Kırşehir Belediye Başkanı Selahattin Ekicioğlu, Hacıbektaş’ta katıldığı bir törende Hacıbektaş Belediye Başkanı Arif Yoldaş’ın ''Kırşehir bizim eski ilimiz. İnşallah bir gün ilerleyen zamanlarda tekrar Kırşehir'e kavuşacağız” sözlerine AK Parti Nevşehir Milletvekili Mustafa Açıkgöz’ün “Haddini Bil Altıok. Çok istiyorsan, sen gidip Kırşehir’e yerleşebilirsin” sözlerini değerlendirdi.
Hacıbektaş’ın Kırşehir’e bağlanma isteği konusunda söz söylemesi gerek birileri varsa bunların Hacıbektaş ve Kırşehir halkı olduğunu, hiç kimsenin aldığı siyasi icazetle had bildiremeyeceğini belirten Kırşehir Belediye Başkanı Selahattin Ekicioğlu, “Hacıbektaş ile Kırşehir halkı bir bütündür” dedi.
1954’te Kırşehir’i ilçe yapan dönemin Başbakanı Adnan Menderes’in bile Kırşehir’i ilçe yapmasının fahiş bir hata olduğunu kabul ettiğine dikkati çeken Başkan Ekicioğlu, “Kırşehir 1957’de yeniden il yapılsa da eski ilçeleri Avanos, Hacıbektaş ve Kozaklı’yı kaybetmiştir. 12 Haziran 1957 tarihinde çıkartılan 7001 sayılı kanunla yeniden il yapılan Kırşehir’in, tarihsel kültürel olarak adeta et-tırnak olduğu Hacıbektaş ile arasına fiilen yapay bir sınır çizilmiştir” diye konuştu.
Demokrasi gazisi Kırşehir’in Belediye Başkanı olarak göreve gelir gelmez Belediye Meclisi kararıyla Hacıbektaş’ı “Kardeş belediye” ilan ederek eski ilçemizle gönül ve kültür köprüsünün geleceği adına iyi bir zemin oluşturmayı amaçladıklarını belirten Başkan Selahattin Ekicioğlu, konuyla ilgili yaptığı yazılı açıklamada şunları ifade etti:
“9 Temmuz 2021 Cuma günü, Hacıbektaş Belediye Başkanımız Arif Yoldaş Altıok'un daveti üzerine CHP Parti Meclisi Üyesi Yaşar Seyman’la birlikte Hacıbektaş Serçeşme Parkı ve Sosyal Tesislerinin devir teslim törenine katılarak gerek Hacıbektaş ve gerekse de Kırşehir halkının tarihten gelen özlem ve beklentilerini yine Hacıbektaşlılar ve Kırşehirliler adına dile getirmiştik. Törende konuşan Hacıbektaş Belediye Başkanımız Arif Yoldaş Altıok, Hacıbektaş halkından aldıkları destekle 'Kırşehir bizim eski ilimiz. İnşallah bir gün ilerleyen zamanlarda tekrar Kırşehir'e kavuşacağız.’ diyerek bu özlemin altını çizmişti. Kırşehir Belediye Başkanı olarak biz de Kırşehir halkından aldığımız destekle diyoruz ki: 
"Bilindiği üzere 1954 yılında bize oy vermedi diye Kırşehir'i ilçe yapıp, Avanos ve Hacıbektaş'ı il yaptıkları Nevşehir'e bağladılar. Demokrasi Gazisi bir kentin Belediye Başkanıyız ve Demokrasi Gazisi bir ilçede de güzel ve anlamlı bir programa katıldık. Ne kadar kâğıt üzerinde çizerek bölseler de Hacıbektaş ile Kırşehir bir bütündür. Biz de bu bağlamda Hacıbektaş'ın sorunlarını her platformda gündeme taşıyoruz. 31 Mart'taki seçimlerde Türkiye'nin kaderi değişti. Bu değişim aslında geleceğin Türkiye’sinin değişiminin habercisiydi. Bunu da canlarla, dostlarla, arkadaşlarla; paylaşmayı ve kardeşliği tüm Türkiye’ye göstereceğiz.
“1954'te incindik ama hiç incitmedik. Bunun için bu mücadeleye kaldığımız yerden devam ediyoruz. Cumhuriyete borcumuzu ödüyoruz. Bizden sonraki kuşaklara daha güzel bir Türkiye bırakmak için bedel ödenecekse yöneticiler olarak ödemeye de her zaman hazırız. Genel Başkanımıza yapılan saldırıları görüyorsunuz. Ama o bir dirhem geri adım atmıyor, biz de geri adım atmayacağız. Bunun için mücadelemize devam edeceğiz. Bu tarihsel-toplumsal ve siyasi bir gerçektir ve üstü örtülemez.
“Hacıbektaş Belediye Başkanımız Arif Yoldaş Altıok'un ve Kırşehir Belediye Başkanı olarak şahsımız Hacıbektaş halkıyla Kırşehir halkı arasındaki hasretin mutlaka sona ereceğine vurgu yapmamızın TBMM kulislerinde ve toplum tarafından konuşulmaya başlamasının ardından AK Parti Nevşehir Milletvekili Mustafa Açıkgöz sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada ‘Haddini Bil Altıok. Çok istiyorsan, sen gidip Kırşehir’e yerleşebilirsin!’ şeklinde haddini aşan, milletvekili olma sorumluluğunun nezaketinden, üslubundan uzak bir şekilde ve en önemlisi de Hacıbektaş halkının beklenti ve taleplerini adeta hiçe sayarak kendince ‘had bildirme’ yolunu seçmiştir. 
“Yukarıdaki konuşmamızda da ifade ettiğimiz üzere siyasi tarihimizde bir kutuplaştırma ve ötekileştirme biçimi olarak bu tür açıklamalar ne yazık ki bugün de hâlâ karşımıza çıkmaktadır.
“Tıpkı şimdilerde Kırşehir’de toplumsal ve kurumsal bir mutabakatla eski Valilik Binası yerine başlatılan yeni Valilik binası inşaatının yükselme aşamasında (yine seçimlerin Ak Parti tarafından kaybedilmesinin ardından) durdurularak anlamsız bir şekilde KYK’ye devredilmesi de yine yukarıda bahsedilen “cezalandırma” biçimine bir örnek olarak karşımıza çıkmaktadır.
“Kırşehir’in il iken ilçe yapılması ve Hacıbektaş’ın Kırşehir’den koparılması Türk demokrasi ve siyasi tarihinin bir yüz karasıdır.  Bunu yapanlar kendilerine oy vermediği için siyasi kin ve husumetlerini ne yazık ki halkın kendilerine verdiği iktidar olanaklarını kötüye kullanarak Kırşehir’i ilçe yapmışlar ve siyasi tarihimize kara bir leke olarak geçmişlerdir.
“Temmuz 1957’de Kırşehirlilerin böylesi bir haksızlığın düzeltilmesi için gösterdiği çabalar sonucu CHP Gurubunun ve İsmet İnönü’nün desteği ile yeniden il yapılan Kırşehir’imiz eski ilçelerinden Avanos, Hacıbektaş ve Kozaklı’yı kaybetmiştir. 12 Haziran 1957 tarihinde çıkartılan 7001 sayılı kanunla yeniden il yapılan Kırşehir’in, tarihsel kültürel olarak adeta et-tırnak olduğu Hacıbektaş ile arasına fiilen yapay bir sınır çizilmiştir.
“Hacı Bektaş-ı Veli, Ahi Evran, Âşık Paşa, Tapduk Emre, Yunus Emre, Şeyh Edebali gibi büyük bir coğrafyaya nüfuz edebilmiş Anadolu Türk Erenlerinin yetiştiği eski ve köklü bir  vilayeti ve bölgeyi ayrıştırma düşmanlığı olarak ta tarihsel kayıtlarda yerini almıştır. 
“UNESCO tarafından 2021 yılının Ahi Evran Yılı, Hacıbektaş Yılı ve Yunus Emre yılı ilan edilmesi bu toplumsal, coğrafi ve duygu birliğinin altını Uluslararası alanda dahi bir kez daha kalın çizgilerle çizilmesine rağmen Saraydan el alanların halkın destek ve onayını alanların sözlerine ve hem Hacıbektaş hem de Kırşehir halkının haklı taleplerine uygun olmayan bir üslupla siyaseten saldırıda bulunmaları asla kabul edilemez bir tutumdur.
 “Merhum Adnan Menderes Kırşehir’i niçin ve hangi sebeple cezalandırdıklarını mecliste açıklarken “Türkiye’nin hiçbir vilayetinde yüzde 3’ten fazla oy alamayan bir partiye mensup milletvekilini, iki seçimde de seçen Kırşehir’in siyasi ve içtimai bünye itibariyle anormallik göstermekte olduğunu inkâr etmek mümkün değildir, biz açık konuşuruz.”  Derken sonradan yargılandığı Yüksek Adalet Divanı’nda pişmanlığını dile getirip ‘Kırşehir'i neden ilçe yaptınız?’ sorusuna ‘Fahiş bir hataydı’ diyerek yaptıkları hatayı savunamaz olmuştur.
“Demokrasi gazisi Kırşehir’in Belediye Başkanı olarak göreve gelir gelmez Belediye Meclisi kararıyla Hacıbektaş’ı ‘kardeş belediye’ ilan edilmesini sağlayarak bu eski ilçemizle gönül ve kültür köprüsünün geleceği adına iyi bir zemin oluşturmayı amaçladık. 
“Bu kardeşlik aynı dönemde Kırşehir coğrafyasında yaşamış ve kara gün dostlukları bulunan Ahi Evran ile Hacı Bektaşi Veli’nin ve de Yunus Emre ile Toptuk Emre’nin de gönül köprüsünün kendisi olup, bunun Hacıbektaş Belediye Başkanımız tarafından dillendirilmiş olması iktidar partisi milletvekilin diliyle ‘haddini bilmezlik’ değil son derece doğal ve halkın beklentilerini dillendiren bir tutumdur. Bu konuda bir söz söylemesi gereken varsa o da Hacıbektaş ve Kırşehir halkıdır; aldıkları siyasi icazetlerle ‘had bildirme’ yolunu seçenlerin değil!” (HABER: BEYHAN BALLI)