Miraç Kandili dolayısıyla Kırşehir İl Müftülüğü tarafından akşam namazından sonra Merkez Ahmet Yesevi Camii'nde bir program düzenlendi. Mevlid-i Şerif ve Kur'an-ı Kerim'in okunmasının ardından İl Müftüsü Mustafa Tekin, günün anlam ve önemi ile ilgili bir vaaz verdi.
Müftü Tekin vaazında; “Peygamberimiz, miraç hadisesinden önce çok zor günler geçirmişti. Mekke müşriklerinin baskısı artmış, yeni Müslüman olanlara işkenceler had safhaya çıkmış, Peygamber Efendimiz (a.s) kısa süre aralıklarla amcası Ebu Talib'i, ardından da eşi Hz. Hatice'yi kaybetmişti. Bu zor dönemlerde teselli ve hüznünü paylaşması gerekenleri kaybetti. Müşriklerin baskıları artmıştı. Bu sıkıntılı ortamdan biraz olsun kaçmak için Taife gitmiş, ancak orada taşlanarak geri dönmek zorunda kalmıştı. Hüzün içinde Mekke'ye döndüğünde, Miraç hadisesi gerçekleşti.” dedi.
Tekin konuşmasını, İsra ve Miraç olaylarının detaylarını aktararak sürdürdü: "İsra, Hz. Peygamber'in hicretten yaklaşık bir buçuk sene önce, Receb ayının 27. gecesinde Mekke'deki Mescid-i Haram'dan alınarak Burak adlı bir vasıta ile Kudüs'teki Mescid-i Aksa'ya götürülmesidir. Miraç ise bu kutlu yolculuğun Mescid-i Aksa'dan itibaren Cebrail (a.s) eşliğinde göklere ve Sidretül Münteha'ya kadar devam etmesidir."
Tekin, Miraç'ta Peygamberimize ümmeti için verilen üç büyük hediyeyi de hatırlattı: Allah'a şirk koşmadan ölenin cennete gireceği, Bakara suresinin son iki ayeti ve günde beş vakit namaz. “Miraç, Allah'ın sonsuzluğuna, büyüklüğüne ve birliğine yapılan en görkemli şahitliktir. Miracı hatırlamak ve anmak, günde beş kez namaz ile Allah'ın sonsuz merhametine ulaşma dileğidir. Mü'minin miracı namazdır. Allah'a en yakın olduğumuz an secde anıdır.” diyerek sözlerine son verdi.
Okunan yatsı ezanı sonrasında hatmi şeriflerin duası yapıldı. Yatsı namazının kılınmasının ardından program sona erdi.