Şimdi Kırşehir'e hizmet zamanı…

1 KASIM seçimlerinin ardından seçilen Kırşehir’in yeni milletvekilleri Salih Çetinkaya ile Mikâil Arslan Salı günü TBMM’de yemin ederek görevlerine başladılar. Şimdi hizmet zamanı… 7 Haziran seçimlerinde tek başına iktidar çıkmayınca, muhalefetle koalisyon hükümeti kurulamayınca Türkiye 1 Kasım’da yeniden seçime gitti ve hem Türkiye, hem de Kırşehir tek başına iktidar olan Ak Parti’ye kavuştu.


Şimdi hizmet zamanı…
7 Haziran seçimlerinde tek başına iktidar çıkmayınca, muhalefetle koalisyon hükümeti kurulamayınca Türkiye 1 Kasım’da yeniden seçime gitti ve hem Türkiye, hem de Kırşehir tek başına iktidar olan Ak Parti’ye kavuştu.
Kırşehir’de bugün iktidara mensup iki milletvekili var.
Kurulduğu günden bu yana iktidar olan Ak Parti’ye Kırşehir hep destek verdi. Desteğinin karşılığını da bazı hizmet ve yatırımlarla aldı. Ama en çok ta Milletvekili Mikâil Arslan’la aldı.
Ak Parti’nin son iktidarında Kırşehir’den milletvekili seçilen Muzaffer Aslan ile Abdullah Çalışkan’la ne acı ki beklediği ve istediği hizmetleri alamadı Kırşehirliler…
Bekledi, yaparlar umudu ile 4 yıl bekledi. Ama sonuç hüsran oldu.
Neden hüsran oldu?
Abdullah Çalışkan ile Muzaffer Aslan iyi niyetlerle göreve başladılar, bir süre sonra aralarına kara kedi girince küstüler, kırıldılar. Mecbur olmadıkça bir araya gelmediler.
Birinin “evet” dediğine, diğeri karşı çıkarak “hayır” dedi. Kırşehirliler de bunların çekişmesi ile kaybetti, beklediği hizmet ve yatırımları alamadı.
Bu iki vekilimizin bir araya gelmediğini bilen, gören başta daire müdürleri olmak üzere kurum ve kuruluşlar deyim yerinde ise yan gelip yattı.
Olan Kırşehir’e ve Kırşehirlilere oldu.
Kırşehir’deki bazı daire müdürleri Abdullah Çalışkan’ın arkasında koştu, seçim çalışmalarında bizzat yer aldı. Onlar atını oynattı, Kırşehirliler de ellerinden bir şey gelmeyince bütün yaşananları sadece seyretti. Çünkü ellerinden başka bir şey gelmiyordu.
Hatta öyle oldu ki iki milletvekilinin bir isim üzerinde anlaşamayınca bazı daire müdürlüklerine ithal müdürler atandı. Bakanlar bile iki vekilin bir araya gelmemesini çok iyi değerlendirerek kendi adamlarını Kırşehir’e yolladılar.
Daire müdürleri bir siyasi partinin yöneticisi gibi olmamalı. Hizmet ve proje üretmeli. Ama onlar bunları yapmak yerine politize oldular, politik davrandılar. Sırf “Abdullah Çalışkan ne diyorsa o olsun, o öne çıksın, o başarılı olsun!” diye Kırşehir’i feda ettiler…
Hatta bir defasında öyle bir şey oldu ki herkes gibi ben de şaşmış kalmıştım.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç Kırşehir’e gelmiş, Ak Parti İl Merkezi’ne çıkarak il başkanı ve partililerle buluşmuştu.
Abdullah Çalışkan karşılama sırasında parti merkezine çıkmadığı gibi, Milletvekili Muzaffer Aslan ve Belediye Başkanı Yaşar Bahçeci başta olmak üzere İl Başkanı Salih Çetinkaya ve Merkez İlçe Başkanı Mehmet Şahin ile tokalaşmamıştı bile…
Bunu ben de bizzat gördüğüm için “Milletvekili Çalışkan Kırşehir’e küstü mü?” diye bir haber de yazmıştım.
O günlerde Milletvekili Muzaffer Aslan ve Belediye Başkanı Yaşar Bahçeci ile arası açık olduğu ortaya çıkan Abdullah Çalışkan’ın parti kongrelerinde istediği kişilerin kazanamaması de onu tümden kızdırmış ve Kırşehir’den koparmıştı.
Milletvekili Abdullah Çalışkan, Ahi Evran Üniversitesi Kırşehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde genel sekreter ve yönetimin şekillenmesinde de pasifize edilmesi ile bu kırgınlık ayyuka çıkmış ve Belediye Başkanı Yaşar Bahçeci’nin istediği isimlerin atanması Milletvekili Çalışkan’ı adeta çileden çıkarmıştı. 16 kişinin il başkanlığına aday olması ve Abdullah Çalışkan’ın istediği kişilerin elenerek aday gösterilmemesi ile yine Belediye Başkanı Yaşar Bahçeci ve Milletvekili Muzaffer Aslan’ın destek verdiği Mustafa Kendirli’nin il başkanlığına tek aday olarak açıklanması bütün bu kırgınlık ve soğuklukları ayyuka çıkarmıştı.
Ne günlerdi o günler…
Kırşehir çok şükür ki o günleri geride bıraktı 1 Kasım seçimleriyle…
Bu kırgınlık ve küskünlük 7 Haziran seçimlerine yansımış ve Ak Parti Genel Merkezi iki vekilimizi de çizerek aday listelerine koymamıştı.
7 Haziran seçimleri sırasında Abdullah Çalışkan birkaç kez Kırşehir’e geldi, milletvekili adaylarına sözde destek veriyormuş gibi gözüktü, ortadan kayboldu. Doğup büyüdüğü Ankara’ya kapağı attı.
1 Kasım seçimlerinde Kırşehir’de onu gören olmadı. Ben hiçbir seçim çalışmasında Abdullah Çalışkan’ı göremedim, rastlayamadım. Sanırım bu dönem onun sevmediği, istemediği Mikâil Arslan listenin ikinci sırasındaydı. Mikâil Arslan onun için seçilmemeliydi. Gerçi Abdullah Çalışkan Kırşehir’e gelse ve seçim çalışmalarında milletvekili adaylarına destek verseydi, Ak Parti Kırşehir’de 2-0 yapamazdı. Eğer Ak Parti Kırşehir’de iki milletvekili aldıysa bunu biraz da Abdullah Çalışkan’ın Kırşehir’e gelip seçim çalışmalarına katılmamasıyla başardı.
Evet Ak Parti böyle bir süreçten geçtikten sonra Kırşehir’de iki milletvekili çıkardı.
Kırşehir’in 26. Dönem milletvekilleri Mikâil Arslan ile Salih Çetinkaya yemin ederek göreve başladılar. Onları seçim çalışmaları sırasında da, seçimler sonrasında hep el ele gördük, birlik ve beraberlik içinde tek yumruk gördük. İnşallah görevlerinin sonuna kadar hep böyle birlikte olurlar, aralarına kara kedi girmez. Kazanan Kırşehir ve Kırşehirliler olur.
Bu konuda her iki vekilimize de önemli görevler düşüyor.
Kırşehir’in ekmeğinden mi, suyundan mı bilinmez seçilen milletvekilleri seçilene kadar el ele olurlar, seçildikten sonra sen sağ, ben selamet olup koparlar.
Artık böyle tablolar görmek ve yaşamak istemiyoruz. Bunu sadece ben değil, bütün Kırşehirliler istiyor.
Bunun için bu dönem Kırşehirliler milletvekillerimizi böyle görmek istemiyor, tıpkı benim gibi…
Ben bu dönemden umutluyum. Kırşehir’in sorunlarını bilen, yaşayan, tuttuğunu koparan bir Belediye Başkanımız var Yaşar Bahçeci. Proje üreten, ürettiği projeye destek alan Yaşar Bahçeci’nin danışmanlığını yaptığı, kendisini tanıyan, bilen bir milletvekili var, Mikâil Arslan. O zaten proje adamı.
Yaşar Bahçeci’yi yetiştiren Mikâil Arslan, Yaşar Bahçeci’yle, milletvekili arkadaşı Salih Çetinkaya ile el ele verirse ben bu dönem Kırşehir’e pek çok yatırım ve hizmetin geleceğine yürekten inanıyorum.
Kırşehir bu dönem hizmet alamazsa bir daha alamayacağına da inanlardanım.
Çünkü Belediye Başkanı Yaşar Bahçeci, İl Başkanı Mustafa Kendirli, İl Genel Meclisi Başkanı Şuayip Soysal ve Milletvekilleri Mikâil Arslan ve Salih Çetinkaya ile iyi bir ekip oluşturdular. Bu ekibin şu veya bunun sözlerine, dedikodularına itibar etmeden birlik ve beraberlik içinde hareket ederlerse Kırşehir’in tek başına bir iktidardan alamayacağı hizmet ve yatırımın olmayacağına yürekten inanıyorum.
Eğer bu beşli ekip, dedikodulara, nifak sokanlara itibar eder ve onların söylediklerine kulak verirlerse Kırşehir’in ve onların kaybedeceği çok şeyler olacağını da şimdiden peşin peşin söyleyeyim.

***
Biraz da gülelim!

Hem suçlu hem güçlü

Adamın biri yolda gidiyormuş ensesine şöyle okkalı cinsinden bir tokat yemiş, arkasına dönüp bakmış iri yarı bir adam.
-“Ne oldu ya? Neden bana vurdunuz?” demiş.
Adam da:
-“Seni bir arkadaşıma benzettim pardon kardeşim” demiş.
-“Ama bu kadarda sert vurulmaz ki canım” demiş.
Adam da:
-“Sanane be adam arkadaşıma istediğim gibi vururum” demiş.
***
Sevdiğim bir söz

Doğru olanı görüp yapmamak cesaretsizliktir.
Confucius