GÜN GEÇERKEN PENCEREMDEN

On dokuzuncu kattan bakıyorum sokağa.
Almış başını gidiyor kurbağalı dere,
Bazen coşarak Kadıköy'e 
Alım-Satım hengamesi Salı pazarında.

Mihri can soğukları telaşımı;
Hepsinin canı tez, korna sesleri,
Pamuk açmış ağızları 
Çoktan çatlamış sabır taşları.

Allı, morlu Balat'ın evleri yanak yanağa.
Cadde bostanda insanlar tümden güneşe sevdalı 
Yarım ada, Maltepe üzerinden 
Kayıyor gün yorgunu aydınlık,

Kızıllığı çöküyor denize güneşin 
Bulutlar gri yumak, yumak.
Marmaray'da yorgun, insan bedenleri.
Yaşlılık, çocuğun oyun bozumu hali

Gemiler Ahır kapı önünde yoklamada.
Geçer Kızkulesi'ne eğilerek,
El sallar Ayasofya’ya Galata Kulesine 
Saygı durur Dolmabahçe'ye.

Balta Limanında bir şehir selamı 
İstinye'de mola vermez.
Akar gider Yeniköy üzerinden 
Sarıyer'de denizin gerdanını yalıyarak 
Şirince'ye, Karadeniz'e

Yağmurlu bir günde,
Yedi tepesi yok olmuş,
Camdan mahpushane rezidanslı şehirde, 
Bıraktım, gonca güllerimi,
Sen, dünyaya emanet güllerim sana.
Eyyyy;

İSTANBUL

A.OSMAN ODUNCU