Önce halk, çünkü bir ülkenin yürümesinin en öncül değeri halktır. Kendini aşmış, ekonomik refaha ulaşmış, sağlık ve eğitim sorunları olmayan topluluktur halk.

Önce halk, çünkü bir ülkenin yürümesinin en öncül değeri halktır.
Kendini aşmış, ekonomik refaha ulaşmış, sağlık ve eğitim sorunları olmayan topluluktur halk. Gelişim göstermiş ve ileri gitmiş ülkelerde bu bir kuraldır, halkın önceliği ve çıkarları kaçınılmazdır. Bir ülkenin siyaseti ve idaresi bu yüzen vardır. Aksi aşağılanan, ötelenen, aldatılan, tüm hakları elinden alınan, hissettirilmeden köle değerleri yüklenen topluluğa nasıl halk diyebiliriz.
Halka acıyı sunmak yerine mutluluğu sunabiliyorsanız,
Yoksulluk yerine aş sunabiliyorsanız,
İşsizlik yerine iş sunabiliyorsanız,
Refah için kaliteli sağlık, kaliteli eğitim sunabiliyorsanız,
Savaş yerine barış sunabiliyorsanız,
Cehalet yerine kitap sunabiliyorsanız, sinema, tiyatro, her nevi sanat sunabiliyorsanız.
Karanlık yerine aydınlık,
İnsan ilişkilerinde saygı ve sevgiyi kurabiliyorsanız,
1.5 yılda çamur ve toprak yerine, 1 ayda asfalt sunabiliyorsanız,
Düşmanlaşan, kindarlaşan siyaset yerine, özgürleşen, kültürleşen siyaset sunabiliyorsanız o vakit halktan ve halkın gerçeklerinden bahsebilirsiniz.
Kırşehir sokaklarının 1,5 yıla yakın zamandır toz duman ve harabe içerisinden bırakıldığı. Söz de alt yapı çalışmaları ile öncelikle esnafların kan kustuğu, Kırşehir halkının uzun zamandır manasız ve plansız bir biçimde yürütülen belediyenin şehir çalışmalarında, halka karşı sağı ve ciddiyet ortadır.
Eğitimin neredeyse yıllardır öncülüğünü yapan ilimizin eğitim başarısına keyfi ısrarlarla dayatılan imam hatip köktenli eğitim programı, özellikle TEOG sonrası tercihlerle yaratılan karmaşa ve eğitim yetkilerinin kötüye kullanımı da ortadır.
Güncelliğini devam ettiren AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, ''metal yorgunluğu'' adı altında kimi parti yöneticilerinin kabuğuna çekilmesi talebi yukarıda yazdıklarıma paralel ve doğru orantılıdır. ''Metal yorgunluğuna'' dair eklemek istediğim bir şey daha var. Sayın Cumhurbaşkanım metal yorgunluğu yalnızca AKP siyaseti içerisinde değil, tüm resmi kurum ve kuruluşlarda oldukça fazla. Kırşehir ilimiz, çekiyor, can çekişiyor yıllardır, şehri yönetenlerin elinden.
Ekonomimiz yok denecek akdar az. Çiftçiler ağır yenilgi altında. Esnaflar çaresiz. Hep o bildiklerimizin parası değer kazanıyor. Alt yapı alt üst. Memleket kim kime, dum duma. Siz ki, ne zaman Kırşehir'e ziyaret ve açılışlara gelseniz, inanın yüzünüze göründükleri gibi samimi, çalışkan, yönetecek yetkinlikte değiller.
Önce halka zarar veriyorlar, sonra AKP'nin metallerine, sonra kimliğinize ve sonra tüm ülkeye. Gelin görün Sayın Cumhurbaşkanı, yalnızca metali değil neleri yormadılar neleri. Sanırsınız Kırşehir'de sürekli iki vekil, bir belediye başkanı çıkıyor, AKP hep iktidar. Partinizin merdivenleriyle yükselenler, iktidar sonrası unutuyorlar hep bu şehri, yanlarında ki umursuz bürokratlarla, sanki her şey gül bahçesi.