Hekimsen Kırşehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi Temsilcisi Dr. Öğr. Üyesi Erol Erşekerci: “Haklarımız için sesimiz gür, haklı isteklerimiz için kararlıyız. Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Sayın Sağlık Bakanımızın HEKİMSEN’i görmesini, sesimizi duymasını ve konuşmasını istiyoruz”

KIRŞEHİR’DEKİ HEKİMLER İŞ BIRAKTI

Sağlık çalışanlarının tüm yurt genelinde özlük hakları için geçen hafta iş bırakmasının ardından Kırşehir’deki hekimler iki gün süreyle iş bıraktı

Hekimsen Kırşehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi Temsilcisi Dr. Öğr. Üyesi Erol Erşekerci, iki gün süreyle iş bırakmanın gerekçelerini açıkladı.

Bugün saat 12.00’te Hastane önünde toplanan doktorlara ve sağlık çalışanlarına hitaben bir basın açıklaması yapan Hekimsen Kırşehir Temsilcisi Dr. Erol Erşekerci, şunları ifade etti:

“Değerli basın mensubu arkadaşlar, sağlığına değer veren, iyi sağlık hizmeti talep eden saygıdeğer vatandaşlar ve hekimlik sanatını icra eden çok kıymetli hekim arkadaşlar;

“Bu kutsal mesleği öğrenebilmek ve başarıyla uygulamak için gecesini gündüzüne katan, akranları yaşamlarının en güzel yaşlarında sosyalleşirken sabahlara kadar ders çalışan, sosyal hayatını yok sayan çalışkan ve zeki kişiler olarak kazandığımız tıp fakültelerinden yine daha fazla emek vererek mezun olduk ve bugün burada mesleğimizin gereğini yapamayan hekimler olarak toplandık. Bazı kendini bilmezlerin istediği gibi sadece diploma veya yetki ile severek gönül verdiğimiz hekimlik mesleğinin icra edilemeyeceğini, isteyenlerin ÖSYM tarafından yapılan LYS sınavına girerek tıp fakültelerine yerleşebileceğini hatırlatırız.

“Bizi yetiştiren devletimize ve ailelerimize karşı görev ve sorumluluklarımızı biliyor, milletimize en iyi şartlarda ve en iyi sağlık hizmetini vermeyi istiyoruz. Geldiğimiz bu durumda çok sevdiğimiz mesleğimizi yapamaz olduk. Bunun sebeplerini kısa maddeler halinde yetkililere ve halkımıza sunmak istiyoruz:

“1. Sağlıkta şiddet son yıllarda giderek arttı.  Bunun başlıca sebebi yetersiz cezalar ve hayata dair hiçbir başarısı olmayan mahlukatların kendi egolarını tatmin etmeye çalışması, doktor dövmeyi bir özgürlük biçimi olarak gören barbar zihniyetli insanımsılardır. Çözüm basittir. Gelişmiş medeniyetlerde olduğu gibi etkin bir ceza kanunun çıkarılması ve hastane, ADSM ve ASM’lerde yeterli güvenlik tedbirlerinin sağlanması, girişlerde detektörlerin bulunması, randevusuz hasta kabulünün sonlandırılması ve her hasta ile en fazla bir hasta yakınının sağlık kuruluşlarına kabul edilmesidir.

“2. Malpraktis davalarının artmasından dolayı defansif tıp uygulamak zorunda kalan meslektaşlarımızın çektiği sıkıntılara son verilmesi elzemdir. Her isteyenin canı sıkıldığında hekimleri tüketici mahkemesine vermesinin önüne geçilmelidir. Bu durumun çözümü; eğer hastalar kendilerine malpraktis yapıldığını iddia ediyorsa uzman bir heyet tarafından  bu durumun değerlendirilmesi ve ancak bu heyetin nihai kararı malpraktis lehine olursa durumun adli makamlara ulaşması şeklinde olmalıdır. Verilecek olan cezaların da makul ve mantıklı bir ölçüde olması daha uygundur. Bir hekimin hayatı boyunca kazanamayacağı miktarda parayı bir ceza olarak alması akla mantığa uygun değildir.

“3. Hekimlere uygulanan mobingin bir an önce son bulmasını talep ediyoruz. Yönetici koltuğuna oturan hekim gibi hekim olan meslektaşlarımızı tenzih ederek diğer yönetici hekim arkadaşlara sesleniyor ve meslektaşlarınıza bir yerlere yaranmak için uyguladığınız mobingten vazgeçmenizi ciddiyetle öneriyoruz. Tıpta uzmanlık sınavını kazanmış ve bu yola gönül vermiş asistan hekim arkadaşlarımıza, bölüm hocalarının uyguladığı mobingin de bir an önce bitirilmesini istiyoruz. Hekimlik mesleği bir sanattır ve yetiştirdiğimiz hekimler bizim kölelerimiz değil sanat eserlerimizdir, geleceğimizdir. Bu bağlamda 36 saatlik nöbetlere, sayın bakanımızın gönderdiği genelgeye uyularak ivedilikle son verilmesini talep ediyoruz. İnsan haklarına bile aykırı olan 5 dakikada bir hasta bakılmasının talep edilmesi öncelikle halkımıza yapılan bir cezalandırmadır. Herkesin bunun farkına varması ve hak ettiği şekilde muayene talep etmesi gerekmektedir.

“4. Hekimin de insan olduğunu ve iş dışında veya işle ilgili sıkıntılarının olabileceğini halkımızın düşünmesini ve empati yapmasını istiyoruz.

“5. Sicil Amirleri Yönetmeliği, Hasta Hakları Yönetmeliği, yataklı Tedavi Kurumları İşletme Yönetmeliği ve en son çıkan Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği hekimlerin temsilcileri ile görüşülerek yeniden düzenlenmelidir.

“6. Günümüz şartlarında bir hekimin yoksulluk sınırının altında yaşadığı görülmeli ve hekimlere denk bir memuriyet olmadığı için en az asgari ücretin 6 katı kadar maaş alması, uzman hekimlerin ve öğretim üyelerinin maaşının da bu minvalde düzeltilmesini ivedilikle sayın Cumhurbaşkanımızdan ve sayın Sağlık Bakanımızdan talep ediyoruz. Muayenehanelerimizin kapatılması karşılığında ortaya çıkan tam gün yasası ve döner sermaye uygulamasının revize edilmesini istiyoruz. Birlikte çalıştığımız yardımcı sağlık personeli arkadaşlarımızın da ücret iyileştirmesinin peşinde olacağımızı belirtmek istiyoruz.

“7. En zorlu sınavları başarıyla geçip 6 yıl sonunda hekim olmayı hak eden arkadaşlarımız, hak ettikleri saygıyı bu cennet vatanda göremeyecekleri korkusu ve kazanmaları öngörülen yetersiz maaşlardan dolayı ülkemizi terketmektedir. Bir hekimin yerinin kolaylıkla dolmayacağını ifade ediyor ve bu durumun son bulması için gerekli iyileştirmelerin ivedilikle yapılmasını yetkililerden rica ediyoruz.

“8. Hekim ek göstergesinin 10800 olacak şekilde düzenlenmesini istiyoruz.

“9. Aile Hekimleri için cari ödemelere tek sefere mahsus %100 artış yapılmalı ve bundan sonraki artışların asgari ücret ve enflasyon farkına göre düzenlenmesini istiyoruz. Aile hekimliklerinin de randevu sistemine geçmesi ve sevk zincirinin getirilmesi gerekmektedir.

“10. Aile hekimlerinin mobil hizmet ödeneklerinin akaryakıt ve araç bakım fiyatlarını da göz önüne alarak yeniden güncellenmesini talep ediyoruz.

“11. Diş hekimlerimiz için ivedilikle birim performans uygulamasının kaldırılmasını istiyoruz.

“12. ADSM’lerde diş hekimlerimiz için il sağlık müdürlüklerinin belirleyeceği fiyat ve şartname çerçevesinde iş yüklenici protez laboratuarları ile bireysel olarak çalışabilmenin önü açılmalıdır.

“13. Temel diş poliklinik malzemeleri ve radyografik görüntüleme cihazları olmayan kliniklerin ivedilikle ihtiyaçlarının karşılanması gerekmektedir.

“14. Beraber çalıştığımız eczacı arkadaşlarımızın da özlük haklarının iyileştirilmesi, maaş ve ek ödemelerinin yeniden düzenlenmesini istiyoruz.

“15. Pandemi döneminde Covid 19 nedeniyle kaybettiğimiz meslektaşlarımızın vefat sebeplerinin meslek hastalığı olarak kabul edilmesi ve şehit sayılmalarını istiyoruz.

“16. Beraber omuz omuza çalıştığımız yardımcı sağlık personeli ile hekimlerimizin arasını bozmaya çalışanlara en güzel cevap yine bizim alacağımız tavır olacaktır.

Özetle;

Biz hekimiz! Bir ananın gözündeki yaş, dilinde duayız, bir babanın alın teri, giymediği hırkasıyız.

Birbirimize tutunduk HEKİMSEN’i kurduk. Haklarımız için sesimiz gür, haklı isteklerimiz için kararlıyız. Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Sayın Sağlık Bakanımızın HEKİMSEN’i görmesini, sesimizi duymasını ve konuşmasını istiyoruz.

“Tıbbıyeli Hikmet’in nesliyiz ve 14 Mart’ı coşkuyla kutlamaya geliyoruz.

“Hekimler hekimlere güç veriyor! Hekimler artık güçlerini birleştiriyor, haklarını arıyor!” (HABER: BEYHAN BALLI)