Kırşehir siyasi tarihini incelediğimiz zaman görüyoruz ki, hiçbir zaman Kırşehir’in menfaatine karar vermemişiz. Vermediğimiz için de il iken ilçeliğe düşürülmüş, ilçelerini kaybetmiş, kanadı kolu budanmış bir Kırşehir olarak hâlâ ayağa kalkmak için çırpınıyoruz.
Türk Esnaf ve Sanatkârlarının Piri Ahi Evran-ı Veli’nin metfun bulunduğu Kırşehir’de çok gerilere gitmeden Ak Parti iktidarıyla bütün iller kalkınırken, Kırşehir ne yazık ki yine istediği ve beklediği yatırımları alamadı. Sadece Kırşehir eski milletvekili Mikâil Arslan'ın gayret ve çabalarıyla Ahi Evran Üniversitesi’ni, Polis Eğitim Merkezi’ni, Sıdıklı Sarıyahşi Köprüsü başta olmak üzere ne kadar yatırım varsa, ne kadar hizmet varsa hepsinde onun hizmet ve emekleri olduğunu belirtmeliyim. Zaten bütün Kırşehirliler biliyor.
Diğer milletvekilleri bir şey yapmadı mı derseniz? Hayır! Hiç birisi bir şey yapamadılar. Bol bol gösteriş ve show yaptılar. Sadece birisi hastane yanına alt geçit yerine üst geçit yaptırarak Kırşehir’in ana arterini mahvetti. Kırşehir’in bağrına hançer sapladı. Allah’a kurban olayım o da bir daha Kırşehir’e gelemiyor ya. Üzüldüğümüz bugün o milyonlarca milletvekili maaşı alıyor.
Son 24 Haziran seçimlerinde Ak Parti’nin ikinci sıradan aday gösterdiği milletvekili adayı Necmettin Erkan milletvekili seçilmiş olsaydı, Kırşehir büyük hizmetler alacağı ortadaydı.
Hatırlayınız, hele bütün Türkiye’de olduğu gibi, Kırşehir Esnaf Teşkilatları Başkanı Bahamettin Öztürk açıklama yaparak Necmettin Erkan’a tam destek veriyordu. “Esnaf Odalarımız tamamıyla emrinizdeyiz, yanınızdayız, sizin seçilmeniz için maddi manevi yanınızdayız” diyordu.
Haklıymış…
Ben 24 Haziran seçimlerinde partilerin adaylarının hiç birisini görmedim, tanışmıyorum da. Benim Kırşehir’de hizmetleriyle hep desteklediğim, Kırşehir’e getirdiği ve yaptığı hizmet ve eserlerle hep saygıyla, şükranla andığım bir Mikâil Arslan var.
Şu ana kadar Ak Partinin Milletvekili Mustafa Kendirli’yi ve CHP Milletvekili Dr. Metin İlhan’ı ne gördüm, ne de tanıştım. MHP ve İYİ Parti’nin milletvekili adaylarını da ne gördüm, ne de tanıştım. Ahiler Kenti Kırşehir’de Ak Parti’den ikinci sıraya konulan Necmettin Erkan’ı ne gördüm, ne de tanışıyordum.
Birkaç gün önce, bir yolunu bulup Ankara’da Ticaret Bakanlığı’nda ziyaret ettim, tanıştım. Gördüm ki Ak Parti milletvekili sıralamasında yanlış yapmış. Seçimden sonra tekrar eski görevi olan Esnaf ve Sanatkârlar Genel Müdürü olarak makamına dönmüş.
Kendisini Kırşehirli bir hemşehrimiz olarak, gururlanarak dinledim. Ankara’yı, bürokrasi ve her şeyi bilen, yapabilen, hizmet ve eserler getiren, getirebilecek bir bürokrat hemşehrimizi seçmeyerek kaybetmişiz. Kırşehirliler olarak yine eski bir hastalığımız olan yetenekli, bilgili, Kırşehir’e faydalı olacak bir hemşerimizi siyasete kurban etmişiz.
Kırşehirli hemşehrimiz Necmettin Erkan en iyi tahsili yapmış, mesleğiyle ilgili yüksek lisanslar yapmış, Bakanlara, Cumhurbaşkanına yakın bir insan olan Necmettin Erkan’ı Ak Parti’den milletvekili seçseydik, bugün iktidar partisinden iki milletvekili olacak, CHP’den milletvekili çıkmayacaktı. Dolayısıyla Ak Parti Kırşehir’de oyunu düşürmeyecek ve kaybetmeyecekti. Gerçi kaybettirenleri Kırşehir’de herkes biliyor.
Kırşehir olarak nedense siyasette hep yanlış yapıyoruz. Yanlış yaptığımız için de böyle kaybediyoruz. Çevre iller, ilçeler, hep büyüdü, Kırşehir hâlâ bocalıyor.
Şimdi yeri gelmişken yine soralım. Kırşehir’in mahallelerine bir bakın. Her taraf kırık dökük. Köylerimiz modernleşti, Kırşehir merkezde köyden kötü durumda. Bir Kent Park ve civarıyla olmuyor ki?
Şimdi yine yeri gelmişken sormak isterim. CHP’den Dr. Metin İlhan milletvekili seçildi, iyi insandır, güzel insandır ama Kırşehir’e hangi hizmeti getirecektir, yapacaktır? Hiçbir şey yapamaz! Yapamayacağı için de partisine de, partililerine de mahcup olacaktır. Aldığı milyonlarca maaş kendisine kalacaktır.
24 Haziran seçimlerinde MHP ve İYİ Parti’nin adaylarından dolayı oylarını CHP’ye verenler ne düşünüyorlar ki?
Bu da siyasetin bir başka hastalığı olsa gerektir.
Herkes önce Kırşehir’in geleceğini düşünmeliydi.
Peki, olan olmuş, giden gitmiş, geçen geçmiş…
Bundan sonra Kırşehir’in hayati sorunlarını, yarım kalmış demiryolu, çevre yolu, hava alanı yolu gibi vaat ve projeler vardı. Bunlara biran önce başlanmalı, hizmete açtırılmalı, bunun için Ak Parti Milletvekili Mustafa Kendirli’nin omuzlarında ağır bir yük olarak hep duracaktır. Seçimdeki vaadlerinin bitirilmesini en azından başlamasını bekliyoruz.
Ölümüne sevdiğim, bırak bir Kırşehirliyi, köpeğine dahi söz söyletmediğim Kırşehir’imin sorunlarının yine inadına takipçisi olacağım. İyiye iyi, kötüye kötü diyeceğim. Yıllardır Kırşehir’imin çıkarına yazdım, yine yazacağım. Menfaatim ve çıkarım için kalemimi hiçbir zaman satmadım, satmayacağım.
Benim için yaşadığım Kırşehir önce gelir.
“Başka ne mi istiyorum?
Eylül gibi bir şey istiyorum ben;
Yakmasın, üşütmesin.
Sarı-yeşil olsun.
Sarı sabrım yeşil dileğim olsun.
Rüzgâr ılık essin, yağmur huzur versin.
Şu yangın,
Şu kavga,
Şu acı bitsin.
Güneş umuda doğsun.
Bağlar bozulsun, üzümler şarap olsun.
Toprak bereketlensin, doğa temizlensin.
Eylül gelsin… “
İşte Eylül ayındayız.
Al, yeşil, sarı oldu Kırşehir.
Kırşehir, Kırşehir’im…
Başka bir şey istemem.