ŞUBAT ayında Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi için başlatılan referandum çalışmaları Pazar günü yapılan halk oylamasıyla sonuçlandı. Türk Milleti derin bir nefes aldık.

ŞUBAT ayında Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi için başlatılan referandum çalışmaları Pazar günü yapılan halk oylamasıyla sonuçlandı.
Türk Milleti derin bir nefes aldık.
Günlerdir medyada ve meydanlarda sürdürülen referandum çalışmalarından halk adeta bıkmıştı.
Pazar günü sandığa giden vatandaşlar yüzde 51.36 “Evet”, yüzde 48.64 “Hayır” oyuyla tarih yazdı.
Kırşehir’de de yüzde 53.30’la “Evet” oyu verilirken, yüzde 46.70 de “Hayır” oyu çıktı.
Kırşehir il genelinde 627 sandıkta 163 bin 309 seçmenden 138 bin 470’i oy kullanmak için sandık başına gitti. Bu oyun 135 bin 883’e geçerli sayılırken, 2 bin 588 oy da geçersiz kabul edildi. Buna Kırşehir il genelinde 72 bin 363 “Evet” oyu kullanılırken, 63 bin 520 de “Hayır” oyu çıktı.
Kırşehir Merkez ilçede ve Boztepe’de “Hayır” oyu kullanılırken, diğer ilçelerimizde “Evet” oyu çıktı.
Günlerdir sürdürülen çalışmalarda ne medyanın sözcüleri “mutlaka sandığa gidin, oyunuzu kullanın, kime verirseniz verin” deniliyordu. Biz de öyle yaptık sandığa gittik ve Kırşehirliler olarak oyumuzu kullandık.
Kırşehir’i çevre illerle kıyasladığımızda bütün illerde “evet” oyları rekor kırdı. Geçmişinde nice siyasi mücadeleler yaşamış, tercihlerinden dolayı cezalandırılmış Kırşehir, yine Anadolu’nun orta yerinde dik duruş sergilemiş.
Çevre illerden Yozgat Türkiye’nin en çok göç veren ili olmasına rağmen yüzde 74,24 “Evet” oyu verirken, Aksaray yüzde 75.57, Nevşehir yüzde 65.59, Kayseri yüzde 67.75, Konya yüzde 72.88, Kırıkkale yüzde 62.44 “Evet” oyu kullandı. Başkent Ankara ise yüzde 48.87 “Evet” oyu çıktı.
Yani İç Anadolu'da “Evet” oyunun en az çıktığı illerin başında yer aldı Kırşehir…
Belki bu oran “Hayır”a da dönebilirdi Kırşehir’de… Ama Ak Parti Kırşehir Teşkilatı’nın öncülüğünde düzenlenen çalışma programıyla Kırşehir Milletvekilleri Mikâil Arslan ve Salih Çetinkaya, Belediye Başkanı Yaşar Bahçeci, İl Başkanı Mustafa Kendirli yoğun bir çalışma içine girdiler. Gece-gündüz yoğun bir tempoyla sahada oldular, seçmenle buluştular, onları “Evet”e ikna ettiler.
Referandum çalışmaları bitti.
Demokrasi tarihimizde artık yeni bir sayfa açıldı. 2019’da partili Cumhurbaşkanı sistemine geçeceğiz.
Bundan sonra tüm halkın endişeleri ortadan kaldırılmalı ve herkes kucaklanmalıdır.
Başbakan Binali Yıldırım’ın referandum akşamı yaptığı konuşma halkın yüreklerine su serpti. Ne diyordu Başbakan Yıldırım:
“Bilmeyen öğrensin, duymayan duysun, kardeşiz, tek vücut tek bir milletiz. Hainler, aklına koysun. Kardeşiz. Tek vücut, tek bir milletiz. Demokrasi tarihimizde bu oylamayla yeni bir sayfa açılmıştır. Çıkan bu sonucu halkımızın refahı için en güzel şekilde değerlendireceğiz. Demokratik tercihin ortaya çıkması hepimiz çok çalıştık. Bu sürede sahaya çıkan herkese ülkem, milletim adına demokrasi adına şükranlarımı sunuyorum. Elbette farklı düşüncelerimiz, farklı çözüm önerilerimiz olacak ama neticede birliğimizi beraberliğimizi gözümüz gibi koruyacağız. Demokrasimizin güzelliği de budur. Farklı fikirlere sahip olmak, hiçbir şekilde birbirine üstünlük sağlamak demek değildir. Meydanlarda farklı şeyler söyledik. Son sözü millet söyledi, evet dedi, noktayı koydu. Halkın iradesi nasıl tecelli ederse, o sonuç başımızın tacıdır dedik. Halkımız seçimini yapmış, cumhurbaşkanlığı yönetim sistemine olur vermiştir. Bu ülke, bu millet artık hiçbir vesayete, hiçbir harici müdahaleye, hiçbir tehdide boyun eğmeyeceğini bir kez daha göstermiştir. Bu seçimlerle 15 Temmuz alçak girişimini yapan bölücü terör örgütüne, Türkiye'ye düşmanlık yapan dış mihraklara en güzel cevabı milletimiz sandıkta vermiştir. Bu seçimler Türk demokrasisin olgunluk düzeyini bütün dünyaya göstermiştir. Bizler TC'nin birinci derece eşit vatandaşlarıyız. Meşru siyasi alandaki rekabet, birlik ve bütünlüğümüzü asla bozamaz, bozamayacaktır. Vatandaşlarımızın tercihi doğrultusunda geleceği güven içinde inşa edeceğiz. Açıkça söylüyorum, bu halk oylamasının kaybedeni yoktur, kazanan Türkiye'dir, kazanan aziz milletimdir. Şimdi artık dayanışma, bir olma, beraber olma, birlikte Türkiye olma zamanıdır. Sandıktan bizim tercihimiz evet çıktığı için mutluyuz. Milli iradeyle aynı yönde olmak büyük bir şereftir. Bu büyük mutluluğa gölge düşürecek her türlü davranış ve yorumdan kaçınacağız. Demokratik olgunluğumuzu bize yakışan vakarla anlatmaya devam edeceğimiz. 2019 seçimlerine kadar gerekli hazırlıkları yapıp çalışarak yeni yönetim sistemini yapılacak ilk genel seçimde hayata geçireceğiz. Bugün demokrasi kazandı, bugün millet kazandı. Bugün hukuk devleti kazandı, bugün 83 milyon vatandaşımız kazandı. Bu sistem değişikliğiyle beraber birliğimizi beraberliğimizi daha çok güçlendireceğiz, ekonomimizi daha da büyüteceğiz. İç ve dış düşmanlarla mücadelemiz daha da şiddetlenecek. Bu halk oylamasında hayır diyenler de evet diyenler de birdir, aynı şekilde değerlidir. Bütün vatandaşlarımıza bir kez daha şükranlarımızı sunuyorum. Biz biriz, beraberiz, biz birlikte Türkiye'yiz."
Referandumu değerlendiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise sonuçların hayırlı uğurlu olmasını diledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bugün yapılan anayasa değişikliği halk oylaması sonuçlarının, ülkemiz ve milletimiz için hayırlı olmasını diliyorum. Milletimiz bir kez daha gerçekten çok çok müstesna farklı bir olgunluk içerisinde sandık başına gitmiş, hür iradesiyle TBMM tarafından kabul edilen anayasa değişikliği konusundaki görüşünü ifade etmiştir. Resmi olmayan sonuçlar, yaklaşık 25 milyon 'evet' oyuyla ve 1 milyon 300 bin farkla anayasa değişikliğinin kabul edildiğini göstermektedir. Öncelikle oyunun rengi ne olursa olsun sandık başına giderek iradesine sahip çıkan milletimizin her bir ferdine şükranlarımı sunuyorum” dedi.
Türkiye'nin demokrasisine, milletin tercihlerine, sandığına sahip çıktığı sürece Allah'ın izniyle önlerine çıkan her türlü sorunu, sıkıntıyı, krizi aşabilecek güçte ve kabiliyette olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Bugün Türkiye 200 yıllık kadim bir tartışma konusu olan yönetim sistemi konusunda tarihi bir karar vermiştir. Bu karar sıradan bir olay değildir. Çok ciddi bir yönetim sistemi üzerindeki değişim, dönüşüm kararının verildiği gündür bugün. Her zaman olduğu gibi bu halk oylamasında da mevcudu savunmak kolay, değişimi savunmak zor olmuştur. Hamdolsun bu zoru başardık ve milletimizin teveccühüyle tarihimizin en önemli yönetim reformunu hayata geçiriyoruz. Yarından itibaren ülkemizi gereksiz tartışmalarla yormak yerine herkesin bu hedefe odaklanmasında fayda görüyoruz. Aynı şekilde diğer ülkelerin ve kurumların milletimizin kararına saygı duymalarını istiyoruz. Özellikle müttefik olarak kabul ettiğimiz devletlerin ülkemizle ilişkilerini, terörle mücadelemiz başta olmak üzere hassasiyetlerimize uygun şekilde geliştirme yönünde çaba göstermelerini bekliyoruz. Artık sadece sloganlarla, sadece belirli değerlerin istismarıyla bu ülkede cumhurbaşkanı seçilip yönetimi üstlenmek mümkün değildir. Milletimizin gönlünü kazanmanın, özellikle bu tür bir tavrın yanında geleceği için de söyleyecek sözünüz, hayata geçirecek projeniz veya projeleriniz, projelendirilmiş yatırımlarınız olmak zorundadır. Başka türlü cumhurbaşkanlığı seçimlerinde neticeye ulaşmak mümkün değildir."
Gerek halk oylaması sürecinde gerekse sandık başında tercihini "evet" yönünde ortaya koyan herkese, kendisine gösterdikleri güven ve teveccüh için teşekkür eden Erdoğan, iradenin "evet" yönünde çıkmasının, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin millet tarafından kabul gördüğünü ifade etmesi bakımından kendileri için ayrıca değerli olduğunu kaydetti.
"Bugün oyumu kullanırken de ifade ettiğim gibi; bu anayasa değişikliği herhangi bir değişiklik değildir. Bu farklıdır ve bu çok çok anlamlıdır. Türkiye tarihinde ilk defa, tamamen TBMM'nin ve milletimizin iradesiyle böylesine önemli bir değişime milletimiz karar vermiştir. Geçmişte anayasalarımızın ve onunla biçimlenen yönetim sistemimizin belirlenmesi ya Kurtuluş Savaşımız ve sonrası gibi olağanüstü şartlarda veya darbe dönemlerinde olmuştur. Cumhuriyet tarihimizde ilk defa tamamen sivil siyaset eliyle yönetim sistemimizi değiştiriyoruz. Bu bakımdan bu çok çok önemlidir. Bu değişim elbette anayasa değişikliğiyle gerçekleşiyor ama 16 Nisan, bugüne kadar yapılan anayasa değişikliklerinin çok ötesinde bir anlama sahiptir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'yle birlikte yürütme, yasama ve yargı erkleri arasındaki ilişkiler birbirlerinden tamamen ayrılmıştır. Bu üç organ kendi alanlarında yapacakları çalışmalarla aynı ortak hedefe yani tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet amacı doğrultusunda hizmet verecektir."
Erdoğan, 16 Nisan'ın "evet" veya "hayır" diyen herkesin 80 milyon nüfusu, 81 vilayeti, 780 bin kilometrekare toprağıyla tüm Türkiye'nin zaferi olduğunu vurguladı.
Şimdi artık birlik ve beraberlik zamanı. “Evet”çiler de, “Hayır”cılar da bu memleketin insanı. Ötekileştirmeden, kutuplaştırmadan , kucaklaşma zamanı.
Sonuçlar ülkemize ve milletimize hayırlı olsun.