Bu şehirden kimler geldi kimler geçti her gelen kendi egosunu tatmin etmek için kurallar koydu, ne oldu?
Kimisi geldi bir poz ile gitti bir poz ile olan yaşayan içinde olan insanıma oldu. Her zulüm elbette sahibine, zulüm yapana döner, bundan hiçbir kuşkum yok, zülüm ile hizmeti karıştıran, ekmeğinin derdinde olana sahip çıkmak varken, sırtını dönüp üstüne de sinkaflı laf söylemek.
Böyle davranan kim olursa olsun Allah işini rast getirmesin, yüzüne baktığında konuştuğunda kapısına hizmetçi durasın geldiğin insan seni önemsemeyen tavrı ile kalbinde küfür yüzünde tebessüm hadi ordan kimi kandırıyorsun, senin için ayrı, dışın ayrı münafık demeye çekinerek zulme ortak olmak. Allah esirgesin bu ortaklığı savunan da içinde olan da yandı ki yandı.
Nereye gidiyoruz, sonumuz ne olacak haksızlıklara haklı demek belki dünyada ve bulunduğun ortamda seni kurtarabilir ya sonrası?
İşte burada başlıyor işin gerçekleri inancımıza göre Cenabı Allah “her günahla bana gelebilirsin fakat kul hakkına hiç bir şey demem, sen helallik almaz isen ahir hayatında imanından tahsil ederim” diyor.
Ya imanın yetersizse yandık ki yandık bunları benim söylemem doğru değil biliyorum. Çünkü bu konuda ihtisas yapmış birisi değilim. Fakat Kur’an’la haşir neşir olan kişinin biliyor olmasını bildiğim için yazdım.
Bizler beşeriz, bilmeden yapmış olduğumuz hatalar için özür dilemek erdemliliğine sahip olmamız gerekir. Fakat kibirli olmak, kibrini makamınla daha da yükseğe taşımak bu insanlık olamaz şeytanla kardeş olmuşsun demektir.
Bizleri bu duyguları taşımaktan Allah korusun bizim asıl değinmek istediğimiz şehrimizdeki atanmışın seçilmişin yazdığımız konulardan uzak olmasını istemek ve onlarında sade vatandaş olmalarını görmek her halde hakkımızdır.
İlimize bir vali atandı ismi İbrahim Akın. Gerçekten bugüne kadar göstermiş olduğu çalışmalar ve davranışı bu ile büyük katkıları olacağı yönünde. İnşallah böyle devam eder, her kurumu tanımakta, çalışma arkadaşlarını çok iyi analiz etmiş yani kısaca gelmeden önce ve sonra ilimizi çok iyi tanımış yapılabilecekleri kafasına koymuş. Mütevaziliği ile sempati uyandıran her platformda olmaya çalışan kurumlar ve hizmetleri konusunda brifing alan ziyaretleri ile her yerde her an karşınıza çıkabilen sade vatandaş görünümü olan, çarşıda pazarda dolaşan sıradan bir işyerinde sorunlar dinleyen, sanayi konusunda ziyaretler yapan, Organize Sanayi Bölgesinin genişlemesi gerektiğini bilen, gelen yatırımcının nasıl gelir konusunu bizlerden çok iyi bilen, yıllar sonra çok iyi bir görüntü veren Kırşehir için umut olan Vali İbrahim Akın bizlere gerçekten çok büyük bir beklenti içerisine girmemize vesile olmuştur.
Çünkü bu il artık bu tür çalışkan, işinin ehli insana, bürokrata, seçilmişe ihtiyacı var. Geçen dönem bu ilin ihtiyaçlarını neler olduğunu gerek yerel basın, gerekse mektupla başbakana kadar ulaştırmıştık. Ama bir çok yapılmasını isteğimiz sorunlarımız, beklentilerimiz ve çözüm önerilerimiz ne yazık ki sigara kutusuna yazılmış olmalı ki sigara bitince buruşturulup atılan sigara kutusu gibi buruşturulup atıldı (eski Kırşehirspor yöneticilerine verilen söz gibi). Daha çoğaltabilirim.
Fakat ne yazarsan yaz, duyacak kulak, konuşacak ağız lazım, o da bu şehirde çok kısıtlı olduğu için ümitlerimiz yeni bir bahara kaldı. İnşallah Sayın Valim İbrahim Akın buna da bir çare bulur. Kolayı seçip bu il insanını maliye ile karşı karşıya bırakanları da Allaha havale ediyorum. Bugün Kırşehirspor’a nasıl kaynak buluyorsanız o zaman da suçu, günahı bu ili ve aktivitelerini çıkarsız seven insanları yüz üstü bırakmayacaktınız. Bu insanlar il idarecilerinin isteği ile bu Kırşehirspor yönetimlerinde görev aldılar. Üzerine de ceplerinden para harcadılar. Lüks yatlarda devlet kesesinden tatil yapmadılar. Lütfen açtırmayın çuvalı, içinden ne çıkacağı belli olmaz!
Biz bu şehrin ihtiyaçlarını ve sorunlarını yazacağız, kimseden bir beklenti içerisinde olmadan yanlış yapılan, yanlış yapan bu şehrin vebalinden kurtulamaz. İyi niyetle kurulan daha sonra çıkara dönüşen bu memlekette onlarca iş var. Ben diyorum ki bunlardan ders alınarak nerede kimler yanlış yapmışsa deşifre ederek bütün bu yanlışlardan kurtulup nereye gitmek istiyorsak istikametimizi o tarafa dönmek durumundayız.
Yeter ki sağlam karakterli yöneticilerimiz olsun nereye gideceğimiz değil, nereye baktığımızın ve bu yolda yürüyecek atanmışımız seçilmişimizle beraberliğine bakalım. Çünkü evliyalar ve ozanlar şehri Kırşehir’i artık ayağa kaldırmak mecburiyetindeyiz. Hadi ne olursunuz kini nefreti bir tarafa bırakıp demokrasi gazisi KIRŞEHİR ve yaşayanları her şeyin iyisine layıksınız denip bütün sorunların üstesinden gelmek için bir çalışma programı uygulamaya koyalım. Bizler bu hizmetlere fazlasıyla layığız diye düşünüyorum.
Bu konuda da Valimiz Sayın İbrahim Akın’ın lokomotif olacağına inanırken, bizler de onun etrafında kenetlenip, Kırşehir için bir yumruk olmak zorunluluğumuz vardır. Kırşehir’de artık kimsenin kişisel menfaatlerini öne çıkarmaya, “Ben ne dersem o olur!” ya da “Ben yaptım oldu!” mantığıyla hareket etmeye, Kırşehir’e ve Kırşehir halkına zarar vermeye hakkı yoktur.