Ülkemizin etrafı düşmanlarla kuşatılmıştır. İsrail, müttefikimiz olan Suriye’yi bombalamakta, Türkiye Cumhuriyeti’ne meydan okumaktadır. Soykırımcı İsrail bu meydan okuma gücünü, gerek ABD ve gerekse Avrupa Devletlerinin desteği sayesinde bulmaktadır. Avrupa ve ABD, İsrail’e füze, napalm bombaları ve uçaklar veriyor, İsrail verilen bu mühimmatlarla ve uçaklarla İran’ı, Suriye’yi vuruyor. İsrail’in hükümetini teşkil eden bakanlar Türkiye’yi tehdit ediyorlar. Öte yandan dünyanın farklı bölgelerinde, farklı yoğunluklarda birçok çatışmalar oluşmaktadır. Bu çatışmalarda çok yeni silahlar kullanılmakta, insanlar katledilmektedirler.
1974 yılında kurulan PKK terör örgütü, 1984 yılında Eruh baskını ile silahlı çatışmalara girmiş, 55.000 masum Türk insanını şehit etmiştir. Savunma sanayimiz sayesinde, yurdumuzdan bu kanlı örgütü defettik. Ancak bu bebek katilleri; Suriye’de, Irak’ta ve İran’da hayatiyetini devam ettirmektedir. Her ne kadar barış süreci devam etmekte ise de, bu örgütün geçmişte kalleşlik yaptığı unutulmamalıdır. Hükümetimiz teyakkuz halindedir.
Yunanistan, uluslararası sözleşmelere aykırı olarak Ege adalarını silahlandırmış, silahları Türkiye’ye yöneltmiştir. Kıbrıs sorunu Yunanistan’ın ve Kıbrıs Rumlarının ayak diremesi sonucunda bir türlü çözümlenmemiştir. Bütün bu nedenlerle savunma sanayimizi desteklemek zorundayız.
Güçlü ve etkili bir savunma sanayi, bir ülkenin ulusal çıkarlarının korunmasına, stratejik hedeflerine ulaşmasına ve uluslararası alandaki etkisinin güçlendirmesine katkı sağlar. Bir ülkenin savunma sanayisinin güçlü, yenilikçi ve sürdürülebilir olması ulusal güvenlik ve kalkınma açısından hayati ödeme haizdir. Savunma sanayimiz, son zamanlarda çok büyük gelişmeler kaydetmiştir. Bu durumu komutanlarımız teyit etmektedirler. Bu cümleden olarak, Emekli orgeneral ergin SAYGUN Paşa, Savunma ve güvenlik alanında uluslararası işbirliği panelinde “Yaşımız gereği, dışardan gelen askeri malzemenin mecburiyetiyle can sıkıntısıyla büyüdük. Hep askerlerimizin üzerlerine US yazan battaniyeler örttük. Onlara üzerinde US yazan tabak kaşık ve çatallarla yemek yedirdik. Komutanlarımız, bize, kolunda Alman bayrağı olan eğitim üniformaları dağıttılar, bunları giyin dediler. Allah’a şükür şimdi dünya devletlerine 6 milyar $’a yakın askeri teçhizat satıyoruz. Kıbrıs barış harekatında; roketlerinizi başka bir ülkeden almak zorunda kaldık Roketsan şimdi balistik füzeler yapıyor. Kıbrıs’ta elimizdeki tek kanallı Amerikan telsizi ile, kan, ter içinde irtibat kurmaya çalıştık. Aselsan şimdi 40 kanallı kriptolu telsizleri imal ediyor. Gelinen nokta çok sevindirici.” Diyerek, savunma sanayimizin güçlü olduğunu dillendirmiştir. Bize düşen destek vererek savunma sanayimizi daha da güçlendirmektir. Selam ve saygıyla…