Kırşehir geçen hafta Ahilik Haftası’nı kutladı. Başbakan Binali Yıldırım, bakanlar ve sivil toplum kuruluşlarının genel başkanlarının da katılımı ile gerçekleştirildi.

Kırşehir geçen hafta Ahilik Haftası’nı kutladı. Başbakan Binali Yıldırım, bakanlar ve sivil toplum kuruluşlarının genel başkanlarının da katılımı ile gerçekleştirildi.
Ben bugünkü yazımda Ahilik Haftası’ndaki gözlemlerimi anlatacak, eksiklerimizi dile getirecektim. Ama ülkemizin hemen yanı başında, Irak’ın kuzeyinde yapılan referanduma daha uygun gördüm.
25 Eylül’de Kuzey Irak’ta sözüm ona bağımsızlık referandumu yapıldı. Sonuçlar belli ama açıklanmadı henüz. Kesin evet çıkmıştır!
Yahudi İsrail hariç dünyadaki tüm ülkeler bu referanduma karşı çıktı ama yine de Barzani bu inadından vazgeçmedi daha doğrusu vazgeçtirilmedi ve referandum yapıldı. İpi elinde olanlar Barzani’ye “sonuç ne olursa olsun bu referandumdan vazgeçmeyeceksin” diye emir verdi.
Kabile reisi olan Barzani köpeği bu gücü kimden alıyor? Tabiî ki Yahudi İsrail’den ve ardında duran ABD’den… Merhum Türkeş bu köpek için “Muhatabı ancak Üzümlü Karakolunun Astsubay komutanıdır” demişti.
Ben Astsubayımıza bile muhatap görmüyorum.
En büyük yanlış ülkemize geldiğinde sözüm ona o paçavrayı direğe astırtmayacaktık.
Biz bu iti çok şımarttık, kıçını kaldırttık, ama kıçını yere indirmesini de bu devlet iyi bilir…
Yıllar evvel bu it Musul ve Kerkük için de “buralar bir Kürt şehri müdahale olursa sonuna kadar savaşırız!” demiş, merhum Muhsin Yazıcıoğlu Başkan da ona” Barzani’yi Diyarbakır’da yargılar, Habur’da asarız” demişti…
Siz bakmayın ABD’nin göstermelik karşı çıkmalarına. Gözümüzün içine baka baka yalan söylüyorlar. İsrail, büyük İsrail’i kurma hedefini yavaş yavaş işletiyor. Bundan 60-70 yıl evvel neredeyse bir kasaba kadarken şimdi koskoca ülke oldu, böyle giderse de daha da büyüyecek.
Hafızalarımızı biraz tazeleyelim, ne yaptı bu İsrail ve ABD. İlk önce Irak, İran savaşını çıkardı kardeşi kardeşe yıllarca kırdırdı. Sonra ne oldu Irak’ın kuzeyi kendisi de Yahudi olan Barzani’ye teslim edildi. Büyük İsrail için tohumun il atılışıydı bu.
Sonra ne oldu yine İsrail sınırına yakın diğer bir Müslüman olan ülke de yani Suriye’de iç savaş çıkartıldı. Tıpkı Irak’ta olduğu gibi ABD’nin diğer köpeği DAİŞ buraya yerleştirildi.
Sözde PKK’nın Suriye uzantısı olan PYD/YPG ye hem askeri hem de ekonomik destek oldular.
PYD ve DEAŞ bu savaş uçaklarını nerden ve kimden aldı?
Tabiî ki İsrail ve ABD’den.
Amaç Yahudi İsrail ve tabiî ki ABD’nin köpekliğini yapacak bir ordu kurmaktı, kuruldu da. Şimdi bu referandum kararı ne için alındı biraz daha anlamış olduk. Yani referandum kararı sözüm ona Kürdistan için alınmadı…
Oyun büyüktü, bunu gören ülkemizin devlet büyükleri MGK toplantısını öne çekti ve Barzani’ye “akıllı ol sınırlarımızı genişletiriz” mesajı verildi.
Bu referandumla 1926 yılında yapılan Ankara anlaşması ile 100 yıl süre ile buraya hiçbir şey yapılmayacaktı, referandumla bu bozulmuş oldu.
Musul ve Kerkük tekrar bizim olmalı, olsun da. Bunun için bundan daha iyi bir gerekçe olamaz. Amaç zaten burada bir Kürt devleti kurmak değil amaç belli, büyük İsrail…
Sözü edilen Kürdistan ise sadece araç Türkiye’deki Kürt kardeşlerimizi ve bölgedeki Kürtlerin sözde desteğini almak.
Ne demişti 2015’de Netenyahu “Bu İşıd belasından kurtulmanın tek yolu Kürtlere bağımsızlık vermektir!” bununla da kalmayıp, “Kurulacak olan Kürdistan devletinin bayrağı İsrail bayrağı ile birlikte dalgalanmalı” dedi.
Abdullah El Kürdi ne demişti “PYD ve YPG Kürtleri katlediyor.”
Demek ki burada amaç Kürdistan kurulması değil, kurulacak olan büyük İsrail devleti için geçici kukla devlet kurdurmak.
Biz ne yapmalıyız? Bütün bu oyunları bozmalıyız, bozacağız da. Bu Barzani köpeğinin burada alacağı son karar olmalı.
Sınırlarımız artık genişlemeli zaten buralar bizim değil miydi. Emaneti geri alma zamanı geldi.
Atilla ne demiş:
“Sınırlarınızda sorun varsa sınırlarınızı genişletin!”