Düğün dernek için yollar boyladın
Coşanlar derdini sordu mu usta
Gönülden gönüle çalıp söyledin
Mızrap ellerini yordu mu usta
Saz belledin Bulduk, Yusuf ustadan
Kuruşu görmedin onca besteden
Radyo davetini aldın postadan
Hevesin murada erdi mi usta
Virane bahçede bülbüller ötmez
Hatice pek hasta, yaşama yetmez
Yetim yavruları kimseler gütmez
Döne merhameti verdi mi usta
Havalandı bozlak o nefesinde
Söyleteni vardır giz kafesinde
Dinleyen hislenir titrek sesinde
Gözyaşı toprağı kardı mı usta
Kırmadın kimseyi hal hatır sordun
Saygıda kusuru ayıptan gördün
Bütün sırlarını sazına verdin
Sızlanıp yüzüne vurdu mu usta
Kaderin garipten yazmış yazıyı
Demedin kimseye içte sızıyı
Katınca ozana Neşet kuzuyu
Abdallar önünü gördü mü usta
Bedeni dünyadan göçtü ustanın
Hevesi kursakta uçtu ustanın
Heykel nazarında hiçti ustanın
Kırşehir kadrine vardı mı usta