Doğup büyüdüğüm Aşıkpaşa Mahallesi’nde eli yüzü nurlu, hayır öğütlü, her söylediği söz atasözü gibi olan, şakalarıyla güldüren, ağıtlarıyla ağlatan Hatice halamız vardı. Hatice halamız adını soranlara “Hatice” yerine “Hatça” dediği için mahallemizde kendisine “Hatça hala” derdi.

Doğup büyüdüğüm Aşıkpaşa Mahallesi’nde eli yüzü nurlu, hayır öğütlü, her söylediği söz atasözü gibi olan, şakalarıyla güldüren, ağıtlarıyla ağlatan Hatice halamız vardı. Hatice halamız adını soranlara “Hatice” yerine “Hatça” dediği için mahallemizde kendisine “Hatça hala” derdi.
Hatça halamızın en büyük sözlerinden biriside “helal süt emmiş, mayası temiz insan evladı kendisine kötü söz söyletmezdi.”
Hatça halam bu sözleri söylediğinde ilkokulda öğrenciydim, şimdi elli yaşını geçtim, yaşadığım hayat tecrübesinin Hatça halamın sözlerinin önemini kaybetmeden geçerliliğini günümüzde de sürdürdüğüne şahit oluyorum.
Şehirlerde nüfusun çoğalması, resmi kurumların ve okul sayılarının artması haliyle okullara ve özel ve resmi kurumlara servis araçlarıyla gidip gelmek ihtiyacı doğurmuştur.
Servisle öğrenci, personel ve memur taşımak her önüne gelenin yapacağı iş olmadığı gibi kanunlarla belirlenmiş kurallara haizdir. Dolayısıyla servis taşımacılığı bir kamu hizmetidir. Servis araçları evde anne ve babasının beklediği öğrencileri, çocuğun ve eşlerin akşam eve gelecek diye bindikleri anne ve babalarını taşımaktadır. Servis araçlarına binenlerin canları önce Allah’a sonra servis şoförlerine emanettir.
Kanunlar çerçevesinde kamu hizmeti yapan servis şoförleri yaptığı görevin bilincinde olarak trafikte kurallara uymak, uykusuz kalmayarak, alkol ve uyuşturucu kullanmayarak özel yaşantısına dikkat etmek zorundadırlar. Ayrıca yaptıkları kamu hizmetinden dolayı ahlak kurallarına uymalı, hız yapmamalı, öğrencilerle küfürlü konuşmamalı, araç kullanırken telefonla konuşmamalı, sigara içmemeli, içtirmemeli, kıyafetlerine, saçlarına, sakallarına önem vermelidirler. Çünkü servis araçları yaptığı kamu görevi münasebetiyle bir ülkenin geleceğine yön veren çocukları, onları eğiten öğretmeleri, devlet kurumlarında çalışarak ülkesinin kalkınmasına katma değer katan memurları, bürokratları taşımaktadır.
Ancak ilimiz Kırşehir’de faaliyet gösteren servis araçlarının kaptanları yaptığı kamu görevinin bilincinden ve ciddiyetinden uzak hareket ederek yukarıda bahsettiğim kriterlere uymamakta, kendilerini sıradan bir görev yaptıklarını düşünmektedirler.
Kırşehir’de faaliyet gösteren servis araçlarını kullanan kaptanların bu güne kadar yapmış oldukları hataları ya görmezden geldik, ya “olur bunlar” dedik, ya da efendiliği, saygınlığı, kişiliği ile Kırşehir’de herkes tarafından sevilen, sayılan Şoförler Odası Başkanı Mehmet Tekin’in hatırı için bu konuyu gündeme getirmedik.
Üstelik Kırşehir Emniyet Müdürlüğü’nün servis araçları konusunda çok hassas davrandığını, yasaları uyguladığını ve gerektiğinde ağır cezai işlemler uyguladığını çok iyi bilmekteyim. Tüm bunlara rağmen servis aracı kullanan kaptanların büyük çoğunluğu kendilerine çeki düzen vermemekte ve insan mı, kelle mi, taşıdıklarının farkında da değiller.
22 Şubat 2018 Perşembe günü eşimle birlikte işe gitmek için arabamızla hareket ettikten bir müddet sonra normal şekilde seyir halindeyken ve yol da geçme hakkı bizimken Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi kavşağında içerisi öğrenci dolu servis aracını kullanan insan görünümlü bir katil kullandığı servis aracını on metreden az bir mesafe olmasına rağmen önümüze kırarak eşimle beni ölümle burun buruna getirdi.
Tabiri yerindeyse anlık öbür tarafa gittik, geldik. Tabi bu esnada devamlı kornaya basarak servis şoförünün yedi göbek sülalesine güzel temennilerde bulundum. Demek ki yıllar önce Hatça halamız boşuna dememiş “helal süt emmiş insan kendine kötü söz söyletmez” diye.
Herhalde bu katilin sütünde, yediğinde, içtiğinde bir şey var ki bu kadar uzun kornayı ve iltifatları hak ediyor.
Bir müddet bekleyip, kendimize geldikten sonra yeniden hareket ettik ve eşimin tüm ikazlarına rağmen tüm gücümle gaza basarak insanlıktan nasibini almayan katile yaklaşıp, plakasını alıp emniyete bildireyim dedim. Bir baktım ileride görünüyor tamam plakasını alacağız dedim. İnsan görünümlü katil servis şoförü aynadan durumun farkına vardı ki yediği haltın bilincinde olarak Ahmet Tozluklu şehitliğin önünden Mucur istikametine doğru çok hızlı bir şekilde kayboldu gitti.
Eğer eşim ve ben işe gitmeyecek olsaydık insandan başka her şeye benzeyen bu mahlukatı Mucur’ a da gitse, Kayseri’ye de gitse peşinden gider önüne geçerdim. Allah ya ona verirdi, ya da bana!
Katil servis şoförü sen de hiç vicdan, merhamet yok mu? Sen kural nedir bilmez misin ki evinde çocuğu bekleyen, akşam eve geleceğim diyerek işine gitmekte olan bir anne ve babayı ölümle burun buruna getire biliyorsun? Sen yolların kralı mısın?
Bir de öğrenci taşıyorsun anneler, babalar evlatlarını önce Allah’a sonra sana emanet ediyorlar. Sen karşındaki insanları düşünmüyorsun ama taşıdığın öğrencileri de mi düşünmüyorsun? Kaç evin direğini, ışığını güvencesini taşıdığını biliyor musun?
Ülkenin geleceği olan çocukları taşıdığının bilincinde misin?
Sen evlat acısı nedir bilir misin?
Allah kimseye vermesin acıların en büyüğüdür evlat acısı, senin niyetin anne ve babalara evlat acısı yaşatmak mı, evlatları annesiz babasız bırakmak mı vicdansız, duygusuz, merhametsiz servis şoförü inşallah bir an önce aklını başına alırsın ve insanların canını tehlikeye atmazsın.
Sonra bu durumu eş dost ve arkadaşlarımla paylaştım. Öğrendim ki Kırşehir’deki servisçiler okul saatlerinin 08.00’de başlaması nedeniyle iki servis yapmak için böyle tehlikeli araç kullanıyorlarmış!
Nasıl mı?
Sabah 06.30’da öğrencilerin bir kısmını alıp, 07.00’de okula bırakıyorlarmış, dönüp 07.30’da bir servis daha yaparak aldıkları öğrencileri 08.00’e okula yetiştiriyorlarmış.
Benim anlamadığım iki servis yapmak için öğrencileri sabahın alaca karanlığında, yani 06.30’da evden alıp, 7.00’de okula bırakmak, burada öğrencileri sınıflarda bir saat uyutmak acaba bu servisçileri mutlu ediyor mu? Aldıkları parayı helal ettiriyorlar mı?
Maalesef Kırşehir’de öğrenciler bu nedenle bir kısmı servislerle okula gidip gelmek istemiyorlar olacak ki servislerden ayrılıp yaya gidip gelmek zorunda kalıyorlar. Bu konuda Kırşehir Valiliği ile Milli Eğitim Müdürlüğü ve Şoförler ve Otomobilciler Odası artık bir şey yapmalı ve şu servis saatlerine bir çeki düzen vermeli. Hiç olmazsa tekli eğitim yapan okullarda derslerin başlama saatini 08.00 yerine 08.30’a çıkarmalı ki servisçiler de iki servis yapacağım diye öğrencilerin ve trafikte seyir eden bizim gibi araç sürücülerini hayatını riske atmamalıdırlar diye düşünüyorum.
Bu konuda Valimiz Sayın Necati Şentürk’ün bu duruma el atmasını diliyor, herkese kazasız belasız bir hayat dilerken, servisçilerden de tehlikeli araç kullanıp hayatımızı riske atmamalarını istiyorum.