Meclis'te ziyaret ettiğimiz Kırşehir Milletvekillerimizin hatırlattıkları…
GEÇTİĞİMİZ hafta gazete olarak Ankara’da Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne giderek Kırşehir’in iki yeni Milletvekilini ziyaret edip, başarılar diledik. Uzun yıllar olmuştu TBMM’ye gitmeyeli… Eskiden Meclis’in Çankaya kapısından bir gazeteci olarak girerek milletvekilleriyle görüşürdük, kim bilir kaç kere gitmiştim? Şimdi Çankaya kapısını kapatmışlar.
Uzun yıllar olmuştu TBMM’ye gitmeyeli…
Eskiden Meclis’in Çankaya kapısından bir gazeteci olarak girerek milletvekilleriyle görüşürdük, kim bilir kaç kere gitmiştim?
Şimdi Çankaya kapısını kapatmışlar. Meclis’e gelen yüzlerce, hatta binlerce ziyaretçi Dikmen kapısında saatlerce kuyruklarda bekleyip üç yerden arandıktan sonra zor bela milletvekillerinin kaldığı Halkla İlişkiler Bölümü’ne geçiyorlar 1. ve 2. katlardaki milletvekillerine ulaşmak daha kolaydı.
Şimdi yeni Halkla İlişkiler Bölümü’nün 8-10 katlı bir bina, iki bodrumlu, 8 katlı bir binanın içerisine milletvekillerine dağıtılmış bürolarını gördük.
Bizim Kırşehir Milletvekillerinin bürolarının 4. katta olduğunu öğrendik.
Önce Milletvekili Salih Çetinkaya’yı ziyaret ettik.
Salih Çetinkaya, bizleri karşısında görünce hem sevindi, hem de çok mutlu olduğunu ifade etti.
Bir salonda Kırşehir ve ilçelerinden gelen Belediye Başkanları, tebrike gelen ziyaretçilerle birlikte bizleri de kabul etti.
Milletvekili Salih Çetinkaya’ya Kırşehir’le ilgili çalışmalarını sordum. Çok memnun oldu. Özellikle benim gelmemden, ziyaretimizden sevindiğini dile getirdi.
Kırşehir’in çevre yolunu anlattı. Kapalı Cezaevi’nin kaldırılacağını, Cumhuriyet İlkokulu’nun yıkılıp Selçuklu mimarisine uygun bir projeyle yeniden yapılacağını müjdeledi.
Ziyaretçiler, Salih Çetinkaya’nın Kırşehirliler onu ve açıklamalarını pür dikkat dinlediler.
Bütün bunları anlatırken heyecanı yüzünden okunan Milletvekili Salih Çetinkaya’ya, “Sayın Milletvekilim, sayılı günler çabuk gelir, geçer. Tek başına iktidar olan Ak Parti’nin bir milletvekili olarak devletin tüm imkânlarını hükümetinizden ısrarla isteyin. Projeler yapın. Diğer milletvekili Mikail Arslan Bey ile el ele verin. Kırşehir’e, ilçelerine, köylerine kalıcı hizmetler yapın. Eserler kazandırın. Girintili olun, mücadeleci olun. Bakanlar, müsteşarlar, genel müdürler, Kırşehir Milletvekillerini tanısınlar. Kurtulamasınlar elinizden. Tuttuğunuzu koparın. Sizden önce ki eski iki milletvekili gibi olmayın. Onlar Kırşehir’e hizmet yerine, hezimet yaptılar. Nasıl bir hezimete mi diyorsunuz? Hastanenin yanına yapılan üst geçit onları unutturmayacak eserleridir. Onlar gibi olmayın. Kırşehir’e böyle kötülük yapmayın. Kırşehir’in gönlünde hizmetlerinizle, eserlerinizle iz bırakın” dedim. Onların dönemi Kırşehir için boşa geçen yıllar oldu.
“Haklısınız, hepinizin desteğine ihtiyacımız var” dedi Salih Çetinkaya…
Ben de kendisine Kırşehir için her şeyi yapmaları halinde, her türlü desteği vereceğimi bildirdim. Kırşehir için tabi ki destekleyeceğiz.
Milletvekili Salih Çetinkaya’nın yanından iyi duygularla ayrılıp diğer Milletvekilimiz Mikail Arslan’ın bürosuna geçtik.
Mikail Arslan’ın bürosuna vardık ki, kapısı koridorlar ve makamı insanlarla dolu.
Ben şöyle zoraki içeri girip odasına kafamı bir uzattım ki ne göreyim! Mikail Arslan tamamen yorulmuş, bitap düşmüş, dosyalar arasında bir şeyler arıyor. İnsanlar karşısında tespih tanesi gibi dizilmiş bekliyorlar.
Birden Mikail Arslan, kafasını kaldırdı, şöyle bir etrafına baktı, bir şeyler anlatıyordu, beni gördü. El salladım. Gülümseyerek yanıma geldi. Şöyle bir odasına baktı, salondakilere baktı. Dışarı çıkıp koridora baktı ve “Değerli hemşehrilerim kalabalık giderek çoğalıyor ve giderek te artıyor. Buyurun salona geçelim” dedi.
Beraber geçtik salona. Geçerken “vekilim çok yorgun ve bitkinsin” dedim.
“Abi her gün böyle” dedi.
Ben de, “Allah yardımcın olsun” dedim.
Salonda masanın etrafına yüzden fazla yakın ziyaretçi oturmuştu ki beni özellikle, “Abi sen şöyle yanıma gel, otur” dedi.
Gittim yanına oturdum. Kırşehir’le ilgili proje ve çalışmalarını anlatmaya başladı.
Kırşehir demiryolu projesinin son durumunu özetledi. Çevre yolunun durumunu anlattı. Çemaş kavşağından başlayıp üniversite bahçesinin kıyısından ve oradan devam edeceğini anlattı. “Yakın bir zamanda başlayacağız” dedi.
“Kırşehir’de göçün önüne geçmek istiyoruz. Bunun için Kırşehir’e yeni iş sahaları açmak niyetindeyiz. İş imkânları sağlayacağız. Hemşehrilerimizin iş için İstanbul’a, Ankara’ya, ya da başka yerlere gitmesini istemiyoruz Kırşehirlileri. Kırşehir’de rahat bir ortamda istihdam sağlayarak tutmak istiyoruz. Sarıyahşi ve Evren ilçelerini Kırşehir’e bağlamak için kanun teklifi hazırlıyoruz ve yakında vereceğiz. Kırşehir’in nüfusunun artmasını sağlayacağız. Kırşehir’den Aksaray’a kadar olan yolu çift yol olarak yapacağız. Mucur’dan Karahasanlı ve Şefaatli’ye kadar, Kırşehir’den Toklumen’e kadar, Kesikköprü’den geçince Kızılırmak’ın alt tarafından Gülşehri’ne kadar, yani havaalanı yolunu yapacağız. Eski yolu da iyileştirerek kullanacağız. İl Özel İdaresi’ne yeni asfalt makinesi alacağız ve tüm köylerimizin yolunu asfalt yapacağız. Tarım ve hayvancılığı teşvik ederek her alanda destekleyeceğiz. Daha pek çok projeyi hayata geçirmek için çalışmalar yapıyoruz. Bunları Meclis’teki CHP ve MHP’li bölge milletvekillerinden de destek görüyoruz. hemşehrilerimizden iktidarımıza destek olmalarını, birlik ve beraberlik içinde hareket etmeleri bizim için çok önemli. Kırşehir basını için de Şevket Güner ağabeyimizin bizim için çok büyük destek ve yol gösteren eleştirilerine ve tecrübelerine ihtiyacımız var. Yazılarıyla bizlere çok büyük destekler verdi. Kırşehir’in sorunlarını ve projelerini sürekli gündemde tutan bir gazeteci olarak kendisine teşekkür ediyoruz” dedi.
Şunu ifade etmeliyim ki, Kırşehir Milletvekili Sayın Mikail Arslan ve Sayın Salih Çetinkaya’dan çok güzel açıklamalar dinledik. Ama yine ifade etmeliyim ki, Mikail Arslan’ı proje ve yatırımcıların takipçisi olarak çok büyük bir yükün altına girdiğini gördüm. Salih Çetinkaya da daha yeni heyecanla o da aynı duyguları taşıyordu. Çetinkaya’ya şunu söylemek isterim, “Mikail Bey, sizden övgü dolu sözlerle bahsetti. Siz de onun tecrübe ve iş bitirme, iş takibi, projelendirme konularında el ele vermenizdir.”
Bugün Mikail Arslan, hâlâ Kırşehirlilerin gönlünde ise o Kırşehir’e ve ilçelerine getirdiği, yaptığı hizmet ve eserlerle anılmaktadır. O Kırşehirlilerin gönlünde kimseye kin tutmadan, Hz. Mevlana’nın sevgisiyle, Pir Ahi Evran’ı Veli’nin kardeşliğiyle taht kurmuştur, dersem Allah şahittir yalan söylememiş, doğruları dile getirmiş olurum.
Yine belirtmeden edemiyorum. 7 Haziran seçimlerinde Salih Çetinkaya, yine liste başıydı. İkinci sırada Hacı Turan niye seçilemedi? Özetlemek istemiyorum. Ak Partililer ve Kırşehirliler biliyor zaten!
1 Kasım seçimlerinde Salih Çetinkaya, yine liste başı. İkinci sırada bu defa Mikail Arslan. Partinin oyunu 70 bine yaklaştırmış. Mikail Arslan, birinci ve ikinci dönemlerde Kırşehir’e kazandırdığı Ahi Evran Üniversitesi’ni, Polis Okulu’nu, Sıdıklı-Sarıyahşi Köprüsü’nü, Adliye Sarayı’nı, hastane, üniversite binaları, okul ve yurtlar, ilçelere yapılan tüm kamu yatırımlarının mimarı, efendisi, hizmet adamı Mikâil Arslan’dır. Bunu bilen sağduyulu Kırşehirliler onu üçüncü kez bağrına basarak ödüllendirmişlerdir.
İşte 7 Haziran seçimleriyle 1 Kasım seçiminin durumunun özeti bu.
Mikail Arslan, yalan söylemeyen, kin tutmayan, mütevazı, kibar, hiç kimseye siyasi görüşünden dolayı yok saymayan bir Kırşehir Milletvekili olarak Kırşehir siyasi tarihine geçti.
Ben Kırşehir’in Adalet Partisi’nden ve Millet Partisi’nden milletvekilliği yapan bir Memduh Erdemir’i, CHP’de iki dönem milletvekilliği yapan CHP’lilerin “Karaoğlan”ı bir Mustafa Aksoy’u, Memduh Erdemir’in yetiştirdiği Adalet Partisi’nde politikaya başlayan ANAP’la noktalayan bir Kâzım Çağlayan’ı, MHP’li bir Ramazan Mirzaoğlu’nu hizmetleriyle, eserleriyle, hemşehrilerinin gönlüne giren yiğit ve kurt politikacılardan birisi olduklarını bütün Kırşehirliler biliyor. Bu kişiler milletvekillerine örnek olsun.
Kırşehir siyasi tarihine AP’li Memduh Erdemir, CHP’li Mustafa Aksoy, ANAP’lı Kâzım Çağlayan, MHP’li Ramazan Mirzaoğlu’ndan sonra AK Parti’de de Mikâil Arslan bu altın tablonun içine girmiştir.
Diğer Kırşehir milletvekilleri ne mi oldu diyorsunuz?
Onlar Kırşehirlilere yalan söylediler, vaadlerini gerçekleştiremediler. Milletvekili sıfatıyla günlerini gün ettiler. Oylarını aldıkları insanları kandırdılar. Kendilerini bitirdiler. Şimdi Kırşehir’e bile gelip insan içine çıkamıyorlar. Yaptıkları tek şey milyarlarca lira maaş almak! Onu da yiyemiyorlar ya!..
Şimdi ne iş yaptıklarını gülerek anlatıyorlar, ama ben yazıp da onları burada rencide etmek istemem.
İyiye iyi diyeceğiz. Kötüye kötü diyeceğiz.
Doğruları söyleyip doğruları dile getireceğiz.
Milletvekillerimizin ziyareti bana bunları hatırlattı…
Burada Kırşehir’in yeni milletvekillerine başarılar diliyorum, onları Kırşehir’e hizmet yolunda destekliyorum. Onları sürekli takip edeceğiz, gerektiğini eleştirip, gerektiğinde başarılı çalışmaları ile takdir edeceğiz.
Ben bu dönemde Kırşehir adına umutluyum. Çünkü iki milletvekilimiz Meclis’te önemli komisyonlarda görev almışlar. Şu an birlik ve beraberlik içinde oldukları izlenimini aldım. İnşallah birileri bunların arasını açıp, koparmazlar…