<img class="alignnone wp-image-69762" src="http://kirsehircigdem.com/images/uploads/2018/08/döviz-300x114.jpg" alt="" width="539" height="205"><br /> <br /> <strong>DÖVİZDEKİ YÜKSELİŞ DURDURULAMIYOR!</strong><br /> <br /> <strong>Kırşehir’de halkın alım gücü düşüyor, iğneden ipliğe her ürünün </strong><br /> <strong>fiyatını artıyor, esnaf şu yaz mevsiminde beklediği satışı yapamıyor</strong><br /> <br /> Son aylarda tırmanışa geçen hızla artan döviz, her sektörü olumsuz yönde etkilerken, halkın alım gücü de iyiden iyiye düştü. Vatandaş alış-veriş yapamayınca, Kırşehir Ahi esnafı da satış yapamayınca büyük çıkmaza giriyor.<br /> Kırşehir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Bahamettin Öztürk, dövizdeki yükselişin durdurulması ve piyasaların yeniden canlanması gerektiğini belirterek, “Borcu borçla kapatan esnaf nereye kadar dayanacak. Bıçak kemiğe dayandı, artık dövizdeki yükselişin önüne geçilmeli ve piyasaların oturması için gerekli radikal kararların hayata geçirilmesi gerekiyor” dedi.<br /> Son bir yıldır döviz piyasasında yaşanan yükselişlerin her sektörü olumsuz yönde etkilediği, bütün ürünlerin fiyatının hemen hemen yüzde 100’e varan oranlarda arttığı gözlemlenirken, aylardır doğru dürüst iş yapamayan Kırşehir’deki Ahi esnafı kendisine uzanacak bir el bekliyor.<br /> Kırşehir’de işyerini dövizle kiralayanların büyük çıkmaz içine girdiğini belirten Başkan Bahamettin Öztürk, “Geçen yıl 3,5 lira olan dolar kuru bugün 5,5 liraya yaklaştı. 4 lira olan Euro 6 lira 30 kuruşu geçti. Dolar ve Euro ile işyeri kiralayanlar bu rakamlarla nasıl para kazanıp kira ödeyecek. 10 bin dolara işyeri kiralayan geçen yıl 35 bin lira kira öderken, bugün 55 bin lira ödemek zorunda. Dövizdeki yükseliş sadece işyeri kiralarını arttırmıyor. Bütün fiyatları arttırıyor. Fiyatlar artınca da alım gücü zamlarla birlikte düşen vatandaşın hiç alış veriş yapamıyor. Alışveriş olmayınca esnaf her geçen gün büyük çıkmaza giriyor ve batmaya başlıyor. Hükümet piyasaların oturması ve canlanması için önce döviz kurlarını hızla aşağıya çekmesi gerekiyor. Yoksa bu durum devam eder, dövizdeki yükseliş engellenemezse bütün sektörleri zor günler bekliyor” dedi.<br /> Her yılın bir önceki yılı arattığını, işlerin çok durduğunu ifade eden Kırşehir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Bahamettin Öztürk, uzun süredir piyasalarda yaşanan büyük durgunluğun Kırşehir’deki küçük esnaf ve sanatkarı vurduğunu ifade etti.<br /> Kırşehir’de faaliyetlerini sürdüren esnafların ise borç batağında olduğunu belirten Başkan Öztürk “Maalesef Kırşehir’de her beş esnaftan dördü borcunu ödeyemiyor. Orta direk, ekonomideki daralmaya yenik düştü. Kırşehir’de pek çok esnaf, dükkânına kilit vurdu. Dövizdeki hızlı yükselişle birlikte işlerdeki durgunluğun yanı sıra vergi, sigorta primleri ve işyeri kiraları kötü gidişte önemli rol oynuyor. Boşta kalan esnaf, ya maaşlı olarak çalışmaya başlıyor ya da işsizler kervanına katılıyor. Kırşehir Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi olarak verdiğimiz kredileri bile ödeyemiyor esnaf ve sanatkarımız. Hükümetin esnaf ve sanatkarın kullanması için verdiği KOSGEB kredilerinden bir çok esnaf ve sanatkarımız bankaların tutumu nedeniyle yararlanamadı. Borcu borçla kapatmanın sonu yok. İnsanlar alışveriş yapacak, para harcayacak ki piyasalar canlanacak. Esnaf aldığı malı satacak ki ayakta duracak. Esnaf getirdiği malı satamayınca çekini ve senedini ödeyemiyor ve bu nedenle büyük çıkmaz içine gidiyor. Tezgahta ürünün bulunmasının esnafa faydası yok. Esnafımızın pek çoğu bu nedenle büyük darboğaz içinde bulunuyor” dedi.<br /> Hükümet tarafından esnaf ve sanatkarımızı rahatlatma adına bir takım destekler verilmeye çalışıldığını ve borçların yapılandırıldığını belirten Başkan Öztürk, “SGK ödemeleri ve vergi ödemeleri ötelendi. Ancak bunlar hiç çare olmadı. Tam tersine borçlar birikti de birikti. Şimdi esnaf ve sanatkarlarımız ötelenen ya da yapılandırılan vergi ve SGK primlerini nasıl ödeyeceğini kara kara düşünmeye başladı. Ancak dövizdeki hızlı yükselişle birmlikte iş yapamaz hale geldi. Bu gidiş hiç te iyi değil. Durgun ekonomi patlarsa, bunun altından kimse kalkamaz. Her geçen artan işsizlik pek çok sorunu da beraberinde getirecektir. Hükümetimizin artık piyasaların canlanması adına bir takım kararlar almasını ve ekonomide istikrarın sağlanması için her türlü adımı atmasını bekliyoruz. Yoksa Kırşehir’de pek çok esnaf ve sanatkarımız işyerlerinin kapısına kilit vurup, işsizler ordusuna katılacaktır. Çünkü borcu borçla kapatan esnaf nereye kadar dayanacak. Bıçak kemiğe dayandı, artık piyasaların canlandırılması için hükümetimiz gerekli radikal kararları hayata geçirmeli” diye konuştu.<br /> Kırşehir’de görüşlerine başvurduğumuz pek çok esnaf da piyasalarda yaşanan durgunluktan şikayetçiler.<br /> İsimlerini vermek istemediğimiz esnaflar “Piyasada talep yok, insanlar alışveriş yapmıyor, ya da yapamıyor. Vatandaş borç batağında, harcayacak parası yok. Pek çok esnaf arkadaşımız kriz sebebiyle kapısına kilit vurdu. Varlığını sürdüren esnaflar da zor günler geçiriyor. Ekonomik daralmayı en çok hisseden kesimin başında küçük esnaf geliyor. Ayakta kalamayan berber, manav ya da bakkal kepenk indiriyor. Ekonomide büyüme söylemlerine karşın esnafın kepenk indirmesi, sadece belli meslek kollarıyla ilgili değil. Her iş kolunda esnaf sayısı, alışveriş merkezleri karşısında tutunamayarak yok oluyor. Esnafların kan kaybında, sosyal güvenlik primlerinin yüksekliği ve vergiler önemli rol oynuyor. Kazandığıyla vergi ve primini ödeyemeyen esnaf, kurtuluşu kepenk indirmekte buluyor. Kırşehir’de iş yapamadığı için kapısına kilit vuran esnaf sayısı her geçen gün artırırken, varlıklarını sürdürenler de zor günler geçiriyor. Borcu bulunan esnaf sayısı hızla artıyor. Her beş esnaftan dördü borcunu ödeyemiyor. Karşılıksız çek sayısı her geçen gün artıyor. Hükümetimiz vergi SGK borçlarını yapılandırdı ya da öteledi. Şimdi pek çok esnaf arkadaşımız bu borcunu nasıl ödeyeceğni kara kara düşünmeye başladı. İnşallah hükümet ekonomik piyasaları canlandırma adına bir şeyler yapar da bizler bu durgunluktan kurtuluruz. Yoksa halimiz harap” dediler.<br /> Kırşehir’de ay sonunu getiremeyen memur, işçi ve emekliler ise, aldıkları maaşla geçinemedikleri için her şeyden tasarruf etmek zorunda olduklarını, gıda dışında mecbur olmadıkça alışveriş yapamadıklarını söylediler. (HABER: SALİH GÜNER)