Sordum bütün çiçeklere “anneniz, babanız var mı?” diye… Onlar da hep bir ağızdan “Ey fani annemiz, babamız topraktır” dediler. İşte biz fanilere söylenecek en güzel söz toprak.

Sordum bütün çiçeklere “anneniz, babanız var mı?” diye…
Onlar da hep bir ağızdan “Ey fani annemiz, babamız topraktır” dediler.
İşte biz fanilere söylenecek en güzel söz toprak. Ondan geldik ona gideceğiz.
Ona gideceğiz de neden bu dünya hırsı diye kendime soruyorum.
Bakıyorum etrafıma herkes bir garbın içinde dünyanın yükü binmiş omuzlarına taşımak için o kadar çok emek veriyorlar ki akıllara zarar.
Bütün bunlar yetmiyormuş gibi bizi en iyi şekilde temsil edeceğine inandığımız insanlara yetki vererek onları seçerek parlamentoya gönderdik.
Tabi burada nasıl seçtiğimizde bir handikap. Kimlerin inisiyatifini kullanarak bizler seçmek yerine onlara sadece oy vererek parlamentoya gönderdik ve bütün parlamentoda bulunanların ÖNCE VATAN, SONRA HÜKÜMET demelerini istedik.
Onlarsa sadece kendi egolarının derdine düştüler. Onun içinki bugün ekonomik sıkıntı çekiyorsak Dolar, Euro alıp başını gitmişse, terör denen iğrenç vatan hainliği son haddine gelmiş, vatanın bekası için çıkartılması gereken kanunlar çıkartılmamış, her gün bir şehit haberine bizlerin alışması, bütün bu olanları normal gibi görmek gerektiği bizlere enjekte edilmiş, iyice duyarsızlaşmaya davetiye çıkartılmış, korku yaşamamızın gerçeği olmuş, yanlışları söyleyen insanlar susturulması için olağandışı hareketlere gidilmiş, iktidar sahipleri bulundukları makamları babalarının mirası gibi görmeye başlamış, ocaklarına ateş düşenler, hastasına ilaç bulamayanlar. Ayakta kalmak için ekonomik zorlukları aşmak zorunda kalan esnaf sanaatkar her şeyin zorluklarına göğüs germek zorunda olanlar seçilmişlerin umurunda bile olmaz olamaz.
İşte sözümüzün başında söyledik topraktan geldik toprağa gideceğiz tabi nasip olursa.
Her şey insan için yaratılmışsa neden insanlar birbirini çekemez?
Neden çocuklar öldürülür, neden vatanına ihanet içerisinde olunulur?
Neden birileri mutlu olsun makamından mevkisinden olamasın diye onlarca insan mağdur olur?
Toprak insana çok hoş kokar çünkü hamurunda toprak var.
Öyle ise bu hırs intikam niye?
“Senin adamın, benim adamım” kavgası niye var?
Bizler yaratılmışın en hayırlısı olan insan kim için bütün bu yapılan kötülükler her insan benim inancıma göre ahir hayatta “hangi ırktansın, hangi soydansın?” diye mi sorulacak?
Yoksa “Rabbin kimdir?” diye mi sorgulanacak?
Ey ihtirası uğruna insanları birbirine kırdıranlar!
Ey vatanına, milletine hainlik içinde olanlar!
Sizlerin akıbeti hayır olamaz sizler bu dünyada rahat yaşamak için insanlar arasına nifak sokarak yaşayanlar AHİR hayatınız cehennem çukuru bunu unutmayın.
Coğrafyamızda karıştırılan, can güvenliği olmayan insanların komşu ülkelerden geçerek Avrupa’ya gitme hayali çeşitli şekillerde ölümlerle son buluyor.
Bu insanların medeniyet dedikleri ülkelerin yapmış oldukları oyunlarla bu hale geldiklerini bilmiyorlar mı? Ölen onlarca çocuğun yaşlının sorumlusu olan ülkelerin kapısına dayanıp mülteci hakkı istemeleri ne derece doğru?
Bizim ülkemizde de vatanını satan şerefsizler yarın onların akıbetine düşmeyeceklerini mi zannediyorlar?
Otuz yılı aşkın bir süredir devam eden şerefsizlik bu ülkede onlarca cana, milli değerlerimizin heba olmasına mal oldu.
Ey kanı bozuklar; para için, menfaat için VATAN NE SATILIR, NE DE BÖLÜNÜR.
Seçtiklerimize sesleniyoruz. İvedilikle vatana ihanet kanunları çıkartılmalıdır.
Sözümüzün başında söylediğimiz toprak bütün bu olanlara seyirci kalanlara haram olsun.
Üzmeden, zulmetmeden, mağdur etmeden güzel yaşamak dileği ile...