CHP Kırşehir Milletvekili Metin İlhan TBMM Genel Kurulu'nda konuştu:
“TÜRKİYE GELİŞMİŞ ÜLKELERİN GERİSİNDE"

CHP Kırşehir Milletvekili Metin İlhan Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bütçesi üzerine TBMM Genel Kurulu'nda konuşma yaptı.
Milletvekili Metin İlhan, konuşmasına öncelikli olarak bütçe belirlenirken temel kıstasın bütçe hedefinin insan odaklı olması gerektiğini, geçici ve günü kurtaran bir bakış açısıyla değil, geniş bir perspektifle bireylerin sosyal refahını arttıran, psiko-sosyal açıdan toplumla uyumlu olmalarını sağlayan bir vizyonla oluşturulması gerektiğini ifade ederek başladı.
CHP Kırşehir Milletvekili İlhan, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın iki büyük bakanlığın birleşmesi ile oluştuğunu belirterek dile getirilmeyen ve söz konusu birleşme süreci sonrasında bakanlık çatısı altında yaşanan yapısal aksaklıklara, kurumsal problemlere, uygulamadaki eksikliklere değindi.
İlhan, önemli bir görev tanımı olan ve hali hazırda mülga olarak çalışmalarını sürdüren Devlet Personel Başkanlığı hususunda sürecin nasıl işleyeceğini, hala belirsizliğini koruyan ve memurların yıllardır beklediği doğum sonrası yarı zamanlı çalışma hakkının kullanımına ilişkin usul ve esasları içeren bir gelişme olmadığını zira söz konusu durumun kamu personeli açısından mağduriyet yarattığını bu sebeple bir an önce harekete geçilmesi gerektiğini dile getirdi.
Diğer taraftan İlhan, engelli bireylere ve kadına yönelik politikaların çok yetersiz olduğunu, Sosyal Devlet olmanın gerekleri arasında; engelli ve muhtaç durumda olan bireylere gereken maddi destek ve yardımların yapılmasının yer aldığını, ekonomideki kötü gidişat nedeniyle alt gelir grupları oranındaki artışla birlkte oluşan büyümenin yapılan yardımlardaki eksiklikleri ortaya koyduğunu sözlerine ekledi.
"TÜRKİYE GELİŞMİŞ ÜLKELERİN GERİSİNDE"
İlhan, ülke nüfusunun %10 oranında engelli bireylerden oluştuğunu ve aileleri ile birlikte bu oranın 25 milyona yaklaşmakta olduğunu belirterek parlamento çatısı altında kurulan komisyon çalışmaları kapsamında down, otizm ve diğer yaygın gelişimsel bozukluklara sahip bireyler üzerine kurumlar arası yürütülen çalışmalar ve saha incelemelerindeki değerlendirmeler neticesinde bu konuda çok eksiğin yer aldığını, Türkiye'nin engelli bireylere yönelik eğitim alanında ve diğer alanlarda sunduğu hizmetler konusunda, gelişmiş ülkelerin gerisinde kaldığını ifade ederek özel eğitime yeterli kaynak ve bütçe ayrılmasının, engelli bireylerin kendilerinin ve ailelerinin istihdam edilmesinde iş yaşamında daha geniş alanlar açılmasının büyük bir önem arz ettiğini söyledi.
“KADINA YÖNELİK ŞİDDET VE NEGATİF AYRIMCILIK SON BULMALI!”
Kadına yönelik şiddetin temel sebepleri olarak eğitim alanında ve kadının iş yaşamındaki yeri konularında sosyo-kültürel açıdan ülkenin geride olduğu vurgusunu yapan İLHAN, negatif ayrımcılığa yer vermeden kadının iş yaşamında ve sosyal hayatın içerisindeki tüm alanlarda eşit konumlandırılması ile sorunların aşılıp çözüme ulaştırılabileceğine ve kadın haklarının savunulması noktasında gereken ciddiyetin gösterilmesine değinerek, "İstanbul Sözleşmesi" hususunda da atılan adımların yarıda bırakılmadan ivedilik kazandırılarak ele alınması gerektiğini belirtti.
“ÇALIŞMA YAŞAMINDAKİ İHLAL, AKSAMA VE HAKSIZLIKLAR...”
Kırşehir Milletvekili İlhan, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın 2020 yılı için 38 milyar 193 milyondan fazla görev zararı öngören bir Bakanlık olduğunu ifade etmesinin ardından önemli konular başlığında yer alan çalışma yaşamındaki aksayan durumları, Sosyal Güvenlik Kurumu'nun kurumsal alt yapısındaki yetersizlikleri de dile getirerek, vatandaşların sendikal haklarının ihlal edilmesinden asgari ücretin yetersizliğine, emeğin sömürülmesine ve EYT'lilerin sorunlarına kadar sayılabilecek daha birçok alt başlığı olan öncelikli hususlara da dikkat çekti.
Son olarak İlhan, bütçenin verimli kullanılması için açık, adil, hesap verilebilir, öngörülebilir, geleceğe dair toplumumuza umut verebilir olması ve sosyal bir buhrana dönüşmüş işsizliğin azaltılması noktasında gerçekçi, üretim ve yatırıma dönük olması gerektiğine dikkat çekti.
Milletvekili İlhan, TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada şunları söyledi:
2020 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu teklifi ile 2018 yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap tasarısı Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bütçesi üzerine grubum adına söz almış bulunmaktayım. Hepinizi saygı ile selamlıyorum.
“Bütçe oluşturulurken temel kıstas, bütçe hedefinin insan odaklı olmasıdır çünkü toplumun yapıtaşı birey, ailesi, çalışma ve sosyal hayatıdır. Bu perspektif çerçevesinde oluşturulmayan bütçe geri dönüşü olmayan, geçici, günü kurtaran ve birilerine hizmet eden bir bütçe olur. Öncelikli hedefimiz, planımız ve vizyonumuz insanın refah düzeyini artırmak, bireyi günümüz dünyasında yerini alabilecek hale getirmek ve kişinin psiko-sosyal açıdan kendi ve toplumla uyumlu olmasını sağlamak olmalıdır.
“Değerli Milletvekilleri,
“Bütçe görüşmeleri esnasında Sayın Bakan, bürokratlarınca ustaca hazırlanmış ve teknik detaylarla doldurulmuş, görünüşte ilgi uyandıran ancak içeriği maalesef hiç kimseyi tatmin etmeyen uzunca bir konuşma yaptı.
“Öncelikle 2 büyük bakanlığın birleşmesiyle oluşmuş yeni Bakanlığın yaşadığı kurumsal problemler, yapısal eksiklikler, uyum ve uygulamada yaşanan süreçler ile ilgili hiçbir şeyden söz edilmedi. En basitinden garip bir şekilde hala mülga olarak çalışmalarına devam eden ve önemli görevleri olan Devlet Personel Başkanlığı'nın akıbetinin ne olacağı ile ilgili tatmin edici bir cevap verilmedi. Memurlarımızın yıllardır beklediği 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 43. Maddesine eklenen doğum sonrası yarı zamanlı çalışma hakkının kullanımına ilişkin usul ve esaslar hala bir muamma, zira aradan geçen 4 yıla rağmen kurumların yönetmelik taslağı ile ilgili nihai görüşü bir türlü sonlanmamıştır. Çünkü 4 yıldır bu yasadan faydalanacak memurların kapsamı daraltılmaya çalışılmaktadır. Bu konuda kamu personelinin mağduriyeti bir an önce giderilmelidir.
“Bir diğer konu Sayın Bakanın da rakamlarla uzun uzadıya ifade ettiği ancak çok ama çok yetersiz olan engelli ve kadın politikalarıdır. 2020 ve sonrasına baktığınızda binde 2'lik bir yatırım oranından bahsediliyor, bu veri bile başlı başına Bakanlığın çok kötü yönetildiğini gösteriyor. Engelli ve yaşlı hizmetleri genel müdürlüğü için öngörülen yatırım bütçesi ile bir daire bile zor alınabilmektedir. Engelli ve muhtaç olanlara gereken maddi desteğin sağlanması Sosyal Devlet olmanın gereği ve zorunluluğudur. Kötü ekonomi yönetimi sonucu alt gelir grubunda oluşan devasa genişlemeye çok az sayıda, dostlar alışverişte görsün düzeyindeki yapılan yardımları öve öve anlatarak bu konudaki eksiklikleri yeterliymiş gibi göstermek doğru değildir ve devlet ciddiyetiyle de bağdaşmamaktadır.
“Ülke nüfusumuzun %10'u engellilerden oluşmakta ve aileleri ile birlikte bu rakam 25 milyona yaklaşmaktadır. Meclis bünyesinde kurulan Down, otizm ve diğer yaygın gelişimsel bozuklukları ile ilgili gerek mecliste gerekse de alanda yaptığımız incelemelerde bu konuda çok ama çok eksik olduğumuzu gördük. Engelli vatandaşlarımızın ailelerinin devletin ilgisine ve desteğine olan ihtiyaçları çok fazla. Türkiye, engellilerin eğitimi konusunda da gelişmiş ülkelerle kıyaslandığında olması gereken düzeyin çok gerisindedir. Engellilerin eğitim alma ve meslek edinme taleplerini gerçekleştirme olanakları son derece sınırlıdır. Özel eğitime bütçeden yeterli kaynak sağlanmamaktadır. Aileler, engelli velilerine de istihdamda pozitif ayrımcılık yapılmasının zaruri olduğunu ısrarla belirtmektedirler. Ülkemizde yaşanan kadına şiddet başta olmak üzere kadınlarımızın maruz kaldığı tüm negatif ayrımcılıkların en temel sebepleri eğitim ve kadın istihdamında çok geri olmamızdır. Kadını iş ve sosyal hayatta eşit konumlandırmadığımız sürece bu sorunu aşmak imkansızdır. Ayrıca İstanbul Sözleşmesi'nin gerekleri için atılan adımların ciddiyetsizliği de kadın haklarının sağlanması noktasında yetersiz kalmaktadır. Çocuklar ile ilgili politikalar da günü kurtarmaya yöneliktir maalesef. 2 milyona yaklaşan çocuk işçi sayısı, çocuk istismarının önüne bir türlü geçilememesi ve engelli çocukların sorunlarının çözümündeki adımların azlığı da bu konuda ivedilikle yeni adımlar atılmasını zorunlu kılmaktadır.
“Çalışma hayatında da durum farklı değil ne yazık ki. Zaten yetersiz olan sendikal haklar ve bu hakların ihlallerinde yaşanan artış, iş cinayetleri, emeği sömürülen güvencesiz ve kayıt dışı çalıştırılan işçiler, asgari ücretin açlık sınırının altında olması, kamudaki ücret adaletsizliği, Cumhuriyet tarihinde rekor seviyeye ulaşmış işsizlik rakamları, yine milli gelire oranla rekor kıran dış borcun varlığı ayrıca yasanın geriye dönük işletilmesi ile hakları gasp edilen EYT'liler gibi sorunlarımız da çözüm beklemektedir.
“Değerli Milletvekilleri,
“Aile, çalışma ve sosyal politikalardan söz ederken 2020 yılı için 38 milyar 193 milyondan fazla görev zararı öngören bir Bakanlık ve onun bir türlü kurumsal bir yapıya bürünememiş, sürekli açık veren bütçenin neredeyse yarısına sahip SGK'yı da incelemek gerekmektedir. Sayıştay raporuna göre iç kontrol sistemi yetersiz olan bir bakanlık, devasa bir bütçeyi yetersiz bir denetim ile nasıl yönetecek? Bu kabul edilebilir bir durum değildir. Sayıştay raporlarında şeffaflıkla ilgili daha bir sürü tespit bulunmaktadır. Bunlara ilişkin neler yapılmıştır, ne gibi önlem ve çalışmalar planlanmaktadır, sorumlulara gereken yasal işlemler yapılmış mıdır, Sayın Bakan bunları da takip etmekte midir? Aynı durum SGK için de geçerlidir. Yine Sayıştay raporlarında çok sayıda tespit yer almaktadır, yine en temel eleştiri, iç kontrol mekanizmasının yetersizliğinden söz edilerek yapılmıştır.
“Bütçemizin en önemli kısmını içeren Sosyal Güvenlik Kurumu'nun halen kurumsal alt yapısının yetersizliği, sürdürülebilir bir mali yapıya bir türlü bürünememesi ve kontrolünün işlevsiz oluşu ülkemizi içinden çıkılamaz sorunlarla karşı karşıya bırakmaktadır. Sözlerime, bütçenin verimli kullanılması için açık, adil, hesap verilebilir, öngörülebilir, geleceğe dair toplumumuza umut verebilir olması ve sosyal bir buhrana dönüşmüş işsizliğin azaltılması noktasında gerçekçi, üretim ve yatırıma dönük olması dileklerimle son veriyor, hepinize teşekkür ediyorum.” (HABER MERKEZİ)