Ülkemde yanan ekonomik ateş birçok insanın yok olmasına zorluklara kalmasına vesile oluyor. Gelin görün ki bu yanan ateşi bizleri idare edenlere anlatamadığımız gibi bizlere de nasihat vermeden geri kalmıyorlar ne yazık ki… Ülkemde her gün yeni bir acı, yeni bir kederle kalkar olduk.
Ülkemde yanan ekonomik ateş birçok insanın yok olmasına zorluklara kalmasına vesile oluyor.Gelin görün ki bu yanan ateşi bizleri idare edenlere anlatamadığımız gibi bizlere de nasihat vermeden geri kalmıyorlar ne yazık ki…
Ülkemde her gün yeni bir acı, yeni bir kederle kalkar olduk. Vatandaşlar arasındaki gelir adaletsizliği ayyuka çıktı. Bir kesim çalışmadan yorulmadan oturduğu yerde milyonları cebe indirirken, öbür tarafta çoluğunu çocuğunu geçindirebilmek için alacağı asgari ücret ile ay sonu nasıl gelecek hesabı yapan insanımız var.
Bunlar TÜRKİYE CUMHURİYETİ VATANDAŞI. Ülkemde yaşayan insanlar arasında bir kesim az bir kaos ortamı oluşsa kaçacak delik arar, diğeri “vatan benim namusum şerefim” der ve ölüme koşarak gider. Bir kesim kendisi çocukları aile efradı ile ballı geçim yollarında hayatını idame ettirirler. Bu ne yazık ki Türkiye’nin kaderi oldu.
Diğer kesim çalışıp geçinebileceği iş arar, siyasetin adamı olursan özel kalem müdürlükleri, bakan müşavirliği torpilli devlet memurluğuna atama mekanları olur.
Kırşehir’de şöyle bir etrafınıza. Bakın beş-on tane geçici işçi alınacak devlet dairelerine müracaat sayısı binlerce kişiden oluşuyor. Bu neyin göstergesi?
ALLAH için söyleyin hayatın yaşamanın bu kadar zora girmesinin nedenlerini bu ülkenin yönetimine talip olanlar mı açıklamalı, yoksa sıradan benim gibi aklı üçe beşe ermezlere mi açıklamalı?
ÜLKEMİZDE bir felaket oluyor hepimiz bu felakete bir kılıf uydurmaya çalışıyoruz. Tabi gerçekleri söylemeye korkanlar “yalakalık yapacağım” diye havada sekiz parende aşarken onlarca ölen canların ardından bilir kişi sıfatı ile olmayacak anlamsız konuları bahane ederek sorumluları suçsuz gösterme telaşında olanlar, vatandaş her şeyin gerçeğini biliyor. “Aman bana ve aileme bir sıkıntı olur!” korkusuyla “bana dokunmayan yılan bin yaşasın!” mantığı ile sesini çıkartamıyor! Garibim ya bilmiyor, ya da aklına getirmek istemiyor. Oysa o yılan bir gün kendisini sokacak ve kendisinin feryadını duyan olmayacak!
Aynı Suriye’de Irakta Doğu Türkistan’da vs dünyanın her yanında bu böyledir, böyle de devam eder. Çünkü insanlara uygulanan ekonomik yapılandırma ekonomik zorluklar insanları kör, sağır, dilsiz eder. Tıpkı bugün ülkemde ve yaşadığım Kırşehir’de de olduğu gibi
Çıkmış bir yetkili hem de basına açıklama yapıyor diyor ki Kırşehir’e rahmet yağacak şahsınızı tanımasam, hayatınızı yaşamınızı bilmesem büyük şüpheye düşeceğim. Ardından devam ediyor. “İşte yaptığımız işler geçmişte kimsenin el atmadığı işler…”
Bu sözü de, konuyu da sorgulamak lazımda neyse geçelim.
İyi de kardeşim rahmeti beni Yaradan’dan başka kimse yağdıramaz. Sen kendini ne zannediyorsun konuşman benim dinime göre Yaradanıma ALLAH'IMA şirk koşmaya kadar gider.
Yapılan hizmetler şehrime ve yaşayanlar için yapılmışsa bundan en güzel şekilde faydalanmak ilimiz insanına ve gelecek misafirlerimize düşer zaten. Bulunduğun makama gelirken siz hizmet etmek için geldiğinizi söylememiş miydiniz?
Dağıttığınız hizmet kitapçığında da bu böyle gözüküyor. Hiç bir sayfasında yapılan ve yapılacak işlerde rahmet yağacak sözü geçmiyor. Siz bence bu sözünüzden dolayı Kırşehir’e ve kamuoyuna bir özür borcunuz var. Bizleri Yaradan’dan tövbe isteme hakkınız olduğunu bir kez daha düşünün. Tabi siz her şeyin en iyisini bilirsiniz.
Rahmet yağacağını söylediğiniz gibi rahmet yağdırmak, vermek sizin işiniz olmuşsa bir de ülkemde yaşadığımız ekonomik sorunlara Dolara, Euro’daki artışa, enflasyona, zamlanan ÖTV, devletin resmi olarak aldığı harç ücretlerine, petroldeki artışlara, onlara da bir el atsanız herhalde ülkemde ve şehrimde her şey daha güzel olacak.
Ümidini yaşamak isterim belki de yazdığım gerçekler sizi incitmiş olabilir. Ne diyelim sizin sözünüzün üzerine başka ne denir?
ÜLKEMDE YANAN ATEŞ şehrimi de, şehrimde yaşayan insanımı da yakıyor. Siyasilerimizin yapmış oldukları yanlış siyaset ülkemiz etrafını yakarken, şerefsizler ülke içerisinde oyunlar oynayarak insanların ölmelerine sebep olurken, ekonomi yerlerde sürünürken, insan olan insan hele bir de vatan millet aşkı olan benim gibi birileri uyanır mı diye düşünmeden edebilir mi?
