Bilgisayarın başına oturdum, ne yazayım, Kırşehir’in hangi konusunu yazayım diye kafa yorarken Kırşehir’in yazmakla bitmeyecek sorunları aklıma geldi.
İşte yazmadan, söylemeden edemiyorum.
Ben yazayım, ilgililer, yetkililer görmezden, duymazdan gelsinler, olan Kırşehir’e olsun.
İşte bakıyoruz Cumhurbaşkanı ve Başbakan İstanbul başta olmak üzere her hafta bir ile, ilçeye gidiyor. Temeller atıyor, açılışlar yapıyor.
Biz Kırşehirliler de seyretmekten başka, o illere, ilçelere gıpta etmekle meşgulüz.
İstanbul’a yeni bir hava limanı, yeni yeni büyük projeleri hayata geçiriyorlar.
Bütün yollar İstanbul’a çıkıyor.
Kanal İstanbul, duble yollar, havayolları, hızlı trenler…
İstanbul her şeye layık, olmalıdır da…
İstanbul’un yanı sıra yanı başımızda diyebileceğimiz Kayseri, Konya, Aksaray, Kırıkkale, Nevşehir, Yozgat her türlü devlet yatırımlarıyla donatılıyor.
Ankara’dan hareket eden hızlı tren Konya’ya, oradan Eskişehir’e her saat gidip geliyor.
Yine aynı şekilde Ankara’dan çıkan hızlı tren Kırıkkale, Yozgat ve ilçeleri, Kayseri, Sivas ve oradan da Doğu illerine harekete hazırlanıyor!
Hani Kırşehir’in adı?
Kırşehir’in adı bile söylenmiyor!
Peki ne olacak Kırşehir?
Yukarıda sıraladığım illerin Cumhurbaşkanları, Meclis Başkanları, Başbakan Yardımcıları, Bakanları var.
Peki Kırşehir’in neyi var?
Kırşehir her iktidarda olduğu gibi AKP iktidarında da yine eli boş, yine çaresiz, yine sahipsiz!
“Seçimlerde iktidarla bir olalım, hizmet alalım!” diye oy verenler ne düşünüyorlar acaba? Memnunlar mı Kırşehir’in bu durumundan?
AK Parti’nin iktidarı döneminde iki dönem Kırşehir Milletvekilliği yapan Mikâil Arslan’ın Kırşehir’e kazandırdığı Ahi Evran Üniversitesi, Polis Meslek Yüksekokulu, Adliye Sarayı, yeni Devlet Hastanesi, TOKİ konutları, Sıdıklı-Sarıyahşi Köprüsü, duble yollar, okullar, ilçelere hizmetler yapıldı.
Yine Mikâil Arslan’ın, Kırşehir E Tipi Cezaevi’nin kaldırılarak Ekizağıl bölgesine bin kişilik devasa bir cezaevi yapılmasını sağladığını bütün Kırşehirliler çok iyi biliyor.
Diğer milletvekilleri ne yaptı derseniz, hiçbir hizmet yapamadılar. Şimdi onlar milyarlarca lira maaş alıyorlar. Ama Allah’a kurban olayım ki Kırşehir’e de gelemiyorlar ya, insan içine de çıkamıyorlar ya!
Başbakan ve bakanlar gelirse arkalarına takılıp gözükmek için geliyorlar.
Sevgili okurlarım, Allah rızası için doğruları söyleyip, gerçekleri dile getireceğiz. Mikâil Arslan’ın projelerinden biri de Samsun’dan başlayıp, Kırşehir’den geçip Aksaray’a ilerleyen ve Mersin’e uzanan demiryolu projesi devam ediyor.
Çevre Yolu nihayet yatırım programına alındı.
Ankara, Aksaray, Konya, Kırşehir, Nevşehir ve Niğde illeri ve ilçeleri sınırları içerisinde yer alan Ankara-Niğde Otoyolu, inşa ediliyor.
Yine Mikâil Bey’in Kırşehir-Nevşehir Tuzköy Havaalanı Yolu’nun kısaltılması çalışmaları, Kırşehir-Kaman-Bala Yolu’nun iyileştirme çalışmaları, Kırşehir-Boztepe yolu ve diğer yol projelerini yakından takip ettiğini biliyorum.
Kırşehir Milletvekilleri Mikâil Arslan ve Salih Çetinkaya’nın bakanlıkların kapısını sık sık aşındırıp, Kırşehir’de yaptıkları projeleri hayata geçirme çabalarını da yakından takip ediyor ve kutluyorum kendilerini…
Elbette yapılan hiçbir hizmeti, hiçbir Kırşehirli unutmaz. Mikâil Arslan’ın önceki iki dönemde yaptığı hizmetleri unutmayan Kırşehirliler bir dönem aday gösterilmeyince hiçbir hizmeti alamadıklarını görünce, üçüncü kez aday gösterilip kazandırmasını da bildiler. Sayın Mikâil Arslan’ın da bunu çok iyi bildiğini düşünüyorum.
Şimdi son günlerde Kırşehir Milletvekilleri Mikâil Arslan ile Salih Çetinkaya’nın Organize Sanayi Bölgesi’nin genişletilmesi ve Petlas Lastik Fabrikası’nın arsa talepleri üzerinde yoğun girişimlerde bulunduklarını görüyor ve bundan da memnuniyet duyuyorum.
Kırşehir Organize Sanayi Bölgesi’nin sorunlarını ve yapılması gerekenleri yıllarca yazdım, çizdim. Bir çukurun içinde, gözden ırak bir yere kurulan Organize Sanayi Bölgesi’nin Ankara-Kayseri Karayolu üzerine kurulması gerektiğini ifade ettim, ama kimseye anlatamadım. Böyle olunca da buraya yatırımcıyı çekemedik, kimse de yatırım yapmadı. Yapanlar ya pişman oldu, ya da fabrikalarını söküp başka illere götürdü.
Şöyle hatırlıyorum da daha önceki vali ve belediye başkanlarının Organize Sanayi Bölgesi’ne yatırım için gelen birkaç müteşebbise destek yerine köstek olunca, onları nasıl Aksaray’a, Kayseri’ye gittiklerini de Kırşehir’de herkes çok iyi biliyor.
Şimdi sayın vekillerimiz Çevre Yolu’nu yatırım programına aldırmayı başarınca, bu yolu Organize Sanayi Bölgesi’nden geçirerek Kırşehir-Kayseri Karayolu’na bağlamayı istiyorlar. Bu çerçevede de Organize Sanayi Bölgesi’ni Kayseri yoluna kadar genişletmeyi istiyor. Geç te olsa bu karar mutlaka yapılmalı. Hatta zaman geçirilmeden hemen bitirilmeli.
Yine bugün öğreniyorum ki Petlas Lastik Fabrikası’nın sahipleri, fabrikayı daha da genişletmek için arsa talepleri varmış. Bu Kırşehir için çok önemli bir karardır.
Geçmişte de böyle bir talepleri olmuş, olumsuz olunca onlar da kızıp yatırımlarını Çankırı’ya yapmak zorunda kalmışlardı.
Bugün Kırşehir’e yaptıkları yatırımlarla 3 binlere yaklaşan kişiye iş ve aş veren, ilimiz ve ülkemiz ekonomisine büyük katkılar sağlayan Petlas’ın sahiplerine artık sahip çıkılmalı ve talepleri mutlaka, ama mutlaka yerine getirilmelidir. Çünkü Kırşehir Petlas’sız olamaz. Olursa, Kırşehir inanın köye döner.
Petlas yöneticiler ne istiyor?
Yanı başında daha önce Petlas devlette iken yapılan sosyal tesislerin bulunduğu ve kanunla kurulan Ahi Evran Üniversitesi’ne verilen alanın kendilerine verilmesini ve Petlas’tan Mucur’a doğru giden karayolu üzerinde arsa. Üniversite bölgesinin kendilerine verilmesi halinde kendilerinin de Bağbaşı’ndaki kampus içine istenilen binaları yapmayı…
Bu talep kanunla olacağı için Milletvekilleri bu konuda zorluk çekebilirler, ama bunu mutlaka yaparak Petlas’ın önünü açmaları gerekiyor. Gerekirse Kırşehir’den bir heyet oluşturup, Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’la, Başbakan Sayın Binali Yıldırım ve Bakanlarla görüşülmeli bu sorun kısa sürede çözümlenmeli, Petlas’ın Kırşehir’e yapacağı yatırımların önü açılmalıdır.
Kırşehir olarak bunu yapıp, başaramazsak çok şeyler kaybedeceğimiz ortadadır.
Milletvekillerimiz, Valimiz, Belediye Başkanımız ve sivil toplum kuruluşlarının başkanları bu konuda tek yumruk olmak zorundadır.
Yoksa “Kırşehir’e bilmem ne okulu, şu ilçeye yurt, bu ilçeye okul sözü aldık, proje ihalesine çıkılıyor!” diyerek günlerimizi boşa harcamamalıyız.
“Kırşehir marka kent oldu, marka kent yaptık!” diye övüneceksek önce insanlara iş ve aş verecek yatırımcıların önünü açmak ve yatırımcıları Kırşehir’e getirmek zorundayız.
Eğitimde marka kent olmak yetmiyor, tam tersine okuyan, yazan genç beyinlerimizi Kırşehir’den kaçırıyoruz, haberimiz yok! Çünkü okuyup, yazan gençlerimiz Kırşehir’de iş imkânı bulamayınca, başka büyük illere gitmek zorunda kalıyor. Böyle olunca da Kırşehir küçülmeye, milletvekili sayımız sürekli düşmeye devem edecektir.
Hepimiz bu şehirde yaşıyoruz.
Çıkarcılar, menfaatçiler, ihaleciler, yalaka ve yağcılardan, şakşakçılardan başka kim, “Evet Kırşehir büyüyor, hizmet alıyor!” diyecek?
Adı Organize Sanayi olan, Organize Sanayi Bölgesi’yle ilgisi olmayan, son yıllarda kaderine terk edilmesiyle, yatırım teşviklerinin kaldırılmasıyla hiçbir yatırımcının gelip gitmediği Organize Sanayi Bölgesi’ni bırakın, Kılıçözü Sanayi Sitesi de tamamen bitmek üzere!
Küçük esnaf ve sanatkarlarımız ya işyerlerini tek tek kapatıp ya Kırşehir’i terk ediyor, ya da işsizler ordusuna katılıyor.
Kırşehir’in termal turizmden gerekli payı alacağını, yeni otellerin yapılacağını söyleyenler anlıyoruz ki hayali konuşuyorlar.
Akbayır’daki Makissos Otel’le, Terme Oteli’nin yolunu birbirine bağladılar mı?
Ahi Evran Üniversitesi Bağbaşı Yerleşkesi ile Eğitim Fakültesi ve Meslek Yüksek Okulu’nu birbirine bağladılar mı?
Bugün Ahi Evran Üniversitesi Bağbaşı Yerleşkesi’ne giden tozdan, çamurdan, inşaat yıkıntıları arasında gidip geldiklerini gören var mı?
Bütün bu saydıklarım hem termal otellere, hem de Ahi Evran Üniversitesi’ne yapılan en büyük kötülüktür.
“Kırşehir’i seviyoruz, hizmet getiriyoruz” diyenlerin kulakları çınlasın!
İşsizliği yoğun olarak yaşayan, sürekli göç veren Kırşehir son birkaç yıldır göç vermiyorsa bunun en büyük nedeninin Petlas Lastik Fabrikası olduğunu lütfen artık idrak edip, sahiplerinin lütfen taleplerine yoğunlaşın ve bu sorunu mutlaka, ama mutlaka çözün. Çünkü Kırşehir’in Petlas’a çok ihtiyacı var.
“Kırşehir’e hizmet ettik, yatırım yaptık!” diyenler lütfen Kırşehir’de yatırımcıların önünü artık açın. Köstek yerine destek olun!..