Her seçim öncesinde yaşanır, yerel seçimlere gidilirken bölgeler konuşulur, dengelerin sağlanması, nereden kimlerle oy alınır gibi tartışmalar sürüp gider, ta ki listeler kesinleşinceye kadar. Zira Belediye başkan adayı, belediye meclis üyeleri, il genel meclis üyeleri ve bunların kesinleşen listelerdeki sıralaması belirlenecektir.

Kesinleşen listede kimi yerini beğenir, kimi listeye girer yerini beğenmez, kimisi de listeye hiç giremez. Kırgınlıklar, darılmalar, eleştiriler yaşanır, hatta kimi zaman istifalar bile olur ama zaman adeta ilaç gibidir, ilerleyen süreçte yerini sükunete bırakır taşlar yerine oturur ve seçimin günü geldiğinde oylar şeffaf sandıklara bir bir atılır.

Tabii listelerde aday adayı olan siyasi aktörlerden, “emek verdim çalıştım bu sırayı hak etmedim” diyen, “çok çalıştım hak ettim ve istediğim sırada yerimi aldım” diyen, “beni listeye bile almamışlar çok şaşkınım bu nasıl iş diyen?” de olacaktır. Bu genel siyasette de böyle, yerel siyasette de böyledir.

Diğer tüm partilerde belediye meclisi ve il genel meclis üyelerinin belirlemesi genellikle parti teşkilatları tarafından yapılıyor, ancak CHP de partiye kayıtlı tüm üyelerin katılımıyla seçim yapılarak belirlenmesi parti tabanında üyelerin belirleyici olması yüksek coşkuyu, hareketliliği beraberinde getiriyor.

Kırşehir’de diğer partiler henüz adaylarını belirlemedi ama seçim CHP ve AKP arasında bir yarışa sahne olacak. AKP’nin adayının yeni belirlenmesi, CHP’nin mevcut belediye başkanı ile seçime katılması kesinleşti. Buna göre CHP yerel seçime bir adım önde başlıyor.

AKP adayının daha önce milletvekili adayı olması seçimlerde seçilme başarısını gösterememesi, hem partisinin hem de adayın elini zayıflatıyor.

CHP’nin adayının partili-partisiz, Kırşehir seçmeni tarafından tanınması ve karşılık bulması, beş yıl süreyle belediye başkanlığı yaparak şehrin tüm cadde ve sokaklarında el değmemiş yer bırakmaması ve beraberinde getirdiği başarı ile seçime elbette önde giriyor. Burada şans falan yok, tamamen objektif başarı ve seçmende karşılık bulması var. Elbette bunlar önemli.

Tüm siyasiler “başlıyoruz” dediler ya, partilerin seçim çalışmaları, plan ve programları, gösterecekleri performansları tabiî ki belirleyici olacaktır. Seçime kadar objektif değerlendirme yaparak zaman içinde partilerin çalışmalarını okurla paylaşmaya devam edeceğiz.

Belediye başkan adayları belli, meclislerin üye listeleri de açıklandığında seçim atmosferine artık tam olarak girilmiş sayılır.

Bekleyelim, izleyelim, görelim, yazıp çizerek paylaşalım. Zira adaylar açıklandıktan sonra seçmende kafa karışıklığı yaşanıyor, gri görüntüleri gidermek, karar aşamasında olan seçmene güven vermek belediye başkan adayı ve onun belirleyeceği A takımı ile yerel örgütlerin ödevidir.