KIRŞEHİR İLÇE YAPILDIĞINDA ADALET BAKANI KIRŞEHİRLİ OSMAN SEVKİ ÇİÇEKDAĞ İDİ. (4)

https://www.adnanyilmaz.com.tr/wp-content/uploads/2019/11/347d5182806d0c5dcdfdb8ad6325dd20-1.jpg  10 Kasım 1952-9 Aralık 1955 yılları arasında Menderes Hükümeti Döneminde Adalet Bakanlığı yapan OSMAN ŞEVKİ ÇİÇEKDAĞ

Ne acıdır ki; Menderes Hükümeti’nde Kırşehirli bir Adliye Vekili vardı. Kırşehir’in kaza haline getirilmesi bu Kırşehirli Adliye Vekili Osman Şevki Çiçekdağ zamanında olmuştu.

“EY MEMLEKETİN NANKÖR EVLADI! KALK VE MEMLEKETİNİ SAVUN!”

Kırşehir Milletvekili Osman Alişiroğlu; Mecliste, Kırşehir’in ilçe haline getirilmesi konuşulurken hükümet sıraları koltuğunda sessiz sessiz oturan bu Kırşehirli Adalet Bakanı'na, “Ey memleketin nankör evladı! Kalk ve memleketini savun!” dediği için, Meclis Başkanınca "sözlerini geri al" denmiş, Alişiroğlu’nun sözlerini geri almaması üzerine de kendisine üç oturum Meclis’ten çıkarılmasına karar verilmiştir.

Esasen, Kırşehir’in ilçe yapılarak ağır bir darbe almasının sorumlusu olarak ortaya konan Bölükbaşı’nın kendisi de politikaya Demokrat Parti’den “Parti Müfettişi” olarak adım atmıştı.

https://www.adnanyilmaz.com.tr/wp-content/uploads/2019/11/154-0-2-300x222.jpg  Bölükbaşı ve arkadaşları; mensubu bulundukları “Demokrat Parti’yi “danışıklı bir muhalefet” için CHP’nin kurdurduğunu, CHP’nin “San Francisco” konferansında Türkiye’nin demokrasiye geçtiği mesajını vermek için Demokrat Parti oluşumunu sağladığını, Demokrat Parti’nin CHP ile anlaşmalı olduğu, kendilerinin “gerçek anlamda muhalefet yapacaklarını” iddia ederek Millet Partisi yapılanmasına yönelmişlerdir.

Millet Partisi 1954 kongresi olaylar nedeniyle ve mahkeme kararıyla kapatılmış, Bölükbaşı kapatmanın hemen ardından kapatılan partisinin yerine “Cumhuriyetçi Millet Partisi’ni kurarak seçimlere girmiş, 2 Mayıs 1954’de yapılan genel seçimlerde Kırşehir’de oyların % 43,5’ini alarak beş milletvekilliğinin tamamını kazanmıştır.

Demokrat Parti işte bu seçimin yenilgisini hazmedememiş ve Kırşehir’i ilçe yaparak cezalandırmıştır.

İŞTE “DEMOKRAT CİLALI”,“DEMOKRAT PARTİ”NİN; SİNDİREMEDİĞİ SEÇİM SONUCU:

1.Dönem Kırşehir Milletvekilleri (2 Mayıs 1954):

Kayıtlı Seçmen Sayısı: 87.627

Katılma Oranı :%91,6

Partiler

Aldığı Oy

Oy Yüzdesi

Milletvekili Sayısı

CHP

18.633

23.6

CMP

34.374

43.5

5

DP

24.354

30.8

HP

114

0.2

Bağımsızlar

3.117

1.9

Kazananlar: Osman Alişiroğlu(CMP), Ahmet Bilgin(CMP), Osman Bölükbaşı(CMP), Mehmet Mahmutoğlu(CMP), Tahir Taşer(CMP)

KIRŞEHİR; CHP GURUBUNUN VE İSMET İNÖNÜ’NÜN DESTEĞİ İLE YENİDEN İL YAPILDI

https://www.adnanyilmaz.com.tr/wp-content/uploads/2019/11/unnamed-300x204.jpg

1 Temmuz 1957’de Kırşehirlilerin böylesi bir haksızlığın düzeltilmesi için gösterdiği çabalar sonucu ve CHP gurubunun ve İsmet İnönü’nün desteği ile yeniden il yapılan Kırşehir eski ilçelerinden Avanos, Hacıbektaş ve Kozaklı’yı kaybetmiş, Osman Bölükbaşı’nın köyü Hasanlar’da de yeniden il olan Kırşehir’e bağlanmayarak, Nevşehir’e bırakılmıştır.

“ESKİ İLÇELERİNİ KIRŞEHİR’E BAĞLAMADIĞINIZ TAKDİRDE; ISTIRAPLAR DEVAM EDECEK VE İKTİDARINIZ, İTHAMLARDAN KURTULAMAYACAKTIR!”

Kırşehir’i yeniden il yapacak olan ve içinde eski ilçelerinin birçoğunun geri verilmesinin de önüne geçen kanun tasarısının görüşülmesinde mecliste ilk sözü alan Osman Bölükbaşı;

“Vaktiyle, Kırşehir’i ilçe haline getirirken, Hükümet tarafından ileri sürülen sebeplerle, bu tasarıda yer alan sebeplerin sathi bir mukayesesi bizi, bir tezatlar ve tenakuzlar zinciri ile karşı karşıya bırakmakta ve takip edilen maksat tezahür etmektedir. Hacıbektaş ve Kozaklı ilçelerinin, yeniden kurulacak Kırşehir İli’ne bağlanmaması, maksattaki siyasiciliği büsbütün açığa vurmaktadır. İktisadi ve coğrafi mülahazalar, bu ilçelerin Kırşehir’e bağlanmasını zaruri kılmaktadır. Esasen buralar halkının arzusu da budur. Bu gün bu ilçeleri, Kırşehir’e bağlamadığınız takdirde ıstıraplar devam edecek ve iktidarınız, ithamlardan kurtulamayacaktır ”demiştir

12 Haziran 1957 tarihinde çıkartılan 7001 sayılı kanunla yeniden il yapılan Kırşehir’in, aslında tarihsel kültürel olarak adeta et-tırnak olduğu Hacıbektaş ve Kapadokya bölgesi ile arasına fiilen suni bir sınır çizilmiştir.

19 Temmuz 1954 de “İl” iken “İlçe” yapılmadan önce; Mucur, Kaman, Hacıbektaş, Avanos, Kozaklı, Çiçekdağı ilçelerine sahip bulunan Kırşehir Vilayeti, üç yıl sonra yeniden İl yapıldığında Hacıbektaş, Kozaklı ve Avanos ilçelerini kaybediyordu.

KIRŞEHİRLİLER ADNAN MENDERES’E ÇOK ARZULADIĞI HALDE “FAHRİ HEMŞEHRİLİK ÜNVANI”NI VERMEDİ…

Almanya’dan Hitler Faşizmi tarafından sürgün edilen bilim adamlarından olan Prof. FritzBaade, 1934’te Türkiye’ye Türk Tarım Bakanlığı için "tarım uzmanı" olarak çağrılmıştı.

1944’te ailesiyle birlikte, Kırşehir’e yerleştikten sonra çalışmalarına başlayan bilim adamı Terme Suyu ile çalışmalar yapar ve bunları yayınlar, bununla birlikte, yörenin bir diğer önemli değeri olan Onyx Taşı ile ilgili ciddi araştırmalar yapar.

1946’da ABD’ye giden Bade,1958’de Türkiye’ye yaptığı bir yolculuk sırasında Kırşehir’i de ziyaret eder, Kırşehir’de kendisine, “fahrî hemşerilik” nişanı verilerek ödüllendirilir.

Prof. Dr. FritzBaadeKırşehir şehrinin beni fahri hemşehri yapması memleketim de dâhil olmak üzere, bana tevcih edilen birçok payelerden üstündür.” diyerek sevincini dile getirir.1964 itibariyle Bade ;Türkiye Cumhuriyeti’nin fahrî konsolosluğunu da üstlenir.

Osman Bölükbaşı yüzünden Kırşehir’i ilçe ve Nevşehir‘i de il yapıp, Kırşehir‘i Nevşehir‘e ilçe olarak bağlamasıyla, Kırşehirlilerle arasına soğukluk giren Adnan Menderes, çok istediği halde Kırşehir’in “fahri hemşehri”si olamaz.

Bu arada Kırşehirlilerin vefa göstererek Baade’yi “fahri hemşehri” yaptığı haberini duyan Menderes,Bir gâvurdan bile esirgemedikleri hemşehrilik payesini Kırşehirliler benden esirgedi” diyerek tepki gösterir.

ESKİ İLÇELERİ AVANOS, HACIBEKTAŞ VE KOZAKLI'YI GERİ VERMEYEREK KOLUNU KANADINI KIRDIĞI KIRŞEHİR'LE BARIŞAMADI AMA...

Kırşehir’in en eski ve köklü duayen gazetecisi Dursun Yastıman; Adnan Menderes’in, Kırşehir’in yeniden il yapılmasıyla birlikte Kırşehirlilerden kendisine “fahri hemşehrilik” payesi vermeleri yönünde talebini de hatırlatarak, Menderes’in “Kırşehir’le barışma” isteğine ilişkin olarak şu değerli bilgileri paylaşır:

https://www.adnanyilmaz.com.tr/wp-content/uploads/2019/11/indir-1-1.jpg  “1954 yılında kendisine muhalif Osman Bölükbaşı'nın partisine oy verdiği için Kırşehir'i ilçeliğe düşürerek cezalandıran ve bütün ilçelerini başka illere bağlayan Demokrat Parti iktidarının başbakanı Adnan Menderes Hirfanlı Barajı'nı açma bahanesiyle 1 Şubat 1960'ta Kırşehir'e gelmişti. Bahanesiyle diyorum, çünkü Hirfanlı Barajı Menderes'in gelişinden 24 gün önce 8 Ocak 1960'ta açılmıştı. Menderes'in asıl amacı ilçe yapmasından dolayı kendisine kırgın olan, her ne kadar yeniden il yapsa da eski ilçeleri Avanos, Hacıbektaş ve Kozaklı'yı geri vermeyerek kolunu kanadını kıran Kırşehir'le barışmaktı. Bu amaçla 1 Şubat 1960 Pazartesi günü beraberinde çok sayıda bakan, milletvekili, üst düzey bürokratla Kırşehir'e âdeta çıkarma yaptı. Kırşehirliler kırgınlıklarına rağmen kendisini muhteşem bir şekilde karşıladılar. Bundan cesaret alan Menderes araya adam koyarak Kırşehir'in kendisine fahrî hemşehrilik verilmesini istedi. Oysa fahrî hemşehrilik verme yetkisi Belediye Meclisi'nin elindeydi ve mecliste çoğunluk muhalif Millet Partililer'de idi. Konu Belediye Meclisi'nde görüşüldü, fakat çoğunluktaki Millet Partili meclis üyeleri bütün baskılara direnerek üç gün, iki gece yalvaran Menderes'e fahrî hemşehrilik pâyesi verilmesi yolundaki öneriyi reddettiler.

Menderes'in Kırşehir'den fahrî hemşehrilik alamayacağını bilen Demokrat Parti yanlısı Kaman Belediyesi Kırşehir'in olumsuz kararını bekledikleri için Menderes'e fahrî hemşehrilik pâyesi vermek üzere 1 Şubat 1960 günü saat 14.00'te toplanılmış gibi gösterilerek daha önceden ittifakla karar almışlardı. Belediye Reisi Münir Gök'ün başkanlığında toplanan Kaman Belediye Meclisi böylece Kaman halkının Menderes'e ve iktidar partisine duydukları sempatiyi göstermiş olacaklardı. Ama bu fahrî hemşehrilik bir şeye yaramadı. Menderes 116 gün sonra 27 Mayıs 1960 ihtilâliyle iktidardan uzaklaştırıldı, yargılanarak 15 ay 21 gün sonra da idam edildi” (DEVAMI VAR)