Yıllardır bu sayfalarda yazarak başta ilimizi yöneten Valilerimiz olmak üzere Sağlık Müdürlerine, Hastane Başhekimlerine seslenerek Kırşehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görev yapan doktorların fırsat bulduklarında başka şehirlere, başka hastanelere gittiklerini bunun zararının Kırşehir insanının çektiğini söyleyerek benimle birlikte tüm basın mensuplarının bildiği döner sermaye sorunun bir an önce halledilmesi gerektiğini gündeme getirmiştim. Ancak ben ne yazarsam yazayım ne yaparsam yapayım yetkililer sesimi duymadılar, keyiflerini bozmadılar,  çözüm üretmediler. Kendim yazdım, kendim okudum, kendim çaldım, kendim oynadım ama olan Kırşehir insanına oldu ve olmaya devam etmektedir.

Döner sermaye konusunu herkesin en iyi şekilde faydalanabileceği düzeye getirmek çok mu zor ki çözüme kavuşturulamıyor ve neden döner sermayeden sadece TIP doktorları faydalanmıyor, TIP doktorluğuyla alakası olmayan unvanında Dr. yazanlar da faydalanıyorlar yetkililerin açıklaması gerekiyor.

Kırşehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde döner sermaye uygulaması nedeniyle Kırşehir’de doğup, büyümüş, Kırşehir’le özdeşleşmiş, herkesin sevdiği, düğünlerde, cenazelerde birlikte olduğumuz, sürekli görüştüğümüz doktorlardan daha önceden Genel Cerrah Dr. Oğuz Kocamış, Genel Cerrah Dr. Osman Memişve Genel Cerrah olarak görev yaparken Çiçekdağı ilçesine aile hekimliğine tayin isteyen ve bir süre önce vefat eden Dr. Mehmet Yetkiner ayrılmışlar, bazı doktorlarda Kırşehir’den tayin isteme yoluyla ayrılmışlardır. Yakın zamanda ise benim çocukluk arkadaşım Dahiliye Doktoru Metin Durandurdu, son olarak Kulak-Burun-Boğaz Hastalıkları Uzmanı Dr. Ahmet Hakkı emekliye ayrılarak hastaneden ayrılmışlardır.

Tabi tüm bu olumsuzlukların cezasını Kırşehir insanı çekiyor ve çareyi Ankara ve Kayseri başta olmak üzere diğer şehirlerdeki hastanelere gitmekte buluyorlar.

Bu yazımda tekrar yetkili makamlara  sesleniyorum. Lütfen oturduğunuz koltukların, bulunduğunuz makamların hakkını vererek döner sermaye konusunu çözün ki hem doktorlarımız ayrılmasın, hem insanlarımız zor durumlarda kalmasın. Kırşehir insanına yazık etmeyin. Günahtır.

                        *  *  *

Geçtiğimiz hafta Perşembe günü Kırşehir’de Kapucu Camii civarında yürürken AK Parti’den Milletvekili seçilen Necmettin Erkan, Kadın Kolları Başkanı Meryem Düğer ve Gençlik Kolları Başkanı Haydar Bilgin’le karşılaştım. Tabi gazeteci ve köşe yazarı olduğum için, siyasetçilerin ilgisini çekiyorum ve hemen koyu bir sohbete başlıyoruz.

Bu sohbet esnasında gözüm Gençlik Kolları Başkanı Haydar Bilgin’in ayağına takıldı. Çünkü bende biliyorum günler öncesinden Haydar Bilgin’in ayağı kırılmıştı. Ancak Haydar Bilgin büyük bir fedakârlık örneği ve özveri göstererek kırılan ve alçıda olan ayağına poşetleri geçirmiş hafif sekteleyerek yürüyordu. Kendisine “Haydar neden evde istirahat etmiyorsun, kırık ayakla dolaşıyorsun, yazık değil mi sana?” dediğimde “ağabey zor oluyor ama çalışmam gerek” cevabını verdi.

Haydar Bilgin’in bu cevabı ve kırık ayakla seçim çalışmasına katılması beni yıllar öncesine kendi gençliğime götürdü. Bende gençliğimde Haydar Bilgin’den farksızdım. Fedakârlık yapardım. Gündüz-gece, soğuk-sıcak demeden, cebimden para harcayarak, aç-susuz çalışırdım. Çalışırdım ama siyaset nankör, insan çiğ süt emmiş olduğu için kimseler değer vermez, kıymet bilmezdi. Herkes kendi menfaatinde, kendi derdinde olur ve öyle günler geldi ki bana “yapmasaydın, çalışmasaydın, sen benim babamın oğlu musun? Sen kimsin diyenler?” oldu. Birileri köşe döndü, makam sahibi oldu, gününü gün etti, eziyetini ben çektim.

Bir ağabey olarak bu köşemde Kırşehir AK Parti Gençlik Kolları Başkanı Haydar Bilgin’e tecrübelerimle sesleniyorum:

Haydar Kardeşim, şu an senin yaptığın fedakarlıkları belki de daha fazlasını gençliğimde bende yaptım. Fakat kimseler kıymet bilmedi, değer vermedi. Sana tavsiyem kim olursa olsun, hiçbir insan ve kurum içinfedakarlık yapma, sağlığını koru, kendine dikkat et, evdeki eşini ve çocuğunu düşün. İnan ne yaparsan yap kimse değer vermez, kıymet bilmez gün gelir bana denilen “Yapmasaydın, çalışmasaydın, sen benim babamın oğlu musun, sen kimsin? Sözlerini sana söyleyenlerde olur. Yaşın ilerledikçe bu sözler yüreğine oturur. O zaman yazdıklarım aklına gelir ve bana hak verirsin.

Ben kime sıcak ve yakın ilgi göstererek ağabeyim, ablam, arkadaşım, kardeşim dediysem onlardan zarar gördüm, işi biten selamı kesti. Yaşadığım tecrübelerle biliyorum ki senden bunları yaşayacaksın.

Haydar kardeşim, yazımı oku, tavsiyelerimi dikkate al, hiç kimse için kendini feda etme, kendine yazık etme, kimseye bel bağlama, aşırı derece sevme. İnan tükenen bir kaleme tükenmez kalem dediğimiz gibi her şeyin yalan olduğu bu dünyada hiçbir insan aşırı fedakârlığa ve sevgiye layık değildir.

Fazla derine inersem yazmaya sayfalar yetmez o nedenle bu kadar tavsiyem yeterlidir diyor ve tavsiyelerime uymanı bir ağabeyin olarak istiyorum.

                        *  *  *

2022-2023 Futbol sezonun geride bıraktık. İlimizi 2. Ligde temsil eden Kırşehir Futbol Spor Kulübü çok kötü başladığı sezonu ikinci devre aldığı başarılı sonuçlarla ligi orta sırlarda tamamlamıştır.

Kolay, kolay hiç kimsenin başkan olmak istemediği Kırşehirspor’da bu sezon başkanlığa Çağatay Han Torun getirilmiştir. Eski bir Kırşehirspor futbolcusu olarak bir futbol kulübünü idare etmenin zorluğunu bildiğim için daima Çağatay Başkan ve yönetim kuruluna destek verdim. Çünkü biliyorum ki Çağatay Başkan görevi bıraksa başka birisi gelip elini taşın altına sokarak başkan olmayacak, takım zor durumda kalacak. Ama bunları düşünemeyen, anlamayan bazı muhteremler yenildiğimiz her maçta Başkanı ve yönetimi istifaya davet ettiler.

Oysa doğru olan bu zor görevde Başkan ve yönetimin yanında olmaktı ve ben bunu yaparak sürekli kendilerine destek oldum bu nedenle çok eleştiri aldım. Hatta birisinde Kırşehir’de İskenderunspor’a 3-1 yenildiğimiz maçtan sonra çıkışta “Kırşehir Çiğdem” Gazetesi sahibi Salih Güner'le yürürken birisi yanıma geldi “Osman sende top oynadın, sürekli Çağatay Başkan’a destek veriyorsun, görüyor musun destek verdiğin Başkan takımı ne hale getirdi?” diyerek yüksek sesle ve sert bir dille eleştiride bulundu.

Bende şimdi merak ediyorum o vatandaş ikinci devre takımın aldığı başarılı sonuçlardan sonra neler söyledi, neler düşündü, içinde bir pişmanlık var mı?

Burada ayrıca Kırşehirspor Başkanı Çağatay Han Torun’a başarılı çalışmalarından, takımın ligi orta sırlarda tamamlamasından, benimle birlikte Kırşehirspor’da futbol oynayan ve ayrıca teknik direktörlük yapan Abdurrahman Cem hocamla, Muzaffer Atabay ağabeyimin ve Kırşehirspor’da Başkanlık yapmış büyüklerimize değer verip, onure ederek protokolde maç seyretmelerini sağlamasından dolayı kendisine teşekkür ediyor, eğer önümüzdeki sezon Başkanlığa devam ederse bu güzel ve onurlandırıcı davranışını daha genişleterek yapmasını şimdiden tavsiye ediyorum.