Lige fırtına gibi başlayıp, 3 maçtan 3 galibiyet alan Kırşehir Belediyespor, ardından 4 maçta 2 yenilgi ve 2 beraberlik alarak düşüşe geçmişti. Ama kısa sürede toparlanarak biri deplasmanda olmak üzere son iki maçta aldığı galibiyetle ligin üst sıralarındaki yerini korudu.
Elbette futbolda bazı takımlarda böyle düşüşler oluyor. İşte Vanspor… Kırşehir Belediyespor gibi lige iyi bir başlangıç yaptı ve yeşil-beyazlı ekibimiz gibi liderlik koltuğunda kaldı. Ancak Kırşehir Belediyespor’la aynı akıbeti yaşayarak düşüşe geçti. Utaş Uşakspor ve Ankara Demirspor’a yenilen Vanspor, bu hafta da evinde Sivas Demirspor’la berabere kalarak 5’nci sıraya kadar geriledi.
Kırşehir Belediyesporumuz son iki maçta aldığı 6 puanla “zirve yarışında ben de varım” dedi.
Şimdi düşünüyoruz, evimizde 4 puan kaybettiğimiz Sakaryaspor ve Bandırmaspor maçlarına nasıl yanmayalım ki!
Sakarya karşısında güzel oynadık, pek çok gol pozisyonuna girdik, ama gol bulamadık.
Güçlü ve grubumuzun şampiyon adaylarından Bandırmaspor maçını kazandık derken, uzatma dakikasında kalemizde gördüğümüz golle berabere ayrılarak altın değerinde iki puan kaybettik.
Ama çabuk toparlanarak önce ligte kalma mücadelesi veren Niğdespor’u deplasmanda, ardından Karabükspor’u evimizde yenerek 6 puan alarak zirveye ortak olduk.
Alınan galibiyetlerden çok, mücadele ve oyun bizi umutlandırıyor.
İşte Karabükspor maçı…
300 milyon liralık borcu olduğu için transfer yasağı olan ve altyapısından kurulan genç ve dinamik bir takım olan Karabükspor’u rahat geçtik. İlk yarısı 2-0 biten maçı bırakmayan, bir penaltı kaçırmasına rağmen 3-0 mağlup eden Kırşehir Belediyespor, bu maçı daha da farklı kazanabilirdi, ama olmadı. Dedim ya ortaya konulan mücadele ve oyun bize gelecek adına umutlandırıyor.
Bu takıma güvenip, desteklediğimiz sürece bu ligte şampiyon dahi olabiliriz. Tabi birkaç mevkiye yapılacak 3-4 takviye ile…
Bunun için önce ilki yarıyı ilk beş arasında kapatmak zorundayız ve takımımıza bu ilde herkesin maddi ve manevi desteği esirgememeliyiz.
Şunu da üzülerek görüyorum ki sanki birileri Kırşehir Belediyespor’un başarısız olmasını istiyorlar gibi geliyor bana…
Kırşehir Belediyespor’un bütün Kırşehirlilerin takımı olduğunu unutuyor insanlar. Dün bu kulübü birileri yönetti, bugün birileri yönetiyor, yarın başkaları yönetecek. O halde bu hesaplaşma, bu çekememe nedendir? Gerçekten bunu anlamak mümkün olmuyor.
Geçen yıl ki gibi coşkulu ve 90 dakika susmayan bir taraftar kitlemiz yok. Maç biletlerinin 20 lira olmasını yüksek bulduğu için Kale’de seyreden taraftarları stada çekmek isteyen yönetim bilet fiyatlarını 10 liraya indirdi, yine tribünler dolmadı, Kale yine boşalmadı.
Bir kulüp nasıl lige katılıyor, yönetiminde bulunan başta Belediye Başkanı Selahattin Ekicioğlu, Kulüp Başkanı Osman Uçar ile Kırşehir Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mustafa Yılmaz ve arkadaşlarının neler yaşadığını bilen var mı? Bu insanlar kendi özel işlerini, evini barkını bırakmış, Kırşehir Belediyespor’un bu ligte başarılı olması için ne çok maddi ve manevi destek verdiğini takdir eden var mı?
Profesyonel kulüp demek para demek. Bugün borç içinde personel maaşını ödemekte zorlanan ve yatırım yapmak için kıvranan Kırşehir Belediye Başkanı Selahattin Ekicioğlu ve arkadaşlarının bu yükün altından kalkmak için büyük mücadeleler verip, özverilerde bulunduğunu bilmeyenlere diyecek bir şey bulamıyor insan.
Peki hocanın ya da futbolcuların yaşadığı sıkıntıları, sorunları bilen var mı? Yok.
Ayrıca bir de şunu hatırlatmak istiyorum. Bazı kendini bilmez insanlar maça geliyor, sürekli bazı futbolculara ve hocaya küfürler yağdırıyor. Bu küfürleri savuranlara bazı taraftalar müdahale ediyor, iş kavgaya gidiyor. Peki bu konuda maçta görev yapan güvenlik güçlerimiz neden müdahale etmiyor. Üstelik görevliler kamera ile görüntüler de çekiyor. Neden bu kişiler hakkında gerekeni yapmıyor?
İşte Pazar günkü maçta Yusuf Akbulut’a yapılanlar. Adamın iki golde büyük katkısı var, üstelik bu futbolcu uzun bir sakatlık döneminden çıkmış, bir penaltı kaçırdı diye, üstelik takım 3-0 galipken bu futbolcuya ağız dolu küfürler yağdırılıyor.
Ha şu olabilir. Futbolcu sahada görevini yapmaz, lakayt ve disiplinsiz hareketlerde bulunur, hoca da bu futbolcuyu oyun dışına alır, o zaman taraftar belki yuhalayarak protesto edebilir. Ama galiz küfürler yapamaz. Hele bu Kırşehirli taraftarlara yakışmaz. Bu konuda artık bir şeyler yapılmalı. Kaldı ki spor kardeşlik, barış ve dostluk değil mi? Ayrıca her maça yüzlerce bayan taraftar, çoluk çocuk geliyor. Bunların yanında bu galiz küfürler niye? Kaldı ki Sporda Şiddet Yasası yok mu? Olduğuna göre gereği neden yapılmaz ki!
Sırf bugün Kırşehir Belediyesi’ni “CHP yönetiyor!” diye takımın aleyhinde olmak hoş olmuyor, olamaz da. Çünkü Kırşehir Belediyespor hiçbir siyasi partinin değil, bütün Kırşehirlilerindir. Kaldı ki maça gelenler dün MHP, AK Parti, CHP diye tempo tutmuyor, “Kırşehir” diye bağırıyor. Bunu unutmayalım.
Türkiye’nin en centilmen kulüplerinden olan Kırşehir Belediyespor’un bundan sonraki hiçbir maçında küfrün, şiddetin, kavganın olmasını istiyor ve bunun için de başta Emniyet Müdürlüğü olmak üzere herkesin gerekeni yapmasını bekliyoruz.
Maça gelince yeşil-beyazlı ekibimiz kazanma adına sahada büyük mücadele verdi, sakat futbolcularının eksikliğine rağmen 3-0 kazandılar. Futbolcularımızı tek tek değerlendirmek istemiyorum, çünkü hepsi formasının hakkını verdiler. Daha farklı kazanabilirlerdi, ama biraz şanssız, son vuruşlarda biraz beceriksiz kaldılar. Ama olsun, üç puan, 3 golle geldi ya…
Bu hafta zorlu bir maçımız var. Bodrumspor, istikrarsız sonuçlar alıyorlar. Ama güçlü bir takım olduğu ortada. Bizim İstanbul’da 3-0 yenildiğimiz lider Tuzla karşısında bu hafta 3-2’lik mağlubiyet alsalar da iyi bir takım olduğunu aklımızdan çıkarmamalıyız. İnşallah bu maçtan güzel bir sonuçla döner ve zirve yarışından kopmayız. Şimdiden takımımıza Bodrumspor maçında başarılar dilerken, Karabükspor karşısında aldıkları üç puandan dolayı kutluyorum.