Bir bahtı kara şehir Kırşehir mi, neden göç verir?
Neden sanayileşemez, neden tarımla kalkınamaz?
Neden turizmden faydalanamaz?
Neden insanları biri birini çekemez, hasetlik eder?
Seçtiklerimiz Kırşehir’in menfaatleri için tek yumrukta birleşemez?
Kıskançlıkla hainlikle onlarca çok ortaklı yatırım için kurulan gelecek vaad eden işletmeleri kapandı, gurbette çalışanımız parasını neden bankalarda tutar, neden yatırım için gelmez, onlar neden küstü, neden tatilini bile burada geçirmez?
Bizlerin yaşadığı toprakta yatan onlarca evliyasını kendi öz evlatları dahi bilmez, kazanç için iki kişi bir araya gelse o güzelim duyguları, kirli düşünceleri ile köreltmeye nifak sokmaya çalışan insanımız yok desek yalan söyleriz.
Şehrimizin ali menfaati için çalışan bürokratımıza seçilmişimize şahsi menfaati uğruna lekelemek adına yaygara koparanları da çok iyi biliriz.
Şehrimiz için yapılan milyonlar harcanan yatırımların bir çoğu nedense düzenli inşa edilmez!
Her yapılan, Kırşehir ve insanı için yapılıyor ise, yaşamı kolaylaştırmak, bizim için olmazsa, olmazımız ise, gelecekte çok sıkıntı verecek işlerden yapılaşmadan uzak durmak gerekmez mi?
Ama ne gezer?
“Ben her şeyin en iyisini bilirim ve istediğimi yaparım!” mantığı içinde hareket edenler bir süre sonra yaptıklarının farkına varıp, “yanlış yapmışım!” dese de iş işten çoktan geçip gitmiştir. Olan sana, bana, Kırşehir’e olmuştur, geçmiş olsun!
Bizler de bir sorun varsa ne ise onu iptal edelim. Sorunu çözelim düşüncesinde mi olmalıyız, mesele büyük ve iyi görünmek asla olmamalı, mesele gerçekten iyi ve büyük olunmalı. Büyük düşünmek olmalı ki, her sorun uzun vadede çözüme kavuşsun, bu ilin ve devletimin katkıları ile yapılan milyarlar harcanan işlerde yap boza dönmesin.
Kırşehir nasıl kalkınır, nasıl nüfusu artar ne yatırım yapılır ise bu şehir ayağa kalkar, göç vermez, işsizi olmaz, yüksek okul okumuşu ve meslek okumuşu, orta öğretim okumuşu iş bulur, ticareti canlanır devlet kapısında bana da bir iş diye birikeni olmaz.
Kırşehir’in hemen hemen bütün köylere boşalıyor, mezraya, ilçeler beldeye dönüyor, zaten geçmiş yıllarda 25’i bulan beldelerimiz köye dönmüş ve bugün bu sayı sadece 3’e düşmüştür.
Ama biz endişe ediyoruz, memleketim Kırşehir adına kaygılanırken, hala toz pembe rüya aleminde olanlara da tabi diyecek ber şey bulamıyoruz.
24 Haziran 2018 tarihinde ülkemiz yeniden bir yönetime “merhaba” diyecek. Bizler seçilecek milletvekilimizin ne yakışıklı olmasını, ne de karizmatik olmasını önemsemiyoruz. Önce vatan ve bayrak sevgisinin olmasını, ilimiz, vatandaşımız ali menfaatine yapılacak işlerde sonuna kadar gayret kâr olmasını, ülkemizin yıllardır ekonomisini ve onlarca vatan evlatlarının kanının akmasına, ailelerinin acı içinde olmasına, kadınlarının dul, çocuklarının yetim kalmasına vesile olan terör lanetinin bitmesi için sonuna kadar mecliste mücadele içerisinde olmalarını istiyoruz.
Kırşehirimizin her seçim dönemi hatırlanan yapılmasını istediğimiz yatırımların, yapılması için mücadele vererek şehrimizin ali menfaatine olacak olan, Hava alanı yolunun, tiren yolunun, çevre yolunun, organize sanayinin gelişmesini, tarımda üretim yapılan ürünümüzün işlenmesi paketlenmesini, satılan şeker fabrikamızın kapasitesinin artmasını, Petlas Lastik Fabrikamızın daha da gelişmesi yan sanayilerin oluşmasını, ilimizin hayvancılıkta gelişmişliğini artırılması için özel kanunlarla desteklenip, ilimize, ülkemize katkısının artırılmasını, hele de Ahi Evran Üniversitesi Mühendislik Fakültesi, Ziraat Fakültesi, Tıp Fakültesi, Fizik Tedavi bölümleri başta olmak üzere her bölümle iş birliği içerisinde olunmalı.
Rektörümüz sayın Vatan Karakaya beyefendinin hazırlatmış olduğu şehrimiz menfaatine olan projelerin desteklenmesi için yardımcı olunmalı, üniversitemizle işbirliği içinde olunup, meslek hastalıkları ile ilgili yeni bir hastane kurulmasına destek olunup, şehrimize bu hastane kazandırılmalı, turizmde ilimizde hizmet eden otellerimizin il yönetimi olarak yapılması gereken hizmetler, konusunda her türlü destekler verilerek, tanıtımına katkılar sunarak ilimiz adının duyulmasına gayret göstermek mecburiyetinde olmalıyız.
Yabancı yatırımcıları ilimize çekmek adına bütün yabancı büyük elçileri, sanayi, turizm konusunda brifingler vermek üzere ilimize davet edip ilimizin doğal güzellikleri başta olmak üzere yatırım alanları gösterilerek onlara tercümanlık yapmalıyız, Kırşehirimizin bahtı kara olmadığını, çalışarak yoğun mesai harcayarak, kimseyi ötekileştirmeden çalışan bize, ilimize yoğun mesai ile gönülden Ahi Evran-ı Velinin sözünü kendine şiar edinmiş, akıl ahlak bilim ile çalışan millet vekillerimiz, Belediye Başkanlarımız, atanmışlarımız olsun her çalışmanın sonu Kırşehir ve insanı için olsun. Bahtımız kara değil, gökyüzünün maviliği, güneşin aydınlığı gibi olsun.
Bu arada mübarek Ramazan ayını da geride bıraktık. Bütün okurlarımın ve hemşehrilerimin mübarek Ramazan Bayramı’nı kutluyor, sağlık ve mutluluk içinde nice bayramlar diliyorum.