Belediye Başkanımız Yaşar Bahçeci’nin Kırşehir’in vizyonunu geliştiren onlarca projesi içinde en dikkat çekenlerin başında gelen “Ulaşım Master Planı” Pazartesi günü itibariyle hayata geçirildi. Olur muydu, olmaz mıydı, otobüsler kavşaktan döner miydi, dönmez miydi derken geçtiğimiz hafta şehir içinde arka arakaya turlar atıp, halkı selamladı bile yeni turuncu otobüsler… Belediye Başkanımızın eski mavi dolmuş şoförleriyle anlaşmak için çok emek verdiğini biliyoruz, katıldığımız toplantılardan.

Belediye Başkanımız Yaşar Bahçeci’nin Kırşehir’in vizyonunu geliştiren onlarca projesi içinde en dikkat çekenlerin başında gelen “Ulaşım Master Planı” Pazartesi günü itibariyle hayata geçirildi.
Olur muydu, olmaz mıydı, otobüsler kavşaktan döner miydi, dönmez miydi derken geçtiğimiz hafta şehir içinde arka arakaya turlar atıp, halkı selamladı bile yeni turuncu otobüsler…
Belediye Başkanımızın eski mavi dolmuş şoförleriyle anlaşmak için çok emek verdiğini biliyoruz, katıldığımız toplantılardan.
Görüşmeler yapıldı, yapılmasına da, gönlü yapılamadı bazı şoförlerin. Bildiğim kadarıyla bir kısmı kabul ederken bir kısmı bırakmak istememiş duraklarını. Ne diyelim herkesin kendi kararı saygı duyuyoruz. Herkes yerinde mutlu olsun…
Sabahları işe dolmuşla gelen bir Kırşehirli olarak Pazar günü “Akıllı Kart’ımı alayım da yarın deneyeyim şu yeni otobüslerimizi” dedim.
Malum Pazar günü olduğu için “Akıllı Kart”lar verilemiyormuş, onun yerine iki binişlik kullan at kart aldım.
Pazartesi bir heyecanla çıktım yola. Arka arkaya iki turuncu otobüs geçip gitti, gözümün önünden. Bakarken ardından “Gitme kal” diyemedim!
İçimden de geçirmedim değil! “Ah şimdi benim mavi dolmuşçu amcam olsa tek el kaldırmamla yüz metre ilerden durup arka arkaya gelir, beni alırdı” diye.
“Neyse” dedim “Biraz gideyim bu otobüsler elbet bir durakta durur”.
En yakın durağı bulmak için şöyle Kırşehir Ağız Diş Sağlığı Merkezi’ne doğru gidiyordum, arkama baka baka… Bir de ne göreyim bizim mavi dolmuş. Bir tercih yapmam gerekti ve ben vefakâr bir insan olarak anam babam usulü mavi dolmuşumuzu seçtim.
Şaka bir yana “İyice bir öğreneyim de yarın denerim yenileri” diye düşündüm.
Aman bir kalabalık bizim maviler “inadına mavi” der gibi doluşmuş hemşehrilerim.
Salı günü yani dün çok kararlı çıktım yola “Bugün ne pahasına olursa olsun turuncuya bineceğim” diye. Yanımdan arka arkaya üç mavi geçti. Ama yok kararımdan dönmedim. Ağız Diş Sağlığı Merkezi önünde bakındım, ama durak tabelası göremedim tam emin değilim var mı yok mu, muhtemelen vardır ben göremedim. Askerlik şubesine kadar indim, durakta oturdum bekledim.
Ve göründü yeni aracımız. “Hayırlı olsun” diyerek bindim bizim şoförü eski mavici turuncumuza.
Yerlerden yer beğendim alabildiğine konforlu koltuklardan.
Eskilere nazaran daha az ses çıkaran, daha hızlı, daha rahat aracımızla durak olmayan ama müsait olan bir yerde bastığım butonla indirdi sağ olsun eski mavici amca.
İşte benim yeni turuncu otobüslerimizle ilk deneyimimim bu şekildeydi.
İçi boş bir şekilde caddeden bir aşağı bir yukarı giden turuncularımızı görünce üzülüyorum, ama alışacağız elbette. Onların da dolup taşacağı günler gelecek.
Bu arada, yeni otobüslerimizi kullanan şoförlerin, duraklarının otopark olarak kullanılması ile yolcu indirip, bindirmekte zorlandıklarını, hatta otobüslerin durağa giremeyince yolda durmaları ile trafiğin sıkıştığını gözlemledim. Sonra öğleden sonra baktım ki, trafik polisleri durakları bekliyor, bilinçsiz ve trafik levhalarını görmeyen sorumsuz sürücüler durakları araç parkı olarak kullanmasın diye…
Bence yetkililerin bu konuda daha fazla bilgilendirme yapması gerekiyor. Özellikle durakların daha belirgin hale getirilmesi şart. Böyle güzel bir projeyi ilimize kazandırdığı için Belediye Başkanımız Yaşar Bahçeci’ye teşekkürümü sunarken önceki yazılarımda değindiğim Ankara-Kayseri Karayolundaki suyun hâlâ aktığını ve Kent Park’taki mescidin hâlâ huşu içinde namaz kılmaya uygun olmadığını hatırlatmayı üzerime vazife bilirim.
İnşallah Kırşehir halkının her türlü sorununa çözüm getirmeyi kendine amaç edinen Belediye Başkanımız bu basit sorunlarımızı da halleder…