Tarihini çok iyi hatırlıyorum 22 Haziran 1963 tarihinde temeli atılan ve iki yılda bitirilerek 1965 yılında hizmete açılan Kırşehir Hükümet Konağı’nı zamanın Adalet ve İçişleri Bakanlığı görevlerinde bulunan hemşehrimiz Sahir Kurutluoğlu kazandırmıştı.
Önce Adliye Binasını, sonra da Adliye Binası’nın karşısındaki elmalık ve kavaklığı Kırşehirlilerin bağışlarıyla alınan arsa üzerine Kırşehir Hükümet Konağı binası yapılmıştı. 
Ben o zaman daha 10-15 yaşlarında iken yaptırılan bu Hükümet Konağı yerinin arsası Müstean Günver, Kasap Süphan İlata, Kasap Ali Onbaşı’nın oğlu polis müdürü Kâmil Keleş’e ait olduğunu biliyorum. 
Müstean Günver ile Kasap Süphan İlata Hükümet Konağı yapılmak üzere arsalarını ücretsiz olarak verip tapuya başka bir amaç için kullanılamayacağına dair şerh koydururlarken, diğer bir hissedar olan Kasap Ali Onbaşı’nın oğlu polis müdürü Kâmil Keleş, arsasını belli bir ücretle devrediyor ve bunun karşılığı devlet tahvili alıyor. 
Arsaların bağışı alınıp istimlak çalışmaları bitirildikten hemen sonra ihaleye çıkarılıyor ve Hükümet Konağı’nın yapım işini Kayserili Yılmaz Gavremoğlu alıyor.  
1965 yılında tamamlanarak hizmete açılan Kırşehir Hükümet Konağı’nın içinde bütün resmi kurum ve kuruluşlar hizmet veriyordu. Hatta 1973 yılında yani Cumhuriyetimizin 50. yıldönümünde dönemin Valisi Mustafa Bezirgân tarafından Kırşehir halkından toplanan kuruş kuruş paralarla bir de Atatürk Anıtı yaptırılmıştı.
Bu Hükümet Konağı 2000 yılına kadar Kırşehirlilere hizmet etti. 1999 Marmara Depreminden sonra bütün Türkiye’de olduğu gibi Kırşehir’de de Hükümet Konağı başta olmak üzere pek çok resmi kurum binalarında güçlendirme çalışmaları yapılmıştı. 
Sonra 2015 yılında ne olduysa oldu, Kırşehirlilerin görüş ve düşüncesi alınmadan yerle bir edilerek, günlerce toz duman içinde takır takır yıkıldı. Kırşehirliler gözyaşlarına boğuldu. Böylece yeni Hükümet Konağı’nın yapım süreci başlatıldı. 
Şunu da belirteyim ki benim gibi pek çok kimse bu yıkılan binanın en az bir asır daha Kırşehir halkına hizmet vereceğini, sağlam bir yapıda olduğu inancındaydı.
25 milyon liraya ihaleye çıkarılan ve 4 yılda tamamlanması hedeflenen Hükümet Konağı iki etapta oluşacaktı. Önce birinci etap, yani mevcut Hükümet Binası bitirilecek, sonra bugünkü Defterdarlık ve Emniyet Müdürlüğü binası da yıkılacak ve ikinci etapta buraya inşaa edilecekti. 
Sonra ne olduysa oldu 2019 yerel seçimlerini Kırşehir’de kaybeden AK Parti Hükümeti önce inşaat çalışmalarını yavaşlattı, sonra durdurdu ve en sonunda burayı Hükümet Konağı yapımından vazgeçip, “ödenek yetersizliği”ni gerekçe göstererek yurt yapılmak üzere Gençlik ve Spor Bakanlığı’na devredildiğini açıkladı.
Yani bir anlamda AK Parti’nin o günkü il yöneticileri ile milletvekili adeta Kırşehir’in cezalandırılmasına göz yumdular. 
Kırşehir’in ileri gelen söz sahipleri, sivil toplum kuruluşlarının başkanları “yapmayın, etmeyin, bu karar Kırşehir’i ikinci kez kaza yapmak anlamına gelir” diye uyarsalar da hiç kimse dinlemedi, bu kararın yanlışlığına devam ettiler. Hatta Ankara Mimarlar Odası Temsilciliği konuyu yargıya taşıdı.
60 yıldır Kırşehir’de gazetecilik yapıyorum. Bütün yazılarımda Kırşehir’in sorunlarını dile getirip, gündemde tuttum. 
Kırşehir ve Kırşehirlilere söz söyletmedim. Kalemimi kırdım ama, satmadım. 
Kırşehir’i ölümüne sevdim, ne yazdıysam, ne yaptıysam hepsi Kırşehir içindi…
Hükümet Konağı’nın yurda dönüştürülmesinin ardından pek çok yazı kaleme aldım ve bu kararın yanlışlığını dile getirdim, bu ilin yöneticilerini ve siyasilerini uyarıp, eleştirdim.
Ama ne yazık ki hiç kimse bu konuda ne bizim yazdıklarımızı, ne de halkın tepkilerini dinlemeyerek en büyük kötülüğü Kırşehir’e ve kendilerine yaptılar. 
Ben Kırşehir Hükümet Konağı’nın yapımından vazgeçilip, yurda dönüştürülmesini Kırşehir’in ikinci kez ilçe yapılma anlamına geldiğini dile getirirken, anılarım beni 1950’li yıllara götürdü.
1950’li yıllar… O zamanın iktidarı da “Kırşehirliler bizim partiye oy vermiyor, muhalefetteki kendi hemşehrilerine oy veriyor!” diyerek Kırşehir’i ilçe yapma kararını Meclis’te görüşürlerken, Kırşehir Milletvekili Osman Bölükbaşı ayağa kalkıyor, Demokrat Parti sıralarına dönerek “Yapmayın, etmeyin, bir Arap için Arabistan’ı yakmayın. Ben siyaseti bırakacağım yeter ki Kırşehir’i kaza yapmayın. Kırşehir halkını cezalandırmayın” diyor.
Ama ne yazık iktidar bunu dinlemiyor ve fahiş bir hata ile Kırşehir’i ilçe yapıyor.
Geri kalan uzun hikâye. Bir kere daha yazmayayım. Ama bu kararla Kırşehir aradan geçen 70 yıldır bir türlü belini doğrultamadı.
Bu yaşanmış tarihi olay da 2019 yılında yapılan yerel seçimlerin hemen ardından Kırşehir’i kaybeden AK Parti iktidarının Kırşehir Hükümet Konağı’nı yapmaktan vazgeçip, adeta Kırşehir halkını cezalandırma anlamına geliyordu.
Oysa Kırşehir halkı iktidara geldiği 2001 yılından bu yana bütün seçimlerde, yani yerelde genelde AK Parti’nin yanında yer almış ve bu cezalandırmayı hiç hak etmemişti. 
AK Parti Hükümeti Kırşehir’de seçimi kaybetmesinin faturasını Kırşehirlilere kesmek yerine, o seçimi kaybeden Belediye Başkan adayından ve il yönetiminden hesap sormalıydı. Çünkü en büyük sorumlular bunlardı. 
İşte 2019 yılında tamamlanarak hizmete açılması planlanan bizim Hükümet Konağı böylece geciktirildi ve bugünlere gelindi. Tabi devletimiz de böylece zarara uğratıldı.
Kırşehir’in yurda ihtiyacı olmadığı halde yurt yapılmasına onay verenler, Kırşehir halkının ahını alanlar elbette unutulmayacak. “Kırşehir’in Hükümet Konağı’na ihtiyacı yok!” diyenleri de unutmayacağız, hep hatırlayacağız, anacağız onları!..
Kırşehir halkı artık Ankara Caddesi’nde Hükümet Konağı yapımından umudunu kesmişken, AK Parti’nin cesur ve yiğit İl Başkanı Seher Ünsal hanımefendi ortaya çıktı ve Kırşehir için tarihi bir yanlışlığa izin vermedi. Kırşehirliler adına alkışlıyorum onu…
Seher Başkan, AK Parti’nin geçmiş il yönetimi ve Milletvekili Mustafa Kendirli’nin yapamadığını yaptı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a Kırşehirlilerin bu konudaki tepkilerini bizzat ileterek, Kırşehir halkının beklentilerini karşıladı. Partisinin üzerindeki bu töhmeti de kaldırdı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatı ile yurt yapımından vazgeçilerek yeniden proje tadilatı yapılacak, Hükümet Konağı olarak en kısa sürede bitirilip Kırşehir halkının hizmetine açılacak. Yani bir anlamda eşeğimizi kaybedip, yeniden bulduk hesabı ona seviniyoruz. 
Teşekkürler Seher Başkan…
Eğer siz olmasaydınız, siz o cesareti gösterip bu sorunu çözmeseydiniz Kırşehir ikinci kez kaza yapılmış gibi cezalandırılmış olacaktı. Bu yaptığınızı kim yapabilirdi?
Yine yıllardır Kırşehir’in gündeminde olan ve bir türlü tamamlanıp hizmete açılamayan Terme Caddesi’ndeki Turizm Uygulama Oteli sorunu da nihayet İl Başkanı Seher Ünsal’ın çabası ile çözümlendi.
Kırşehir İl Özel İdare bütçesiyle ağır aksak devam eden, hatta burayı yapan ilgili müteahhit firmanın bütün engellemelere ve çıkartılan zorluklara rağmen kendi imkanlarıyla bugünkü seviyeye getirdiği Turizm Uygulama Oteli Seher Başkan’ın çabasıyla Milli Eğitim Bakanlığı’na devredildi. Artık inşaat bir zaman diliminde bitirilecek. 
Yani özetle AK Parti’nin çalışkan İl Başkanı Seher Ünsal, geçtiğimiz günlerde 81 il başkanı arasından söz alıp, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a bizzat dile getirip, Kırşehir’in iki önemli sorununu çözümlemesi her türlü takdire şayan olsa gerek. Ben bunun için kutluyorum Seher Hanımı…
Böylece hem Kırşehirlileri, hem de partisini rahatlatmış oldu.
Ben inanıyorum ki Seher Başkan o görevde kaldığı sürece Kırşehir’in diğer sorunları da çözüme kavuşacak ve o da bu çalışmalarının meyvesinin karşılığını mutlaka alacaktır, almalıdır da…  
Bu doğru hamlesinden sonra kendisinden beklentimiz acil olarak Çevre Yolu’nu yeniden yatırım programına aldırması, Kapadokya Hava Alanı yolumuzu yaptırması ve çürümeye terk edilen Aşıkpaşa Tabiat Parkı’nı biran önce ehliyetli ellere teslim etmesini sağlamasıdır.