Kısa zaman önce benim köşemde, gazetemiz “ Kırşehir Çiğdem”in haber olarak sayfasında gündeme getirdiğimiz Kırşehir’deki dilenci sayısının çok arttığını buna bir çözüm bulunması için ilgili makamlara seslenmiştik.

Ne yazık ki bu güne kadar hiçbir adım atılmadı. Kırşehir İnsanı bu durumdan çok rahatsız. Nasıl rahatsız olmasınlar ki! Bankamatikten para çekip sırtınızı döndüğünüzde karşınızda dilenci, caddelerde, kaldırımlarda dilenci, camii önlerinde dilenci, apartmanlarda dilenci, pazar yerlerinde dilenci, hastane önünde dilenci. Ne zaman nereye gitseniz karşınıza dilenci çıkıyor.

Artık Sayın Valimiz Hüdayar Mete Buhara ile Sayın Belediye Başkanımız Selahattin Ekicioğlu bu konunun üzerine giderek çözüme kavuşturmak için ilgili kurumlara talimat vermelidirler. Kaldı ki Vali Buhara’nın Kırşehir’de dilenci sorununu ortadan kaldıracağına dair sözü var. Bu sözünü mutlaka yerine getirmeli. Çünkü sorun çok büyük ve ciddi. Bu dilenci kılığındakiler adeta vatandaşların yakasına yapışacak kadar işi abarttılar ve para talep ediyorlar. Üstelik çoluğunun, çocuğunun ve sevdiklerini kullanarak. Eğer çözülemezse Kırşehir’de ciddi yaralar açar.

İşte hafta sonunda bir kurban Bayramı’na daha kavuşmuş olacağız. Caddede, sokakta, mezarlıklarda yine bu dilenci kılığındaki arsız ve utanmazlar, bu işi meslek haline getirenler insanların dini ve vicdanı duygularını istismar ederek el açacaklar, alamazlarsa insanlara küfür edecekler. Olmadı daha da ileri giderek saldıracaklar.

Artık bu işe köklü bir çözüm yolu bulunmalı ve dilenciler bu şehirden arındırılmalı. Yoksa bu şehir “dilenci şehir” konumuna gelirse bu da bu şehri yönetenlere yakışmaz diye düşünüyorum.

TESPİTLERİM

Geçtiğimiz hafta “ AHİYAN GECESİ” Başlıklı yazımın ikinci bölümünde Kırşehir Fatma-Muzaffer Mermer Mesleki ve Teknik Anadolu Kız Meslek Lisesi’nde öğrenci olan dört kızımızın okul güzergahlarında aydınlatma direkleri olmadığı için yaşadıkları zorlukları anlattıklarını yazmış ve sorunun giderilmesi için Kırşehir Valisi Sayın Hüdayar Mete Buhara ile MEDAŞ yetkililerine seslenmiştim.

Yazımda sonra MEDAŞ Kırşehir İl Müdürü Yusuf Doğan gazetemiz “Kırşehir Çiğdem’in” İmtiyaz Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni Salih Güner’i arayarak, yazımı okuduklarını, belirtilen güzergahta beş tane aydınlatma direğinin olduğunu ama bu direklerin lambaların kimliği belirsiz kişiler tarafından kırıldığını tespit ettiklerini, bu direklere lambaların takıldığını, sonrasında yaptıkları incelemeler sonucunda mevcut direklerin yeterli olmadığının görüldüğünü en kısa sürede ilave olarak beş tane aydınlatma direğinin dikilerek öğrencilerin sorununun çözüleceğini söylemiş ve “Kırşehir Çiğdem” Gazetesi olarak  sorumlu anlayış içerisinde yayın yaparak kendilerini bilgilendirdiğimiz için teşekkür etmiştir.

Tabi ki bu konunun takipçisi olacağım. Yazımı okuduktan sonra hiç vakit geçirmeden çalışmalarına  başlayıp, gazetemiz “Kırşehir Çiğdem’i” arayarak bilgilendiren MEDAŞ Kırşehir İl Müdürü Yusuf Doğan’a teşekkür ediyorum.

Burada özel bir konuya da değinmeden edemeyeceğim. Gazetemiz “Kırşehir Çiğdem”de gerek haber olarak, gerek köşe yazısı olarak herhangi bir kuruma seslenip bir arızayı,  eksikliği, yanlışı yazdığımız zaman o kurumun yetkilileri bizleri düşman gibi görürler, selam vermezler, kendilerine tuzak kurduğumuzu, asılsız yazılar yazdıklarımızı söylerler. Ancak bu durum MEDAŞ’da tersine etki yapıyor ve gerekeni hemen yaparak gazetemize bilgi veriyorlar ve teşekkür ediyorlar. Bu nedenle MEDAŞ Kırşehir İl Müdürü Yusuf Doğan ile çalışanlarına ayrıca teşekkür ediyor, diğer kurum yöneticilerini MEDAŞ yöneticilerini örnek almaya davet ediyorum.

*   *   *

Ayrıca yapımında tuzumun bulunduğu Kent Park için Kırşehir Belediye Başkanı Selahattin Ekicioğlu’na sesleniyorum.

Sayın Başkanım, Kent Park konumu bakımından her yaştan insanın; yürüyüş yaptığı, koştuğu, bebek arabasıyla çocuklarını gezdiren annelerin, küçük çocukların ellerinden tutarak yürüten babaların veya anne ve babasının elini bırakarak yürüyen, koşan minik yavrularımızın, engelli vatandaşlarımızın, hamile kadınlarımızın, yaşlılarımızın uğrak yeridir.

Vatandaşlarımız Kent Park’ta güvenli ve rahat şekilde hareket etmektedirler. Ama gelin görün ki bazı gençler bebeğinden gencine, yaşlısına yüzlerce vatandaşın yürüdüğü, spor yaptığı Kent Parkta bisiklete biniyorlar, sadece bununla kalmıyorlar elcikten ellerini kaldırarak veya ön lastiği havaya kaldırarak hem kendi canlarını, hem de Kent Parkta gezen, spor yapan, dinlenen vatandaşların canlarını tehlikeye atıyorlar.

Kent Park’ta bisiklete binilmesinin yasaklanması olası bir kazanın engellenmesi ve insanların can güvenliği için önemlidir.  Bu nedenle yetkili müdürlüklerinize talimat vererek Kent Park’ta bisiklete binilmesini yasaklarsanız güzel ve doğru iş yapmış olacaksınız.

*   *   *

Yine köşemde yazdığım ama sonuç alamadığım bir konuyu tekrar gündeme getirmek istiyorum. Ankara Caddesi’nde TurkaAVM’nin önündeki dörtlü kavşağa monte edilmiş trafik lambaları var.  Kimler hangi akla hizmet etmişlerse hazır durumdaki trafik lambalarını Kırmızı-Sarı-Yeşil şekilde ayarlamamışlar ve kontrollü geçiş vermişler. Bu kavşakta sürekli maddi hasarlı kazalar oluyor. Şahsen son on gün içerisinde iki maddi hasarlı trafik kazasına şahit oldum ve araçların fotoğrafını çektim. Görmek isteyen yetkili makamlara gönderebilirim. Ayrıca tartışmalar, kavgalar da oluyor. Bu nedenle söz konusu kavşağa yıllar önce monte edilmiş trafik lambalarının doğal, olağan konumuna getirilmeleri kazaların ve kavgaların engellenmesi için yerinde olacaktır.

İnşallah yetkili makamlar yazımızı okurlar, ciddiye alırlar ve gerekeni yaparlar.