Geçenlerde Meclis TV’yi izlerken, CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, elinde görsellerle bir villadan bahsetti. Villa dediğime bakmayın, ben deyim saray, siz deyin harikalar diyarı.
Bu villa 14 bin metrekare arsa üzerine yapılmış 2 bin 400 metrekarelik efsanevi bir yapı.
Ağbaba, bu villanın sahibi Osman bey dedi ve müteahhidin de 800 milyon dolara yapılıp çöpe atılan Ankapark’ın müteahhidi olduğunu söyledi. Villa görünümlü sarayın daha birçok özelliğini sıraladı Ağbaba ve bugünkü değerinin 600 milyon lira olduğunu açıkladı.
Bunun üzerine Osman Bey kürsüye gelip, “Fiyat abartılıyor, 600 milyon veren varsa yarın hemen vereyim” dedi.
Bir gölün kenarında, etrafı 3 metrelik duvarlarla çevrili kale gibi muhteşem yapıya baktım bir de fiyata. “Gayet makul” diye düşündüm. Yalan yok uzun zamandır böyle bir villa almayı düşünüyordum. Söylemesi ayıp tam da 600 milyon kadar elinizin artığı bir param var.
Açtım interneti villanın iç detaylarını, projesini, kat planını, yerleşim krokilerini tüm ayrıntılarıyla inceledim... O da ne yaaaaa? Zemin kat 1.173 metrekare. Toplam 2401 metrekare. Türk hamamı, Fin hamamı, 250 metrekare kapalı yüzme havuzu, eğlence salonu, 5 banyo, 5 giyinme odası, hizmetlilere, güvenlikçilere ayrı ayrı bölümler, yatak odalarını, kilerleri, mutfakları saymakla bitiremezsiniz. Kalorifer tesisatları, şömineler, klimalarla donatılmış odalarda kuru meşe yakmaya hiç gerek yok. Soğuk sulu hava püskürtme makineleri, günün her saatinde güneş alan açılar o kadar mükemmel düşünülmüş ki, o mekanda kimse yazınızı kışa, kışınızı yaza çeviremez. Her ne kadar etrafının yüksek duvarlarla çevrilmesi ve sık çam ağaçlarıyla örülmesi içime sinmediyse de olur artık o kadar. Sanki her gün bahça duvarından aşıp, çam ağaçlarına mı dolaşacağız?
“Bu iş oldu, tam bana göre, yarın sabah gidip bu işi bitireyim” diye, sevinçle yattım o akşam.
& & &
Bu arada “Bu Osman kim?” diye merak etmiş olabilirsiniz. Baştan söyleyeyim, “Bağdat’ın kapısını açan Genç Osman” değil. “Damdan dama atlayan Osman’a yandım” dedikleri “horozdan korkan oğlan” da değil. “Sabahlara dayanamam Osman Aga, yalancısın inanamam Osman Aga” derseniz. Eh işte biraz andırır.
Daha yakından tanımak isterseniz, size şöyle anlatayım. Hani 8-9 yıl önce uzun yıllar saltanat sürdüğü makamından metal yorgunluğu bahane edilerek görevden affı istenmişti ya. Bu kahredici haberi, tam da Khadi marka bitkisel içerikli 1.0 numara siyah natürel boyayla saçını boyarken almıştı da, boya işlemi aceleye geldiği için ensedeki beyazlar ertesi gün ekranlara yansımıştı ya... İşte o muhterem zatın mahdumu. O muhterem zata o zamanlar çok söyledim “Erik dalı gevrektir” diye dinlemedi. 20 sene düzeltemediği “büklüm büklüm yolları”, “Ayaş yolları”nı, “Ankara’nın tren yolu”nu hatırlattıkça o “yol” kelimesini hep yanlış anladı. “Caminin hezeni yok” diye tutturdu, içinin düzenine de karıştı. Hele “Ankara’da yedim taze meyvayı” deyip yasak elmayla uğraşmayacaktı, hadi uğraştın “almayı yüke koyup, ağzını bükekoymak” neyine. Neyse… Oldu olan artık, geçmişi karıştırmanın âlemi yok. Kısacası bu Osman, o Osman işte.
& & &
Ertesi sabah hayallerimdeki villaya kavuşacak olmanı sevinciyle kalkıp, yol çıkmak için hazırlandım.
Tam evden çıkacakken, aklıma bir şey takıldı.
Bende tam mülkiyet parası 600 milyon lira var. Peki tapu masrafı nolacak? Açtım bilgisayarı bir hesapladım 24 milyon lira tapu harcı çıkıyor. Eyvah ki eyvah. Hesapta bu yoktu işte.
Eeee, 24 milyon nasıl ödenecek? Ben alıyorum 17 bin lira emekli maaşı. Bu memlekette hesap yapmayı sadece Devlet Bahçeli bilmiyor ya biz de az çok aritmetiğe bulaştık. Böldüm 24 milyonu 17 bine. 1400 ay ediyor. Yani 115 sene. Yani yemez, içmez hiçbir yere harcamazsak 115 senede tapu harcını emekli maaşıyla öderiz. Canımız sağ olursa 115 senede öderiz ödemesine de, bir küçük sorun daha var. Tapu dairesi harcı peşin istiyor, beni 115 sene beklemez zannımca. O zaman 24 milyon bir nakit kredi bulmak lazım. Hızlıca bankaları bir taradım, en düşük yıllık yüzde 57’yle bir kredi buldum. 24 milyon lira krediyi 115 sene vadeyle faiziyle birlikte ödeme planı için hesap makinesinin tuşlarına bir bastım. Benim bildiğim matematikte en büyük katrilyon var. Makinedeki rakamlar 18 yıl okula gitmiş bir insan olarak kapasitemi aşıyor. Rakamlar makineye sığmıyor. Zaten faiz ekleyip ayda 17 bin lira taksit ödeme hesabını yapınca 7 milyon yıl filan çıkıyor. Bence çok. Haydi 2-3 milyon yıl filan olsa dişimizi sıkar belki hallederdik de 7 milyon yıl ömrümüz mü var?
Dünya başıma yıkıldı. Elimizde 600 milyon lirayla kaldık ortada. Ne kadar da umutlanmıştım, ne hayaller kurmuştum akşamdan beri. Bir daha da bu fırsat ele geçmez.
Ah Osman ah, hüsrana uğrattın dünyamı.
MERAKLISINA NOT: 17 bin lira emekli maaşıyla 600 milyon lirayı nasıl biriktirdin diye soranlar olabilir. Cenabı Allah Osman’a nasıl münasip gördüyse, bana da öyle görmüş. Benim olan, olmayan tüm hesabım ortada. Gidin o hesabı milli gelirin yüzde 80’ini alan yüzde 5’lik çetelere sorun. Keşke ortalama ev kirasının 25 bin lira olduğu memlekette 17 bin lira maaşla geçinmeye mahkum edilen emekliyi ve asgari ücretlileri bu duruma getiren kara sistemin nasıl değişeceğine kafa yorup da şöyle bir silkinip gözü doymaz egemenlerin sömürü düzeninden hesap sorsanız keşkeeeee…