinden mi, suyundan mı nedir bilmiyoruz, Kırşehir için koşturan, çaba harcayan insanların çalışma şevkini kırıyoruz.
Neden böyle yapılıyor bilmiyoruz, ama bunu bu tür girişimleri ve çabaları da doğru bulmuyoruz.
Malumunuz hafta içinde AK Parti Kırşehir Milletvekili Mikail Arslan'a yönelik basında çıkan yıpratmaya yönelik haberler okuduk. Kırşehir deyim yerinde ise ayağa kalktı, habere tepki göstererek, Milletvekili Mikâil Arslan’ın yanında yer aldı.
İşte bu…
Kırşehir’de herkesin özlediği ve beklediği bir kenetlenme örneği…
Kimler tepki göstermedi ki?
Milletvekili Salih Çetinkaya’dan, Belediye Başkanı Yaşar Bahçeci’ye kadar, AK Parti İl Başkanı Mustafa Kendirli’den siyasi görüşleri farklı olsa da MHP’li ilçe belediye başkanlarına, hatta Kırşehir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Bahamettin Öztürk’e kadar bir çok kişi ve kuruluş tepki gösterdi, Milletvekili Mikâil Arslan’ın yıpratılmasına, onun çalışma şevkinin kırılmasına izin vermeyeceklerini bildirdiler.
Biz de gazete olarak Milletvekilimiz Mikâil Arslan’ın yanında olduğumuzu kamuoyuna deklare ettik.
Şimdi eğri oturup doğru konuşmakta fayda var.
Ben Milletvekili Mikâil Arslan’ı ilk milletvekili seçildiği günden bu yana tanıyorum. Kırşehir’e hizmet getirmek için ne büyük gayret ve çaba gösterdiğini yakından biliyorum.
Kendisini Kırşehir için verdiği mücadelelerden dolayı tebrik edip, destekledim.
Tabi hiç mi eleştirmedik?
Elbette eleştirdik. Ama yıkıcı ve karalayıcı olmadık. Eksiklerini ve yanlışlarını ortaya koyduk.
2002 yılından beri tanıdığım Mikâil Arslan’ı Kırşehir ve Kırşehirliler de yakından tanıyor ve seviyor. Bu nedenle kendisini üst üste iki kiz milletvekili seçip Meclis’e gönderdi. Üçüncü dönem partisi milletvekili adayı göstermedi, deyim yerinde ise onun olmadığı yıllarda Kırşehir hiçbir kalıcı hizmet ve yatırım alamadı.
Biz ve bütün Kırşehirliler şunu söyledik, “Mikâil gitti, Kırşehir’e hizmet bitti!” dedik.
Bunu neden söyledik?
Çünkü onun başlattığı, onun emek verdiği, bir çok yatırım yarım kaldı, hatta bir çoğuna başlanılmadı.
7 Haziran 2015 seçimlerinde partisi aday göstermedi, AK Parti Kırşehir’de kaybetti ve bir milletvekili çıkardı. O da Salih Çetinkaya oldu.
AK Parti aday belirlemede yaptığı hatanın farkına vardı ve 1 Kasım seçimlerinde Mikâil Arslan’ı ikinci sıradan aday gösterdi ve iki milletvekili kazanmayı başardı.
Yani Kırşehir Mikâil Arslan’ı projeci vekil, hizmet adamı olarak gördü, tanıdı, sevdi, onu üçüncü kez milletvekili seçerek Meclis’e gönderdi.
Mikâil Bey de Kırşehirlilerin kendisine olan sevgi ve güvenini boşa çıkarmamak için üçüncü kez seçildiği günden bu yana yoğun çaba harcıyor.
Bakanları, genel müdürleri, müsteşarları Milletvekili arkadaşı Salih Çetinkaya, Belediye Başkanı Yaşar Bahçeci, İl Başkanı Mustafa Kendirli, hatta Vali Necati Şentürk’le birlikte ziyaret ederek, hazırladığı projeleri ortaya koyarak yatırım ve hizmet almak için gecesini gündüzüne katarak çalıştı. Çalışmaya da devam ediyor.
Kırşehir’de üçüncü kez milletvekili seçilerek tarihe geçen Milletvekilimiz Sayın Mikail Arslan'ın hazırladığı projeleri ilimize kazandırma gayretini biliyoruz. Onun moralinin bozulmasını, çalışma şevkinin kırılması herkes gibi bizi de üzer.
Ne yapmış Milletvekili Arslan?
Hiçbir şey…
Ulusal yayın yapan bir gazetede Milletvekilimiz Mikail Arslan’ın kardeşi ve yeğeni ile ilgili atamalardan bahsediliyor. Kardeşinin ataması 1 Kasım seçimlerinden önce olmuş. Yani daha o zaman Mikâil Bey milletvekili değil.
Gençlik Hizmetleri İl Müdürlüğü’ne vekaleten atanan Gençlik Merkezi Müdürü Emre Aslan’a gelince. O da Şaban Güneş’ten boşalan göreve Mikail Arslan’ın tek başına müdahil olmadan, diğer Milletvekili Salih Çetinkaya ve İl Başkanı Mustafa Kendirli’nin ortak kararıyla atanmış. Bundan ne var?
Milletvekili Salih Çetinkaya’nın da dediği gibi bir milletvekilinin akrabası olan amcası, kardeşi, dayısı, yeğeni bir yerlere gelmeyecek mi? Hak etmişse, liyakat sahibi ise, işinde başarılıysa elbet gelecek.
Yani özetle Mikâil Arslan’ı yıpratmaya yönelik bu haberleri doğru ve etik bulmuyoruz.
“Kırşehir için taş üstüne taş koyan herkese sahip çıkmak hepimizin görevi olsa gerek. Kırşehir’i seven, Kırşehir’i düşünen sağduyulu herkesin de böyle düşündüğüne inanıyoruz.
Kırşehir’de her yatırımın altında imzası bulunan, hizmet adamı Mikâil Arslan’ı elbette kimse eleştirmesin demiyoruz, diyemeyiz de zaten. Varsa yanlışı, eksikliği elbette herkes eleştirecek, eleştirilecek. Ama öküz altında buzağı aramak, ya da bulanık suda balık tutmak olmaz. Bizim itirazımız da bu…
Kırşehir’in birliği, beraberliği her şeyden önemlidir. Yıllardır seçtiğimiz iki milletvekili bir araya gelemezken, bu dönem çok iyi birliktelik oluşturuldu. İki milletvekilimiz, Belediye Başkanımız, İl Başkanımız, hatta Valimiz, sivil toplum kuruluşlarının başkanları tam ve örnek bir birliktelik içinde çalışıyorlar. Canla başla Kırşehir’in bütün sorunlarının üzerine gidiyorlar.
Geçmiştekiler gibi birinin ak dediğine, diğeri kara demiyor.
İşte bu örnek birlikteliği bir kere daha gördük. Sayın Mikâil Arslan’a, Milletvekili Salih Çetinkaya, Belediye Başkanı Yaşar Bahçeci, İl Başkanı Mustafa Kendirli sahip çıkarak, Kırşehir kamuoyuna en güzel örneği gösterdiler sanırım.
Milletvekilimiz Mikâil Arslan’ın yanındayız. Moralini bozmasın.
Kırşehirimizin birlik ve beraberliğe ihtiyacı var.
Gerçekten inandığımız, güvendiğimiz Mikail beyin bu tarz yaklaşımlarla yıpratılması, ya da çalışma şevkinin kırılması, bu şehre bir şey kazandırmaz, Aksine kaybettirir.
Milletvekilimiz Mikâil Arslan’ın Kırşehir’e hizmet ve yatırım getirmek için verdiği mücadeleleri ve çalışmaları yakından takip ediyoruz, tuttuğunu koparıyor.
Kırşehirlilerin büyük umutlar bağladığı ve sorunlarının çözümlenmesini beklediği bir dönemde onun yıpratılmasına Kırşehir adına üzülüyoruz. Kırşehir bugüne kadar ne kaybetmişse birlik ve beraberliğin olmamasından kaybetmiştir. Tam birlik ve beraberlik içerisindeyiz derken, sağlanan güzel birlikteliğin bozulmaması gerektiğine inanıyorum.
Kırşehir'de gerek 1 Kasım, gerekse 15 Temmuz sürecinde yaşanan birlikteliği bozmaya çalışanlara fırsat vermek, Kırşehir’e en büyük ihanet olacağı da ortadadır.
Bu birlikteliği Kırşehirlilerin bozdurmayacağına, ilimizin Valisiyle, Milletvekilleriyle, Belediye Başkanıyla, siyasi parti başkanlarıyla, sivil toplum kuruluşlarınının başkan ve yöneticileriyle tek yürek olup bertaraf edeceğimize inanıyorum.
Bu birliktelik asla bozulmaz, bozulursa da bundan en büyük zararı Kırşehir ve Kırşehirliler görecektir.
O zaman gün birlik ve beraberlik günü…
Gün kenetlenme ve hizmet günü…
***

Biraz da gülelim!

Aç sor!
Bir resmi dairede iki müdür, birbirlerine odacılardan dert yanıyorlarmış, sonunda hangisinin odacısı daha aptal, diye iddiaya tutuşmuşlar...
Önce biri zile basmış, odacı girmiş:
Müdür:
“Al şu elli bin lirayı, bana son model bir araba al gel!”
Arkadan diğer müdür, kendi odacısını çağırtmış:
“Git bizim eve, bak bakalım, ben evde miyim, değil miyim, öğren!”
“Baş üstüne efendim.”
İki odacı kapıda karşılaşmışlar; birbirlerine dert yanmaya başlamışlar:
“Yahu benim müdürüm çok aptal, bana elli bin lira verdi, git bir araba al gel, dedi. Bugün tatil, her yer kapalı, nereden alacağım?”
Diğer odacı başını üzüntülü şekilde başını sallamış:
“Sorma birader, benimki seninkinden daha aptal! Git eve bak bakalım, ben evde miyim, değil miyim, öğren, diyor. Be aptal adam, önünde telefon var, aç sor!”

Sevdiğim bir söz

“Aptallığın başlıca görüntüleri şunlardır; sebepsiz darılmak, lüzumsuz konuşmak, tanımadan güvenmek.” Madame Roland