Bir virüs dünyaya, insanlığa adeta yeni yaşam biçimleri hazırlıyor sanki… Zira yakın zamana kadar hiç kimsenin aklında böyle bir vaka yoktu, düşünmüyorduk bile, ama şimdilerde haftalarca çıplak gözle görülemeyen, kendisi küçük ama tahribatı çok büyük olan virüs dünyanın gündemine oturdu ve hepimiz can derdindeyiz. Şu an yaşamın tamamen gerçekleriyle yüz yüzeyiz.
İktidar işi sıkı tutuyor ve bir dizi önlemler de alındı. Ancak görülüyor ki alınan önlemler yetersiz, vaka sayısı ve can kayıpları her geçen gün artarak devam ediyor. Yeni önlemler almak gerekir, sanki 65 yaş üstü virüse çabuk yakalanır, diğerleri yakalanmaz gibi algı da oluşmaya başladı. 65 yaş üstü yetmez, birkaç hafta tüm halkın sokağa çıkmasının yasaklanması halinde yüz yüze iletişim olmaz, yakın duruş ortadan kalkar ve yüzyılın salgınının insandan insana bulaşması önlenmiş olur ki, bu da sanki daha doğru bir karar olacaktır. Sadece sağlık, güvenlik hizmetleri yapılsa, gıda ihtiyacını karşılamak için de sokağa kısa süreliğine çıkılsa sonuç odaklı bir önlem olacaktır diye düşünülmelidir.
Tüm bunların yapılabilmesi için iktidar sorumluluk almalıdır. Sokağa çıkma yasağı demek işsizlik maaşı, kira yardımı, gıda, sağlık, kredilere teminat, sosyal yardımın artması, elektrik, su, telefon, doğalgaz vb. giderlerini iktidarın üstlenmesi demektir. Zaten büyük devletler böylesi günlerde halka dokunarak büyüklüğünü gösterir. Bu gün itibarıyla ekonomik krizin derinleştiği şu günlerde böyle bir kararın alınması olası görünmüyor. Bu iktidarın sorumluluğundadır, dünyayı tehdit eden, canlar alan, yüzyılın virüsü belasından insanımızı korumak için bir an evvel tüm halka sokağa çıkma yasağı uygulanmalıdır. Eğer önce insan, önce sağlık deniliyorsa bu artık kaçınılmazdır.
İktidarın almış olduğu önlemler, özellikle sağlık bakanlığının çalışmaları doğru ama yetersiz. Mecbur kalmadıkça sokağa çıkma söylemi yeterli olmuyor, insanlar hep sokaklarda geziyor. Kolonya, eldiven, maske v.s gereçlerin çok fazla yararının olmadığını bilim tartışıyor, öyleyse sonuç odaklı önlemler alınması gerekir. Halkın sokağa çıkması engellenmeli ve ekonomik nedenlerini de devlet düşünmeli ve çözüme kavuşturmalıdır.
Risk sadece 65 yaş üstünü kapsamıyor. Dışarıda olan her insan için risk var. Virüsün yayılımını özellikle tanı konamamış sokakta gezen bireyler gerçekleştiriyor. Bu nedenle sadece 65 yaş üstü yasağı virüsü durdurmaya yetmeyecektir. Sokağa çıkma yasağı ve sıkı denetim olmadan virüs tehdidi önlenemez gibi...
Gösterdikleri başarılı ve özverili çalışmalarından dolayı sağlık çalışanlarını alkışlıyoruz. Ancak, ülke genelinde mülki idari amirleri, siyasi parti ayırımı yapmaksızın belediye başkanları üzerlerine düşeni fazlasıyla yapıyorlar yani alkışı hak ediyorlar.
Kırşehir’de, Sayın Valimiz İbrahim Akın’ın ve Belediye Başkanımız Selahattin Ekicioğlu’nun koronavirüsü belasıyla yapmış oldukları mücadele takdire şayandır. Belediye ekiplerinin sokak sokak çöp dökülen yerleri, otobüs duraklarını, pazar yerlerini, parkları, bahçeleri dezenfekte etmesi son derece yerinde, insana dokunan ve doğru bir yöntemdir.
Şu an karşı karşıya kaldığımız illet verici bu yüzyılın salgınını, yapılan çalışmalar sonuç verecek ve kısa sürede atlatacağımızı umut ediyorum. Tabi bu süreçte biz yurttaşlara da büyük görevler düşüyor. Öncelikli olarak dikkat etmemiz gereken konu, evden dışarıya çıkmamaktır. Aksi halde bu virüsün yayılmasında hepimizin katkısı olacaktır. Dileriz ki hep birlikte ve kısa sürede bu zorluğun da üstesinden geleceğiz. Yeter ki alınan tedbirlere uyalım.
Evde kalın sağlıklı kalın…