Kötü biri değilim sevgili dostlarım. Sadece iyi olmaktan yoruldum.

Seneca der ki, “Hafif acılar konuşulabilir ama, derin acılar dilsizdir.”

Bana bir adım yaklaşana on adım yaklaştım. Karşılığını beklemeden iyilikler yapmaya çalıştım. Lakin acılarla karşılaşınca yoruldum.

Söküklerini dikmeye çalıştığım insanların sökükleri yamadan büyük geldi beceremedim yamamaktan yoruldum. Arayıp sorduğum insanların tekrar beni aramaması karşısında yeterinden fazla yoruldum.

Bir zamanlar ben de gençtim. Yevmiye ile çalışmalara gittim. Çalıştım... Ekmeğim tavşan elinde oldu tutamadım yoruldum.

Yevmiyeye götüren insanların tıkanarak yemek yiyişleri ve çalıştırdığı insanı sofraya davet etmemesi karşısında yoruldum.

Kafa tutana, gözdağı verene, gücünün yettiğine hömerene yiğit denmez. Böyle kişilere aynı hareketleri yapmamaları için uyardım. Ancak onlar bildiğini yaptılar yoruldum.

Tanıdığımıza pişman olduklarımız çoğaldıkça, yeni tanışacaklarımızdan korkar olduk. Yeni tanışacaklarımızın iyi olması için nefes tüketmekten yoruldum.

Faydasız insandan boş sözler dinlemek şifasız ilaca benzer. Öyle boş sözler dinledim ki, bu sözleri etmeyin demekten yoruldum.

Hayat boyu nasibim için koştum. İstediklerimi elde edemediğim için yoruldum.

"Memur aybaşını bekler, geldi gelecek.

Hayırlı evlat babasını öldü ölecek,

Bense olmayacak bir şey bekliyorum.

Sevdi... Sevecek...!  "

Babam iki yaşında vefat etmişti. Başka babaların evlatlarına yaptıklarını, onları doğru yola yönlendirerek hayata hazırlayışını gördükçe ah çekerek yoruldum.

Memur oldum ay başını bekledim. Geldi, gelecek! Aylar mı uzundu. Yoksa ben mi harcamayı bilmiyordum. Gelecek diğer ayları beklemekten yoruldum.

Bob Marley der ki:

"Asla başka insanlar üzülmesin diye kendini üzme!

Unutma ; sen kaldıra biliyorsan, onlarda kaldırabilir.."

Ne yazık ki başka insanlar üzülmesin diye kendimi üzdüm, yıprattım. Gözlerimde mutluluğun en parlak yıldızı parlasın diye çabaladım... Mutluluk benden çok uzaklarda idi onun için yoruldum.

Çaresiz kaldığım da ve yorulduğumda Allah'a sığındım. Çünkü O'nun sevgisi ve mucizesi sonsuzdur.

Bazen rüyalarımın gerçek olmasını istedim, bazen de yaşadıklarımın rüya olmasını. Her ikisinde de başarılı olamadım. Bunun için yoruldum.

Dostoyevski der ki;

"Aslında insanı en çok acıtan şey; hayal kırıkları değil, yaşanması mümkünken,

yaşayamadığı mutluluklardır."

İşte bunun içindir ki; yaşayamadığım mutluluklar için çok yoruldum. Şimdi yorgun bir beden, karışık bir kafa, belli olmayan bir son...

Hz. Mevlana der ki;

"Varlık alemi çarelerle doludur. Âmâ Allah sana bir kapı açmadıkça çaren yoktur."

Varlık alemi içerisinde biçare ve düçar kaldım. Kalbimde kemik yok ama en çok oranın kırıldığını gördüğüm için yoruldum.

 Gözlerinizi tertemiz ışıl ışıl bir sabaha açmanız dileği ile yüreğinize hüzün değmesin geceniz hayırlı sofranız bereketli kaderiniz güzel olsun sevgili arkadaşlarım...Can dostlarım....