Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları’ndan İstanbul Sözleşmesinin iptaline tepki:

“Kadınların canıyla oynayan bu kararın hesabını ilk seçimlerde sandıkta soracağız!”

CHP Kırşehir Kadın Kolları Başkanı Meral Nergiz Gökçınar, Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka’nın İstanbul Sözleşmesi’nin Yürürlükten Kalkmasına ilişkin yaptığı basın açıklamasını okudu.
İktidara gelince İstanbul Sözleşmesi’ni yeniden yürürlüğe koyacaklarını belirten Gökçınar, “Kadınların canıyla oynayan bu kararın hesabını ilk seçimlerde sandıkta soracağız” dedi.
Bugün CHP İl Merkezi’nde CHP İl Başkanı Baran Genç ile CHP Kırşehir Milletvekili Metin İlhan, CHP Merkez İlçe Başkanı Doğan Yıldızhan’ın da hazır bulunduğu basın toplantısında Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka’nın açıklamasını CHP Kırşehir Kadın Kolları Başkanı Meral Nergiz Gökçınar okudu.
İşte o basın açıklamasında, İstanbul Sözleşmesi ile ilgili detay:
“Bugün 1 Temmuz. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bir gece yarısı kararnamesi ile İstanbul Sözleşmesi’ni tek taraflı fesih ettiğini duyurduğu hukuksuz kararın üzerinden, tam 103 gün geçti. 103 günde basına en az 83 kadın cinayeti yansıdı. 
“İstanbul Sözleşmesi’nden tek taraflı çekilme kararı alındığı günden itibaren, kadınların ve çocukların payına, ölüm, istismar, şiddet düştü. Sadece 103 günde yaşadığımız bu karanlık tablonun sebebi bellidir. 300’ü aşkın kadın derneğinin üye olduğu EŞİK Platformu’nun verilerine göre, Sözleşme yürürlüğe girdiği 1 Ağustos 2014’den bu yana uygulansaydı, bugün en az 2 bin 336 kadın yaşıyor olacaktı. Çünkü devlet, kadına karşı şiddetin önlenmesi için gerekli tedbirleri almış olacaktı. Kadınları etkin şekilde koruyacak, şiddeti önleyemediği koşulda da adil yargılama ve cezalandırma süreçlerini işletecekti. Kısacası İstanbul Sözleşmesi’nin yükümlülükleri yerine getirilmiş olsaydı; kadınlar sokak ortasında göz göre göre öldürülemeyecekti, kadınları katledenler cezasızlıkla ya da iyi hal indirimleriyle ödüllendirilmeyecekti. Çocuğa yönelik cinsel istismarda bulunanlar, delil yetersizliği gerekçesi ile tahliye edilmeyecekti; cinsel istismar mağduru çocuk, delil sunmak için istismarcısı ile ikinci kez bir araya gelip ses kaydı almaya çalışırken tekrar taciz edilmeyecekti…
“Birçok kadın örgütünün, siyasi partinin ve bireyin Danıştay’a açtığı dava, iki gün önce reddedildi. Telafisi güç veya imkânsız zararların doğmasına rağmen yürütmeyi durdurma kararı vermeyen Danıştay’a soruyoruz: Kadına yönelik şiddeti, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Derya Yanık gibi, siz de mi tolere edilebilir buluyorsunuz?
“Şu çok net bilinmelidir ki; yaşanan her kadın cinayetinin ve çocuğa yönelik istismarın sorumlusu, tek adam hükümetidir; çünkü kadın cinayetleri politiktir. Kadına yönelik şiddete bedel biçenler şiddeti bitirmek istemiyor! Tacizcileri, tecavüzcüleri cezasızlıkla ödüllendirenler, yaşam hakkımıza sahip çıkmıyor! Her fırsatta erken evliliğe göz kırpanlar, çocuk yaşta evliliği yasaklamak istemiyor! Ancak biz, kadınlara tacizi, tecavüzü, ölümü reva görmelerine izin vermeyeceğiz. Kadınların canıyla oynayan bu kararın hesabını ilk seçimlerde sandıkta soracağız! İktidara geldiğimiz ilk hafta içinde İstanbul Sözleşmesi’nin yeniden yürürlüğe girmesini sağlayacağız. Sözleşmeyi uygulamaya koyduğumuzda bütün yükümlülüklerini yerine getirerek, kadına ve çocuğa yönelik şiddetin, istismarın nasıl sonlandırılacağını göstereceğiz. Türkiye’yi yeniden hukuk devletine dönüştüreceğiz. Halkın partisi olarak, halkla birlikte bu vahşeti sona erdireceğiz.”
CHP Kırşehir Milletvekili Metin İlhan de, 3 aydır sözleşmenin iptal edilmesinin yanlışlarını her ortamda ifade ettiklerini belirterek, “Sözleşmenin kaldırılma kararının ardından 83 kadının şiddete maruz kalarak hayatını kaybetmesi son derece üzücüdür” dedi. (HABER: BEYHAN BALLI)