Türkiye’de henüz tam olarak bilinmeyen bir sorun var. Sayın büyüklerimiz yerel seçimlerden önce sık sık “beka” sorunu olduğunu, bunu herkes kendine göre yorumlayarak seçim propagandalarında kullandılar ve ne kadar başarılı olduklarını değil de nasıl halledeceklerini sır gibi sakladılar.
Tabi halkta pek bir şey anlamadığı için, bazı bölgelerde sandığa yan yattı. Tabi bu da başka bir sorun doğurdu. İstanbul gibi bir dünya şehrinde oylar bir ayı geçti hala sayılamadı, bu gidişle de sayılacağı meçhul görülüyor. Bir günde sandığa atılan zarflar bir aydır oradan oraya taşınıyor, ne işse anlamak mümkün olamadı.
Halk bu işte bir bit yeniği ararken birbirini tutmayan ve halkı adeta geri zekâlı sınıfına koyan siyasetçiler inanılır bir gerekçede öne koyamadılar.
Türkiye’nin çözüm bekleyen pek çok sorunu var ki, acil olarak çözülmesi gerekir.
Eğitim sorunu, işsizlik sorunu, tarım sorunu, sağlık sorunu, trafik sorunu sayamadığımız nice sorunlar var fakat çok önemli ve önümüzdeki yıllarda beklide çok büyük savaşlar olabilecek su ve gıda sorunu. Bunların hepsi de bir ulusun beka sorunu tartışır hale getirebilir.
Anadolu’da değil bütün dünya ülkelerinde kendilerine göre beka sorunları olduğunu söylerler. Fakat Anadolu’da Türklerden öncede kurulan bütün devletlerde beka sorunu olmuştur ve bu sorun her zaman olacaktır. Bunu önlemek ve var olan devleti koruma görevi başa geçen hükümetlerin görevidir. Ama bu görevi üstlenen devletin kurumları vardır, silahlı kuvvetleri.
Görevliler hariç başkasını girmesi yasak olan Kozmik (Askeri harp planlarının ve sırlarının saklı olduğu yer) odaya ne olduğu belli olmayan ve hâlâ da nerde olduğu bilinmeyen kimseleri oraya sokar ve yabancıların bilmemesi gereken askeri sırları ifşa edersen, iste o zaman beka sorunu başlar.
Ordu komutanlarını çete diye enseler kodese yollarsan işte o zaman beka sorunu başlar.
Özel olarak görevlendirilen yine ne olduğu belli olmayan güya hakimi kollar altına zırhlı araba vererek kollarının arasına alıp askere kışkırırsan iste o zaman beka sorunu başlar.
İşler arapsaçına dönüp anlaşılmayan bir döngüye girip suçlu ararken baş imamı gözaltına alan emniyete talimat verip (hala nasıl bırakıldığı açığa kavuşmadı) giydirip kuşatıp salıverirsen işte o zaman beka sorunu başlar.
Bazı şehirleri parsel parsel sattığını ortaya atıp sonrada attığını yutarsan işte o zaman beka sorunu başlar.
Meydanlara çıkıp toplumu ayrıştıran ve halkın arasına nifak sokarsan işte o zaman beka sorunu başlar.
Şu anda Türkiye’nin ikinci büyük siyasi partisinin başkanına, bir inek hırsızına kroşe çektirir ve yakın bunları diye haykıran aklını kiraya vermiş kimseleri meydanlara salarsan işte o zaman beka sorunu başlar. (Bunu kin ve nefretle çığlık atan bir kadın yani anne, hani anne şefkati nerede kaldı )
Eşkıya görünümlü bu adama tebrik mesajları gönderip ve bütün basının önünde adamın elini öpenleri görmezden gelirsen işte o zaman beka sorunu başlar. (Bunların içinde Belediye Başkanı da olduğunu söyleyenler var)
Cumhuriyetin değerlerini gıdım gıdım ortadan kaldırır, ulusal kuruluşları tek tek başkalarına peşkeş çekersen işte o zaman beka sorunu başlar.
Türk bankalarını yabancılara kaptırır, finans piyasasının yüzde 60’nı dış güçlere teslim edersen işte o zaman beka sorunu başlar.
Çalışan kamu işletmelerini yok fiyatına kaptırır gelen paraları ölü yatırıma harcarsan işte o zaman beka sorunu başlar.