Bu benim ölümüne sevdiğim, ekmeğini yiyip suyunu içtiğim Kırşehir için yıllarca neler yazdım, neler istedim anlatamam.
Onu karşılıksız, riyasız ve menfaat ve çıkar düşünmeden sevdim.
İşte yine yazıyorum…
Yine istiyorum.
Yıllar yılı hayalimden çıkmayan bir Kırşehir isterim…
Kalkınma hamlesini yakalamış, üretim ve katma değer yaratan, ekonomiye geçmiş, göç durmuş, sanayisiyle, üniversitesiyle, anılarımdaki Kırşehir…
Öyle bir Kırşehir isterim ki…
Tarihiyle, kültürüyle, yetiştirdiği değerleriyle öne çıkmış güzel bir kent.
Bir Kırşehir isterim.
Topraklarında dâhiler, ozanlar, sanatçılar çıkmış, Anadolu’nun asil şehri olarak bilinen.
Bir Kırşehir isterim…
Türk siyasetinde liderler yetiştirmiş, demokrasi tarihine adını altın harflerle yazdırmış, oyunu namusu bilmiş, çıkarı ve menfaati için satmamış, iktidarlara dik çöktürmüş bir Kırşehir…
Bir Kırşehir isterim…
İnsanlığı, kardeşliği, sevgiyi kendine rehber edinmiş, dürüst insanların, Ahilerin şehri olsun…
Bir Kırşehir isterim…
Vicdanlı ve vefalı insanların çoğunluk olduğu bir şehir olsun. Olursa Kırşehirli olsun…
Bir Kırşehir isterim…
Ahiliği ilke edinmiş, herkesin kardeş olduğu, sevip saydığı, doğru ölçüp, doğru tarttığı, kazancına hile katmadığı bir kent olsun…
Bir Kırşehir isterim…
Zenginin ve güçlünün şımarmadığı, güçsüzü ezmediği, kulun yerine insan geldiği topraklar olsun…
Bir Kırşehir isterim…
Her yerde, her fırsatta okuyan insanlarıyla dolmuş, akıl ile bilimle öne çıkmış Ahilerin soyundan…
Bir Kırşehir isterim…
Çocukluğumuzdan beri hayalimiz olan, öyle okumuş, öyle yazmış, bu vatanı vatan yapan, eşsiz insan Atatürk ve silah arkadaşlarına, şehitlerine bağlı ve saygılı…
Bir Kırşehir isterim…
İşte sevgili okurlarım, bana böyle bir yazıyı kaleme almama okuduğum ünlü şair Cahit Sıtkı Tarancı’nın şu sözleri sevk etti.
Ve ben de bu duygularımı sizlerle paylaşıyorum.
Bakın Cahit Sıtkı Tarancı ne diyor:
“Memleket isterim
Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun.
Kuşların, çiçeklerin diyarı olsun.
Memleket isterim,
Ne başta dert, ne gönülde hasret olsun.
Kardeş kavgasına bir nihayet olsun.
Memleket isterim,
Ne zengin fakir, ne sen ben farkı olsun.
Kış günü herkesin evi barkı olsun.
Yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun.
Olursa bir şikâyet ölümden olsun.”
İşte yıllar gitti gidiyor, 2018 yılı da ülkemize, Kırşehir’imize, insanlığa, huzur ve barış getirsin demiştim.
Ülkemize ve Kırşehir’imize artık bahar gelsin demiştim.
Bu kent, bu güzel Kırşehir doğrusu her şeye layık. Ona herkesin, hepimizin hizmet etmesi gerekir.
Bu şehri hepimiz tertemiz tutmamız gerekir.
Kırşehir için daha neler isterim neler!..