Yurt dışında olmam ve dil kursuna gitmem nedeniyle bir süre yazı yazamadım.
Sevgili Kırşehir Çiğdem gazetesi okurlarına yeniden merhaba diyorum.
Konulara Kırşehirspor ile başlamak istiyorum.
Belirsizlikler,
Binlerce kilometre uzakta, gözümüz kulağımız Kırşehirspordan gelecek iyi haberlerde. Ancak uzun bir süredir bu konudaki sessizlik sürüyordu. Küçükte olsa Yasin Atanın sosyal medya paylaşımından umutsuzda olsa bir haber alabildik.
İnanın bir haftadır rüyalarıma giriyor.
Liglerin başlamasına bir ay kadar bir zaman kaldı. Yasin Atanın paylaşımına göre, durum ümitsiz vaka. Yönetim ne bırakıyor, ne de yeni sezon için bir hazırlık yapıyor. Varsa yoksa alacağımız.20 milyon alacakları varmış.
Diyelim ki doğru. Takımı bırakmayınca alacaklarını nasıl tahsil edecekler. Hatta ceplerinden harcıyorlarsa, dahada harcamaları gerekmeyecekmi. Alacakları daha çoğalacak .Böyle bir riski almak ne kadar mantıklı.
Bir de anlamadığım yöneticilerin alacakları sürekli değişiyor.10,11 milyon derken, şimdi 20 milyona çıkmış alacakları.. Sezon boyu harcanan para ne kadar zaten. Yanlış hatırlamıyorsam bir ara alacağımız yok denmişti. Yani alacakları vardı ve paralarını almışlardı.
Yasin Atanın paylaşımlarına göre hiçbir hazırlık yok. Hoca yok, futbolcu yok, hazırlık dönemi yok.. yok.. yok…
Peki bu takım 3.ligden de düşerse bu yönetim kendini nasıl aklayacak. Böyle bir riske girmek ne kadar akılcı geliyor size.
Sorulacak soru çok ta, şimdilik yeter. Umarım sonumuz kötü olmaz.
Biraz da siyaset,
Konular biraz gecikmiş olabilir. Nedenini yazımın girişinde belirttim.
Rusya Kamçatka yarımadasında 8.8 büyüklüğünde deprem oldu. Ürperti verici bir büyüklük değil mi. Ama alınan bilgilere göre ölü ve yaralı yok, hasar kaydı yok. BİR DÜŞÜNÜN ülkemizin herhangi bir bölgesinde olsaydı bu deprem, sonucunu düşünmek bile istemiyorum. Sanırım ürkütücü rakamlar duyardık. DÜRÜSTLÜK olan yerde fıtrat yok, kader yok. Tek şansımız dua etmek, böyle bir depremin ülkemizde olmaması için.
Mecliste DEVA partisi milletvekili ELİF Esen emekli maaşları ile konuşurken AKP sıralarından bir kahkaha kopuyor. Konu 16.881 lira olan maaşın 30.000 liraya çıkması. AKP li vekilin tuzu kuru. Ayda 300.000 den fazla parayı cebe indiriyor nasılsa. Hep söylüyorum ya, vekillik ballı mesleğe dönüştü diye…Vekilin yaptığını pek yadırgamıyorum, çünkü asillerle alay etmeyi sürekli yapıyorlar.
Beni asıl şaşırtan ve de sevindiren konu meclis başkanvekili Bekir BOZDAĞın yaklaşımı. BU ALAYLI kahkaha karşısında Bozdağ olaya tepki koyuyor ve o vekilin dışarı alınmasını istiyor. Aslında doğal olanı bu ama ,bir AKP,linin bir başka AKPliye TEPKİSİ. Çok ender görülen bir durum.Bu olaya hem şaşırdım hemde mutlu oldum.Bu doğru yaklaşımından ötürü Bekir Bozdağ’ı kutluyorum.
*****
Bir başka konu tutuklu olan ve çok ciddi hasta olan belediye başkanlarının durumu.
Bana göre büyük bir vicdansızlık örneği yaşanıyor. Özellikle Murat Çalık,ın durumu çok ciddi. Sanırım bu başkanların tek suçu CHP,li olmaları.
Yazıktır, günahtır. Adam sürekli operasyon geçiriyor. Çok ciddi sağlık sorunları var. Her an ölebilir de.Böyle bir hastayı hala cezaevinde tutmak hangi vicdana sığar. Adamın kaçacak halimi var, neden işi uzatıyorsunuz.Cezaevinde ölmesini mi bekliyorsunuz.
Bir başka ciddi hastada Antalya b.şehir bld.başkanı Muhittin Böcek.Onu da süründürüyorlar.
Yanılmıyorsam Cumhurbaşkanı Erdoğanın geçmişte yaşlılık ve hastalık nedeniyle affettiği mahkumlar vardı. Bunlar için de aynı şeyler yapılamaz mı.
Bütün bu olanların vicdanları sızlattığını, iktidara puan kaybettirdiğini göremiyorlar mı? Bu kadar kör olunabilir mi?
Bu arada bir teşekkür de Bülent ARINÇ’A.
Hasta olan Murat Çalık'ı ziyaret etti ve iyi dileklerini iletti. Bu uygulamanın yanlış olduğunu, bu hasta insanların evlerine dönmeleri gerektiğini hatırlattı.
Teşekkürler Bülent Arınç.
Kanada'dan sevgiler, selamlar…. Sevgiyle kalın….