KOMİSYON TOPLANTILARI

Kırşehir’de 2016 yılını uğurlamaya şunun şurasında kaç gün kaldı? Evvel Allah bir hafta sonra 2016’ya bay bay edip 2017’ye “merhaba” diyeceğiz. Kırşehir olarak 2016’yı nasıl geçirdik, iyi mi geçirdik, kötü mü geçirdik bunun değerlendirmesini daha sonra yapacağım.

Kırşehir’de 2016 yılını uğurlamaya şunun şurasında kaç gün kaldı? Evvel Allah bir hafta sonra 2016’ya bay bay edip 2017’ye “merhaba” diyeceğiz.
Kırşehir olarak 2016’yı nasıl geçirdik, iyi mi geçirdik, kötü mü geçirdik bunun değerlendirmesini daha sonra yapacağım. Ama bugün aklıma takılan bir konuya değinmek istiyorum.
Komisyon nedir, neye yarar, ne zaman kurulur, ne zaman vitesten sallar?
Bu kurulun ne zaman ortaya çıkacağı ve ne zaman yer altına ineceği belli olmaz. Bir de komisyoncu vardır ki ikisinin arasında bir bağ olmadığını düşünsek de inceleyince ikisi de aynı kapıya çıkar. Belki biri saklı çıkar, diğeri de alenen çıkar.
Türkiye’de bu yaşıma kadar pek çok komisyon kurulduğuna şahit oldum, fakat kurulan komisyonlarda hiç bir olumlu karar çıkmadı, çıktıysa da ben hatırlamıyorum ve olumlu her hangi bir karar çıkacağını kimse beklemesin.
Esasında komisyon, kabaran kadrolara bir nevi meşgale, yani iş bulma organizasyonudur. Gündem değişikliğine ihtiyaç duyulduğunda, halkın dikkatini dağıtmak için alelacele kurulan komisyonlarda oldu. Üyelerin oturmaktan sıkıldığını gören her hangi bir yetkili, “aman Kaf Dağı’nda başıboş bir kurt koyunu katletmiş bunu araştıralım!” diyerek, üç beş kişi bir araya gelir veya “Avrasya Tüneli’nin yapımını üstlenen firmanın yetkilisi açılışta besmele çekti mi, çekmedi mi. Çekmemişse bu tünelde geçen günah işlemiş mi olur” diye çok önemli ve hayati konuları bir karara bağlamak için bütün delilleriyle gündeme almaya karar verilir.
Önce müsait bir yer aranır, aranan yerin ufak tefek patırtı ve gürültünün dışarı sızmaması lazım. Müsait bir bodrum katında bir yer bulunur, bir çaycı çayın yanında atıştırmalık ve öğün yemekleri sipariş edilerek curcunaya başlanır. Konu üzerinde münakaşalar ve atışmalarla açılış yapılır ve zaman zaman şiddet doruğa çıkar, yumruklar savrulur, silahlar çekilir dalaştan meydana gelen ufak tefek sıyrıklar yerinde tedavi edilirken biraz ağır olanlar ambulanslarla en yakın hastanelere kaldırılır. Böyle bir kaç olaydan sonra hiç bir neticeye varılmadan ve ekibinde fazla dalaşmadan ve mesaide yorulması dolayısıyla çay parasını da vermeden komisyon dağılır. Ne toplandığından nede dağıldıktan sonra bir kaç taraf gazetelerden başka kimsenin haberi olmaz.
Şimdi gelelim bizim komisyonların kuruluşuna ve dağılışına. Mesela bir FETÖ çıktı da Cumhuriyetin altının nasıl oyulduğunu son anda öğrendik, açıkçası biz öğrenmedik de yine ne kadar nefret etsek de bize öğretinceye kadar Allah razı olsun, melun olaylardan sonrada Allah perişan etsin, fetocuk öğretti.
15 Temmuz olaylarını araştırmak içinde bir komisyon kuruldu, aman Allah’ım ne havalar ne efelenmeler! Sanki bilinmeyen bir olayı aydınlatacaklar! A sevsinler sizi. Komisyonda bulunanların hemen hemen hepsi de FETÖ denen adamın önünde düne kadar diz çöküp helallik alan kimseler.
Her nedense şimdiye kadar seçilmiş milletvekillerinden bir tek kişi FETOCÜ çıkmadı, Hakan Şükür hariç! Ne kadar sevindirici değil mi?
Yuttuk afiyet olsun yutanlara!
Ne kadar kandırılmış eski yetkili kimse varsa güya onları komisyona çağırıyorlar, onlara dehşetengiz sorular soruyorlar, sorulan soruların hepsi de halk arasında malum daha önce, daha önce değil yıllardır bilinen gerçekler. Yalnız bir kuvvet komutanı çağrıya riayet etmedi çok ta iyi etti. Gelip de ne anlatacak adam? Ortada bilinmeyen bir durum mu var ki anlatsın.
Her neyse adamlar harcırahlarını alarak biraz ekonomik durumlarını düzeltip ve haylide eğlenceli bir vakit geçirdikten sonra aniden sona erer.
Ne gariptir ki konuşulan veya alınan karardan halkın haberi olmaz. Halkın pek te merak edeceği bir mevzuda yok ya, eh işte laf ola beri gele.
İşte bizdeki komisyonların önü ve sonu böyle. Eğer yeni anayasa kabul görürse bir sonraki seçimde milletvekili sayısı 650 olacak, 450 milletvekiline ödenek ve iş bulmadan zorluk çeken hükümet 650 milletvekiline nasıl iş bulacak?
Caddelerde boş gezen diplomalı üniversiteliler fazla önemli değil sadece milletin vekilleri rahat etsin. Milletin asılları perişan vekilleri lüks içerisinde huzurlu ve rahat etsin!..