neset-ertas-anma-2-copy

Kimine göre “Bozkırın Tezenesi”, kimine göre ise “Türkülerin Babası” olarak nitelendirilen Türk halk müziği bestecisi, söz yazarı ve halk ozanı Neşet Ertaş, dört sene önce 25 Eylül tarihinde 74 yaşında hayata veda edişinin yıldönümünde anıldı.
Türkiye’de de düzenlenen programlarda türküleriyle yad edilen Büyük Usta Neşet Ertaş, memleketi Kırşehir’de de Valilik ve Belediye tarafından düzenlenen programla anıldı.
Neşet Ertaş, ölümünün 4. yılı dolayısıyla dün ilk olarak mezarı başında anıldı.
Hayatını türkülerine, türkülerini hayatına adamış eşsiz saz ve söz ustası Neşet Ertaş'ı anlamaya ve anlatmaya yönelik bir monografi denemesi olan “Neşet Ertaş Kitabı”nın yazarı Bayram Bilgi Tokel’in hazır bulunduğu, Vali Necati Şentürk, Belediye Başkan Yardımcıları Veli Şahin, Yaşar Sulu ve Emre Şahinci, Ahi Evran Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Vatan Karakaya, Emniyet Müdürü Sıtkı Akgül, Kültür ve Turizm Müdür Vekili Eyüp Temur, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Selahattin Ekicioğlu başta olmak üzere Neşet Ertaş’ın oğlu Hüseyin Ertaş ve yakınları, sevenleri ve yakınlarının katıldığı ziyarette, dua okundu.
Ziyaret sırasında basın mensuplarına duygu ve düşüncelerini dile getiren Vali Necati Şentürk, “Bugün ünlü Halk Ozanı, bu toprakların yetiştirmiş olduğu en büyük Halk Ozanlarından, Halk Şairlerinden bir tanesi ve Türk Halk Müziği’ne, Türk düşünce tarihine, tasavvuf tarihine katkıları bulunmuş olan Neşet Ertaş ozanımızın vefatının 4. Seneyi devriyesi, onu kabri başında anıyoruz. Bütün akrabaları, dostları ve yakınları buradalar. Onu rahmetle yad ediyoruz. Allah ona rahmet eylesin. Onu her gün biraz daha fazla özlüyoruz. Çünkü bu dünyanın karışıklığında, bu ülkemizdeki karışıklık içerisinde onun gibi bir gönül dostu, sevgi mimarına mutlaka ihtiyaç var. O bütün hayatı boyunca sevgiden, dostluktan, kardeşlikten yana tavır koydu ve sazı da öyle çaldı. Dünyada eşsiz seslerden biriydi. Hiçbir zaman ayrılıkçı fikirlere taviz vermedi, onların yanında olmadı. Bölücülere hep lanet etti. Bu vatanın has ve halis bir evladı olarak bu dünyadan ayrıldı. Onu özlüyoruz. Ona çok ihtiyacımız var. İnşallah gelecekte çok anlamlı ve onun hayatına, yaşantısına, onun öğretisine, fikirlerine daha uygun kutlamalar, anmalar temenni ediyoruz. Çünkü Güzel Sanatlar lisemiz var, Güzel Sanatlar Fakültemiz faaliyeti yakın. Mutlaka Neşet Ertaş’ın buradan Türkiye’ye tanıtılması gerekiyor. Onun çok iyi bilinmesi lazım. Onun türkülerinin çok iyi tahlil edilmesi gerekiyor. Onun şiirlerindeki her sözün hangi anlama geldiğini ve niçin söylendiğini de çok ciddi bir tefekkürle incelemek gerekiyor. Ondan öğreneceğimiz çok şey var” dedi.
Halk müziğinin usta isimlerinden Bayram Bilgi Tokel de, Neşet Ertaş’ın mezarı başındaki ziyaretinde yaptığı açıklamada, “Türkülerin hakiki efendisi, Kırşehir’in has evladı, ozanlık geleneğimizin çağımızdaki en büyük temsilcisi Büyük Usta Neşet Ertaş ustayı vefatının 4. yılında anmak için buradayız. Devletimizin ilgisini temsilen Sayın Valimiz bugüne kadar hep ailenin, ustanın yanında ve yakınında oldu, kültürümüzün, sanatımızın yakınında olmak demektir bu. Kendilerine çok çok teşekkür ediyorum. Gelen dostlara da teşekkür ediyorum. Usta da Allah’tan rahmet diliyorum” şeklinde konuştu.
Türkülerin Babası Neşet Ertaş için düzenlenen anma programı kapsamında dün Ahi Evran Camii’nde saat 12.15’te mevlid-i şerif okundu.
Ardından Ahi Evran Külliyesi’nde "Bozkırın Tezenesi Neşet Ertaş" Fotoğraf Sergisi açıldı.
Kültür Merkezi'nde saat 15.00’te "Kırşehir'in İmgesi Olarak Neşet Ertaş" konferansı sonrasında saat 18.30’da Cacabey Meydanı’nda bir program gerçekleştirildi.
Neşet Ertaş’ın anlatıldığı kısa film gösterimi sonrasında Kırşehir Ustalar Müzik ve Oyun Topluluğu mini bir konser vererek, Neşet Ertaş’ı türküleriyle yad etti.

neşet ertaş
NEŞET ERTAŞ…
Türk halk müziği bestecisi, söz yazarı ve halk ozanı Neşet Ertaş, dört sene 74 yaşında hayata veda etti.
Prostat Kanseri nedeniyle vefat eden Ertaş'ın cenazesi Kırşehir'deki Bağbaşı Mezarlığı’nda babası Muharrem Ertaş’ın yanında toprağa verildi. Ertaş arkasında 'Cahildim Dünyanın Rengine Kandım', 'Neredesin Sen', 'Ah Yalan Dünyada', 'Gönül Dağı', 'Yazımı Kışa Çevirdin' ve daha birçok eser bıraktı.
ÇOCUKLUĞU
Neşet Ertaş 1938 yılında Kırşehir'de dünyaya geldi. Babası bağlama ustası Muharrem Ertaş, annesi Döne Ertaş'tır. Sekiz yaşına kadar doğduğu köy olan Kırtıllar Köyü'nde yaşamış, sonrasında ailesi ile birlikte İbikli Köyü'ne yerleşti. 12 yaşındayken annesi Döne'yi kaybetti. Babası Muharrem Ertaş, Yozgat'ın Kırıksoku Köyünden Arzu isminde bir kadınla evlenince bir süre bu köyde yaşadıktan sonra Yozgat'ın Yerköy ilçesine yerleşti.
MÜZİĞE NASIL BAŞLADI?
Ertaş, ilkokula gittiği yıllarda önce keman, sonra da bağlama çalmayı öğrendi. Babası Muharrem Ertaş ile birlikte yörenin düğünlerinde sazı ile çalıp sesi ile türküler söylemeye başladı. Ertaş, etkilendiği tek kişinin babası Muharrem Ertaş olduğunu söyler. Kendi ifadesi ile şu şekilde ifade eder: "Babamla ben aynı ruhun insanlarıyız."
İLK PLAK 1957'DE
Neşet Ertaş, Kırşehir'den sonra iki yıl da Kırıkkale'de bulunduktan sonra 1957 yılının sonunda İstanbul'a gelerekilk plağını 'Neden Garip Garip Ötersin Bülbül' adı ile babası Muharrem Ertaş'a ait bir türküyle çıkardı. Halk tarafından çok beğenilen bu plağı ardından diğer plak, kaset ve halk konserleri devam etti. İki yıl İstanbul'da çalıştıktan sonra Ertaş Ankara'ya yerleşti ve sahne hayatına burada devam etti.
1962'de İzmir Narlıdere'de askerliğini yaptı. Askerliğini yaptıktan sonra Ankara'da çalıştığı gazinoda Leyla isminde bir kızla tanıştı ve evlendi. Babası Muharrem Ertaş, Neşet'in bu evliliğine karşı çıktı. Bu olay sonrası Neşet Ertaş ve Muharrem Ertaş bir süre konuşmadı. Neşet Ertaş ve Leyla Ertaş'ın bu evlilikten Döne ile Canan adında iki kız ve Hüseyin adında bir erkek çocukları oldu. İkili, yedi yıl evli kaldıktan sonra 1970'lerin başlarında ayrıldı. Ertaş, 'Yazımı Kışa Çevirdin' şarkısını bu ayrılık sonrası Leyla'ya yazdı.
FELÇ GEÇİRDİ
Ertaş, 1978 yılında alkol ve sigara kullanımından dolayı parmaklarından felç geçirdi ve bir süre işsiz kaldı. Kardeşinin daveti üzerine Almanya'ya giderek tedavi oldu. Çocuklarının eğitimi ve sanatsal çalışmalarından dolayı uzun bir süre Almanya'da kalan sanatçı, 2000 yılında İstanbul'da verdiği konserle sahne hayatına geri döndü.
"BEN HALKIN SANATÇISIYIM"
Ertaş, kendisine bir dönem verilmek istenen Devlet sanatçılığı teklifini reddeder. Ve şu açıklamayı yapar: "Hepimiz bu devletin sanatçısıyız, ayrıca bir devlet sanatçısı sıfatı bana ayrımcılık geliyor. Ben halkın sanatçısı olarak kalırsam benim için en büyük mutluluk bu. Şimdiye kadar devletten bir kuruş almadım, bir tek TBMM tarafından üstün hizmet ödülünü kabul ettim. Onu da bu kültüre hizmet eden ecdadımız adına aldım."
DERS OLARAK OKUTULDU
Unesco Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi kapsamında yapılan ulusal envanterlerden Yaşayan İnsan Hazineleri Türkiye Ulusal Envanterine alınarak yaşayan insan hazinesi kabul edilen Ertaş, 25 Nisan 2011 tarihinde İTÜ Devlet konservatuarı tarafından fahri doktora ödülüne layık görülmüş, bağlamadaki tavrı ve türküleri konservatuarlarda ders olarak okutuldu. Hayatı ve eserleri Doç. Dr. Erol Parlak tarafından iki ciltlik bir kitap halinde yayımlandı.

ALBÜMLERİ
1957-Neden Garip Garip Ötersin Bülbül
1960-Gitme Leyla’m
1979-Türküler Yolcu
1985-Sazlı Oyun Havaları
1987-Türkülerle Yaşayan Efsane Deyişler Bozlaklar Türküler
1988-Gönül Ne Gezersin Seyran Yerinde
1988-Kendim Ettim Kendim Buldum
1988-Kibar Kız
1989-Hapishanelere Güneş Doğmuyor
1989-Sazlı Sözlü Oyun Havaları
1990-Gel Gayri Gel
1992-Şirin Kırşehir
1993-Kova Kova İndirdiler Yazıya
1995 Seçmeler 2
1995-Seçmeler 3
1995-Seher Vakti
1995-Altın Ezgiler 3
1995-Benim Yurdum
1997-Nostalji 1
1998-Ölmeyen Türküler 2
1999-Ölmeyen Türküler 3
1998-Gönül Yarası
HEYKELİ DİKİLDİ
Neşet Ertaş’ın adı Kırşehir'deki caddelerde, okullarda yer alır. Babası Muharrem Ertaş’la birlikte bir de anıtı bulunuyor. Dünyada robot heykeli yapılmış ilk saz sanatçısıdır. Android heykeli dünyaca ünlü heykel sanatçısı Adil Çelik tarafından yapılarak Kırşehir Neşet Ertaş Gönül Sultanları Kültür Evi'nde yerini aldı.
Babası Muharrem Ertaş’ın ayakucuna defnedilen Ertaş'ın Kırşehir'deki mezar taşında şu yazı yazılıdır: “Sakin ol ha, insanoğlu. İncitme canı, her can bir kalp, Hakk'a bağlı. İncitme canı, incitme.”
Muhabir: TE Bilişim