Aralık- 1919’da babam Derviş Özdemir aile dostumuz, akraba ve hısımlık bağımız bulunan Haymana Karagedik Köyü’nün Aşiret Reisi Mustafa Bey’i konağında ziyaret eder.

Babam Derviş Mustafa Bey’in anası Bostan Hatun’un elini öper.

Babamı gördüğüne çok sevinen Bostan Kadın kendine has şivesiyle

“Derviş’im Derviş’im neredesin? Kemikli pilav gibi burnuma tütüyordun.

seni tekrar gördüğüme çok sevindim.” diyerek sevincini belirtirken bir yandan da enfiye (*) çekmeye devam ediyordu.

Atatürk’ün Ankara’ya gelişiyle ilgili olarak Haymana Kaymakam’ı Cemal Bardakçı (Tarihçi Murat Bardakçı’nın dedesi, Gazeteci-Yazar İlhan Bardakçı’nın babası) Karagedik Köyüne bizzat gelerek Aşiret Reis’i Mustafa Bey’den yardım rica eder.

Mustafa Bey ve Aşireti 100 atlıyla birlikte Mustafa Kemal’i 27 Aralık 1919’da karşılarlar.

Karşılayanlar arasında Mustafa Bey’in konağında misafir olarak bulunan babam Derviş Özdemir’in de bulunduğunu teyiden yüksek bilgilerine sunuyorum.

1921-1923 yıllarında merhum babam Derviş Özdemir Atatürk’ün Süvari Muhafızı olarak görev yapmıştır.

Ankara Valisi Muhittin Paşa Hamitli Rıza Bey tarafından Kılıçlar Beldesinde derdest edilerek Sivas’a gönderildi.

Ankara Vali Vekilliğine Yahya Bey atandı.

Kaderin bir cilvesi olarak Atatürk’e Ankara’nın yolunu açan Meclis-i Mebusan ve TBMM’de Kırşehir Milletvekili olarak görev yapan, İstiklal Savaşı’na bizzat katılan Hamitli Rıza Bey bir komplo sonucu İstiklal Mahkemesi kararıyla maalesef idam edilmiştir.(1926)

Karagedikli Aşiret Reisi Mustafa Bey Kurtuluş Savaşı sırasında cepheye 50 deve ile 1.000 civarında koyunu bilabedel yani ücretsiz olarak göndermiştir.

Atatürk’ün kendisine teklif ettiği milletvekilliği teklifini Mustafa Bey nazikçe reddetmiştir.

Atatürk Mustafa Bey’in talebi üzerine Karagedik Köyüne modern bir ilkokul yaptırıyor ve Selanik’ten arkadaşı olan bir öğretmeni de yeni kurulan okula öğretmen olarak tayin ediyor.

1923 yılında askerlik tezkeresini Balıkesir’in Balya İlçesi’nden bizzat Atatürk’ün elinden alan babam Kırşehir’e dönerken Karagedik Köyüne uğruyor ve Mustafa Bey’in konuğu oluyor.

Mustafa Bey kurdurduğu çadıra Sivaslı Kemancı Hasan’ı da davet ediyor.

Kemancı Hasan Kürtçe ve Türkçe “Ağılın altı kenger çoban koyunu dönder” türküsünü büyük bir iştahla söylüyor. (Bu türküyü Zaralı Halil Söyler’den dinleyebilirsiniz.)

Efkarlanan Mustafa Bey “Benim için böyle bir türkü yakan olmadı” diye söyleniyor.

Çadırın arkasında oturan Mustafa Bey’in eşi yavaşça “Sen öyle birini sevmedin ki” diye cevap veriyor.

1925 yılında babam Derviş Özdemir hayvan ticareti için tekrar Karagedik Köyüne geliyor.

Bu sefer çingeneler Mustafa Bey’in köstekli saatini çalmışlar.

Civardaki köylüler at, eşek ve deve sırtında Mustafa Bey’e geçmiş olsun ziyaretine geliyorlar.

Geçmiş olsun ziyaretine gelenlerin binek hayvanlarına yem ve saman verildiği gibi hayvanların sahipleri de en iyi şekilde ağırlanıyor. Yani sosyalleşmenin değişik bir versiyonu.

Bu arada Mustafa Bey’in köstekli saatinin çingeneler tarafından çalınmasına şiddetle tepki gösteren bir köylü kendini yerden yere atıyor ve hüngür hüngür ağlıyor.

Konuğu sakinleştirmekte hayli zorlanan Mustafa Bey köylünün cebine bir miktar harçlık koyarak ancak sesini kesebiliyor. Milli Savunma Bakanlığı’nın büyük bir et ihalesini alan Mustafa Bey yanlış hesap hatasından dolayı maalesef iflas ediyor.

Zamanla Mustafa Bey’in Mustafa Bey’in 90.000 dönümlük kuru çöl arazisi tapulu olmasına rağmen zamanla talan ediliyor.

Kurtuluş Savaşı’nın önemli bir kısmının Haymana, Mangaldağ ve Çaldağ geçmesine rağmen Haymana’ya tarihçilerimiz tarafından gerekli değerin verilmemesi son derece düşündürücüdür.

Karagedikli Mustafa Bey iflas ettikten bir süre hastalanarak perişan vaziyette vefat ediyor.

Düşmez kalkmaz bir Allah!

Bu vesileyle Bostan Kadın’ı, Karagedikli Aşiret Reisi Milli Kahraman Mustafa Bey’i, 7 yıl askerlik yapan babam Gazi Derviş Özdemir’i, Atatürk ve silah arkadaşlarını rahmet ve minnetle anıyorum.

NEREDEN NEREYE?

Vahit Özdemir

27 Kasım 2023

(*) Enfiye (tütün tozu)