Günay Rzayeva
Azerbaycan, Bakı
Araşdırmaçı, yazar
Havacılık uzun yıllar boyunca erkeklerin ağırlıklı olduğu bir alan olarak görülse de, zamanla kadınların da bu alanda önemli yer edinmesiyle yeni bir dönem başlamıştır. Başlangıçta havacılık, genellikle cesaret ve fiziksel güç gerektiren bir erkek mesleği olarak kabul edilmekteydi. Ancak kadınların eğitime ve teknolojiye duyduğu ilgi, aynı zamanda eşitlik için verdikleri mücadele, bu kalıplaşmış düşünceleri yıkmıştır. Kadınlar, havacılık alanında elde ettikleri başarılarla yalnızca mesleki yetkinliklerini kanıtlamakla kalmamış, aynı zamanda toplumda kadınların potansiyelini temsil ederek bu alana dair bakış açısını değiştirmişlerdir. Bu gelişme, dünya genelinde kadın pilotların sayısının artmasına ve havacılıktaki rollerinin daha da sağlamlaşmasına neden olmuştur. Tüm zorluklara rağmen, kadınlar havacılık gibi zorlu ve dinamik alanlarda ne kadar başarılı olabileceklerini ispatlamışlardır.
Diğer ülkelerde olduğu gibi Türk dünyasında, özellikle Azerbaycan ve Türkiye’de de kadınlar havacılığa ilgi göstermiş ve isimlerini tarihe yazdırmışlardır. Sadece havacılığın gelişimine katkıda bulunmakla kalmamış, aynı zamanda gelecek nesillere ilham kaynağı olarak, kadınların bu alandaki eşitlik mücadelesini bir adım daha ileriye taşımışlardır.
Azerbaycan’ın ilk kadın savaş pilotu olarak tarihe geçen Ruqiyyə Zərbəliyeva, Bakü’nün tanınmış Zərbəliyevler ailesinden gelmektedir. Mesleki eğitimini Bakü Hava Kulübü’nde almış, ilk uçuşunu 20. yüzyılın 1930’lu yıllarının sonunda gerçekleştirmiştir ve bu alanda önemli bir yer edinmiştir. Daha sonra evlenen Ruqiyyə’nin eşi Baba İbrahim oğlu Talıbov, II. Dünya Savaşı’na katılmak üzere orduya çağrılmış ve savaşta büyük fedakârlık göstermiştir. Ancak savaş sırasında hayatını kaybetmiş, Ruqiyyə Zərbəliyeva ise oğlu Rauf ile yaşamına yalnız devam etmiştir.
Askerî uçuşlardan sonra hayatını tamamen farklı bir alana adayan Ruqiyyə Zərbəliyeva, Azerbaycan Devlet Tıp Enstitüsü’nde eğitimini tamamlayarak çocuk doktoru olmuştur. Bu alandaki ilgisi ve yeteneği sayesinde Qusar ve Bakü şehirlerinde uzun yıllar çocuk doktoru olarak hizmet vermiştir.

Şəkil 1. Ruqiyyə Zərbəliyeva
Kərbəlayı Abdulla’nın iki eşi olmasına rağmen, ilk eşinden çocuğu olmamıştır. İkinci eşinden ise Hacıağa, Balağa ve Umxanım adlarında iki oğlu ve bir kızı dünyaya gelmiştir. Daha sonra Umxanım da çocuk doktoru olmayı seçmiştir.
“Baku” gazetesinin 5 Ocak 1914 tarihli sayısında yer alan bilgiye göre, Kərbəlayı Abdulla Zərbəliyev, Bakü’de kurulan “Səfa” Müslüman Cemiyeti’nin kurucularından ve aynı zamanda haznedarlarından biri olmuş, ayrıca Bakü Şehir Duması’nda da üye olarak görev yapmıştır.
Ruqiyyə Zərbəliyeva’nın oğlu Rauf Baba oğlu Talıbov, Azerbaycan Politeknik Enstitüsü’nde öğretim görevlisi olarak çalışmış, ayrıca Azerbaycan Milli Bilimler Akademisi’ne bağlı A.A. Bakıxanov adına Tarih Enstitüsü’nde bilimsel araştırmacı olarak görev yapmıştır.
Ne yazık ki, Ruqiyyə Zərbəliyeva’nın yaşamı ve çalışmaları hakkında hâlâ yeterince ayrıntılı bilgi toplanamamıştır.
“Gökmen Bacı” adıyla tanınan Türkiye’nin ilk kadın pilotu Bedriye Tahir, 1932 yılında Vecihi Uçuş Okulu’nda havacılık eğitimine başlamıştır. Aynı zamanda devlet memuru olarak çalışıyor ve uçuş eğitimini sürdürüyordu. 1933 yılında pilot sertifikası (bröve) alan Bedriye Tahir’e, Abdurrahman Türkkuşu tarafından “Gökmen” lakabı verilmiştir. 1934 yılında çıkan Soyadı Kanunu’ndan sonra “Gökmən” soyadını almış ve bu tarihten itibaren Bedriye Tahir Gökmən adıyla tanınmıştır.

Şəkil 2. Bedriye Tahir
O dönemde Bedriye Tahir, havacılıkla ilgilendiği için birçok baskı ve engelle karşı karşıya kalmıştır. Uçuşla ilgilendiği gerekçesiyle maaşından kesinti yapılmış ve nihayetinde görevinden uzaklaştırılmıştır.
1934 yılında Vecihi Uçuş Okulu, pilot sertifikalarının onaylanması için öğrencilerin Hava Kuvvetleri Sekreterliği tarafından sınava tabi tutulmasını zorunlu kılıyordu. Ancak sınav heyeti geldiğinde okulun tek çalışan uçağı kaza geçirmişti. Bu nedenle sınav gerçekleştirilemedi. Heyet bir daha gelmeyi kabul etmediği için okul kapatıldı ve Gökmen Bacı olarak tanınan Bedriye Tahir Gökmən’in pilotluk sertifikası resmî olarak onaylanmadı.
Aynı dönemde görevinden de çıkarılan Bedriye Tahir Gökmən’in sonraki yaşamı hakkında ne yazık ki elimizde fazla bilgi bulunmamaktadır.
Her iki ülkenin kadınları — hem Azerbaycan’ın hem de Türkiye’nin öncü ve cesur kadınları — zorluklara rağmen büyük başarılar elde ederek yalnızca kendi dönemleri için değil, gelecek nesiller için de ilham kaynağı olmuşlardır. Onların gösterdiği irade, kararlılık ve profesyonellik, kadınların her alanda başarılı olabileceğini kanıtlamış ve bu yolda öncülük ederek, sonraki kuşak kadınların hayallerine daha büyük bir inamla ilerlemelerine zemin hazırlamıştır. Bu kadınlar, sadece kişisel başarılarıyla değil, aynı zamanda topluma yaptıkları katkılarla da hafızalarda kalıcı bir yer edinmişlerdir.