Ahi Evran Üniversitesi Rektörü Profesör Vatan Karakaya’nın Kırşehir Tıp Fakültesi için sona yaklaşıldığını, çok kısa zamanda basın açıklaması yapacağını belirten demecini 30 Ocak 2016 tarihli “ Kırşehir Çiğdem” Gazetesine yaptığı özel açıklamada okumuştum. İşte o gün içimi ayrı bir sevinç, ayrı bir heyecan sarmış ve “Bu iş bitti, Kırşehir Tıp Fakültesine öğrenci alımı başlayacak, Rektör Profesör Vatan Karakaya da müjdesini verecek” demiştim.

Ahi Evran Üniversitesi Rektörü Profesör Vatan Karakaya’nın Kırşehir Tıp Fakültesi için sona yaklaşıldığını, çok kısa zamanda basın açıklaması yapacağını belirten demecini 30 Ocak 2016 tarihli “ Kırşehir Çiğdem” Gazetesine yaptığı özel açıklamada okumuştum.
İşte o gün içimi ayrı bir sevinç, ayrı bir heyecan sarmış ve “Bu iş bitti, Kırşehir Tıp Fakültesine öğrenci alımı başlayacak, Rektör Profesör Vatan Karakaya da müjdesini verecek” demiştim.
Sevinçlerimde, hislerimde, heyecanımda haklı olduğumu 11 Şubat 2016 tarihinde Vali Necati Şentürk ve Rektör Profesör Vatan Karakaya’nın birlikte düzenledikleri basın açıklamasında 2016-2017 öğretim yılında Kırşehir Tıp Fakültesi’ne ilk etapta altmış öğrencinin alınacağı şeklindeki açıklamalarını okuyunca mutlu oldum, sevindim.
Bir ağacı meyvesiz, bir çiçeği tohumsuz düşünemeyiz. Koyun otlar süt verir, arı bal verir. İşte Üniversiteler de meyve veren ağaç, süt veren koyun ve bal veren arı gibidir. Bu nedenle Kırşehir Tıp Fakültesi’ne öğrenci alınacak olmasına Kırşehir çocuğu ve Kırşehir sevdalısı olarak çok sevindim.
Her bakımdan Kırşehir için çok önemli olan ve çehresini değiştiren Ahi Evran Üniversitesi öğrenci sayısıyla, öğretim üyeleriyle, kampusuyla, kaliteli eğitimiyle Kırşehir’in vitrinidir.
Değişik alanlarda modern bölümleri ve öğrencisi olan, ilim, bilim ve irfan adamı yetiştiren üniversiteler bağlı bulunduğu şehrin ekonomik alanda gelişmesine, nüfusunun artmasına, dolaylı ve dolaysız istihdama katkı sağlayan bacasız fabrikadır. Birde bu üniversitelerde Tıp Fakültesi de varsa o şehrin gelişmesine artı katkılar yaptığı gibi adının duyurulması ve tanıtılması içinde çok özel bir katkı sağlamaktadır.
Tıp Fakültesi’nde okuyan öğrencilere hangi üniversite mezunsun dendiğinde “Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi’nden Mezunum” cevabının alınması Kırşehir’in tanıtımı için bir reklam olduğu gibi onur kaynağıdır, gurur kaynağıdır. İlk etapta altmış kişi, ikinci etapta yüz yirmi kişi, üçüncü etapta yüz seksen kişi derken bu sayı zamanla bin olur. Buda her alanda Kırşehir’e olumlu katkılar sağlar. Tabi ki Tıp Fakültesi’nin zaman içerisinde tamamen Kırşehir’de faaliyete geçerek eğitim verecek olması ayrı bir kazanç olacaktır.
Kırşehir’in her alanda gelişmesine katkı sağlayan Ahi Evran Üniversitesi’ne sorumluluk ve duyarlılık göstererek sahip çıkmak zorunluluğumuz vardır. Sanayisi olmayan, iş alanı olmayan Kırşehir’de Kırşehir’in gelişmesi, ekonominin canlanması, esnafımızın kazanması ve nüfusumuzun artması için buna mecburuz. Eğer Kırşehir sevdalısıysak, Kırşehir’i düşünüyorsak, Tüm Kırşehirliler ve Kırşehir’de faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarının Üniversite Rektörü Profesör Vatan Karakaya ile görüşerek isteklerini sormalı ve bir fakülte binası, bir öğrenci yurdu veya başka bir tesis kazandırmak için ön ayak olmalıdır. Aksi olursa bindiğimiz dalı kesmiş oluruz ki o zamanda ağlamaya hakkımız yoktur.
Buradan Üniversitemize tıp fakültesi kazandıran öğrenci alım sürecinde emeği olan Valimiz Necati Şentürk’e, Belediye Başkanımız Yaşar Bahçeci’ye, Rektörümüz Profesör Vatan Karakaya’ya, milletvekillerimize, geçmişte emeği geçen herkese “ Fatihler, fetihleriyle anılır. Âlimler, ilimleriyle yâd edilir, faziletleriyle yaşar. İnsanlar da eser verir, eserleriyle yad edilir. Eser vermeyen insan, hayat ümidini kaybeder. Esersiz insan tarih nazarında, cemiyet içinde veya kendi dünyasında ölüdür, insan ölür kalır eseri Kırşehir’e kazandırdığınız eserler var olduğu sürece Kırşehir İnsanı sizleri hayırla yad edecektir” diyerek teşekkür ediyorum.